ASYA YAŞARİKİZ / İZ GAZETE - Halkların Demokratik Partisi (HDP), 24 Haziran seçimlerine Silivri’de tutuklu bulunan Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş ile giriyor.

Tekliğin değil çokluğun sesiyle seçim çalışmaları yapan HDP, toplumun farklı kesimlerinden belirlediği milletvekili adayları ile İzmir’de de yoğun bir sürece girdi.

2. Bölge 2. Sıradan Milletvekili Adayı İdil Uğurlu, İzmir’de yaşayan ve şehrin sorunlarıyla ilgili bir eğitimci. Eğitim Sen 6 No’lu Şube’de kadın sekreter olarak da görev yapan İdil Uğurlu özellikle kadın özgürlüğü ve eğitim ile ilgili.

HER MAHALLEYE BİR KREŞ

AKP’nin ilk hedefinin kadınlar olduğunu söyleyen Uğurlu, kadınların, onları sosyal ve çalışma hayatında olmalarını engelleyen politikalarla karşı karşıya kaldığını ifade ederek kadınların sistematik olarak hükümet tarafından şiddete maruz kaldığını söyledi.

HDP’nin kadınları hayatın her alanında yer almasını sağlayacak politikalarından bahseden İdil Uğurlu, “Ortak yaşam alanlarında ev içi emeğin çocuk, yaşlı, hasta bakımının da ortaklaştırılması için politikalar üreteceğiz. Hasta bakım evleri ve her mahalleye bir kreş açacağız. Kadın cinayetlerine karşı da ‘iyi hal’ ve ‘tahrik’ indirimlerine karşı faillerin caydırıcı, adil cezalar almasını sağlayacağız’ dedi.

Ev işçisi kadınların 4857 sayılı İş kanunu kapsamına alınacağını, çocuk bakımının ebeveyn sorumluluğu olarak tanımlanacağını, kadınların ev içi emeğini görünür kılarak baba ve kocaya bağımlı olmayan sosyal güvence ve emeklilik hakkı verileceğini ifade eden Uğurlu, Flormar’da direnen kadın işçilerinin örgütlenme mücadelesini selamladı.

24 Haziran seçimlerinin militaristleşen, gericileşen bir rejimi oturtmaya çalışan iktidar ile özgürlükçü kadınların seçimi olacağını vurgulayan Uğurlu, ’24 Haziran seçimi gerici sistemle kadınlar arasındaki seçim olarak tarihe yazılacak’ dedi.

Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye ilişkin olan İstanbul Sözleşmesi, 25 Kasım 2011’de Meclis’te kabul edilmiş ancak sözleşmenin yürürlüğe girmesini sağlayan ön koşulların sağlanmaması nedeniyle geçerli olmayan İstanbul Sözleşmesini’n de uygulanacağını söyleyen Uğurlu, 24 Haziran’dan sonra kadınların eşit temsil hakkına sahip olacağını belirtti.

‘MİLİTARİSTLEŞEN IRKÇI EĞİTİM…’

“Zorunlu din dersi, seçmeli zorunlu din dersi ve bunun yanı sıra eğitimin ve toplumsal yaşam kurallarının hem içerik hem de biçimsel olarak dini kural ve referanslara göre belirlenmesi, siyasi iktidarın siyasal- ideolojik ihtiyaçları ve hedefleri doğrultusunda düzenlenmesine yönelik politika ve uygulamaların bütünü tekçi, militarist, gerici, ırkçı kindar ve dindar yetiştirmeyi hedeflemektedir.” diyen İdil Uğurlu, iktidarın bunu yaparken Ensar, İhh, Türgev vb vakıflarla protokoller imzalayarak bu vakıfların okullarda faaliyet göstermesini sağlamak olduğunu belirtti.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın Ensar Vakfı gibi vakıflarla yaptığı protokollerin gerici, ırkçı ve militaristleşen eğitime yönelik bir proje olduğunu ifade eden HDP’li Uğurlu, hükümetin sınav günü seçim kararı almasının gençleri ne kadar önemsediğinin göstergesi olduğuna dikkat çekti.

Uğurlu, kamusal, laik, bilimsel, nitelikli ve anadilde eğitimin önemine dikkat çekerek şunları söyledi; “Din dersi zorunlu olmaktan çıkacak, çocuk haklarından biri olan anadilde eğitim sağlanacak ve çocuğun gelişimine uygun bilimsel eğitim anlayışıyla çalışacağız. İdeolojik saiklerle okulları ayrıştıran 4+4+4 uygulamasına son vereceğiz. Sürekli değişen OKS, SBS, TEOG, LYS ve YGS gibi tüm merkezi sınavları kaldırıp öğrenciyi eğitim süreci boyunca değerlendireceğimiz bir başarı anlayışı getireceğiz.”

‘HDP BİR İZMİR PARTİSİDİR’

Laik, seküler yaşamın önemine dikkat çeken İdil Uğurlu, “İzmir Türkiye’ye ses veren bir kent. İzmir seçmeni güçlü bir parlamento için HDP’nin Meclis’te olmasını önemsiyor. Her yönden kuşatılan HDP, halkla kucaklaşmalı. Bu yüzden HDP bir İzmir partisi de” dedi.

Editör: Haber Merkezi