HDP Ekolojiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Çepni, Türkiye'nin hava kirliliği hakkında bir soru önrgesi hazırladı ve konuyu meclis gündemine taşıdı.Çepni, hazırladığı önergede: 'Dünya Sağlık Örgütü’nün raporlarına göre, dünya çapında her yıl, yaklaşık 7 milyon insan hava kirliliği nedeniyle hayatını kaybetmektedir. DSÖ, 2019 yılı için, sağlık açısından en önemli 10 tehdit arasında ilk sıraya hava kirliliği ve iklim değişikliği sonucu ortaya çıkan sağlık sorunlarına yer vermektedir. Solunum fonksiyonlarındaki olumsuz etkileri ile astım, nefes darlığı, akciğer kanseri gibi hastalıklara neden olmaktadır. Ayrıca kalp damar hastalıklarında artışa neden olmakla birlikte, pıhtı oluşumu, felç, kalpte ritim bozukluklarına yol açmaktadır. İstanbul, İzmir, Ankara ve Bursa başta olmak üzere Türkiye’de önceki yıllara göre
hava kirliliğinde artış gözlenmektedir. Türkiye için hava kirliliğine bağlı ölümlerin sayısı,OECD tarafından her yıl yaklaşık 30 bin olarak tahmin edilmektedir.Dünya Sağlık Örgütü’nün raporlarına göre, dünya çapında her yıl, yaklaşık 7 milyoninsan hava kirliliği nedeniyle hayatını kaybetmektedir. DSÖ, 2019 yılı için, sağlık açısındanen önemli 10 tehdit arasında ilk sıraya hava kirliliği ve iklim değişikliği sonucu ortaya çıkan sağlık sorunlarına yer vermektedir. Solunum fonksiyonlarındaki olumsuz etkileri ile astım, nefes darlığı, akciğer kanseri gibi hastalıklara neden olmaktadır. Ayrıca kalp damar hastalıklarında artışa neden olmakla birlikte, pıhtı oluşumu, felç, kalpte ritim bozukluklarına yol açmaktadır.
Ülkemiz mevzuatındaki hava kirliliği sınır değerleri AB Mevzuatındaki sınır değerlerin yaklaşık iki katıdır. Örneğin; ülkemizde 24 saatlik ortalama SO2 ( Kükürtdioksit) sınır değeri 225 µg/m3 iken bu değer AB’de 125 µg/m3 olarak uygulanmaktadır. Benzer şekilde PM10 (Partikül Madde) sınır değeri ülkemizde 90 µg/m3 iken AB’de 50 µg/m3 olarak uygulanmaktadır. DSÖ verilerine göre Türkiye`nin havası AB`ye göre en az %33.4 daha kirlidir. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası’nın hava kirliliği raporunda en dikkat çekici durum ölçüm istasyonlarının son bir yıldır yeterli ölçüm yapmadığı, en önemli kirlilik parametrelerini ölçmediğidir. PM2,5 parametresine göre, 313 istasyonun 68 tanesinde ölçüm yapılmıştır ve ölçüm yapılan istasyonların %69`unda güvenli veri alımı yoktur. PM10 parametresine göre, 219 istasyonun %38`inde güveli veri alımı yoktur. Yaklaşık 60 milyon kişi PM10 yıllık ortalama limitin aşıldığı ve yaklaşık 20 milyon kişi ise soluduğu hava hakkında yorum yapılamayan yerlerde yaşamaktadır. Saatlik ve günlük SO2 (kükürtdioksit) ölçümü yapan 81 ildeki 213 istasyonun %44`ünde güvenli veri alımı yoktur ve yaklaşık 30 milyon kişi güvenli veri alımının olmadığı bu bölgelerde yaşamaktadır. NO2 (azotdioksit) parametresine göre, 173 istasyonun %56`sında güvenli veri alımı yoktur. CO (karbonmonoksit) parametresine göre 101 istasyonun %63`ünde güvenli veri alımı yoktur.' ifadelerine yer verdi.

Çepni'nin Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'a hazırladığı sorular ;

1- Bakanlığınız çevre kirliliğine dair gerekli denetlemeleri ne sıklıkla yapıyor?
2- Çevre kirliliğine karşı Bakanlığınızın bir çalışması var mıdır? Çevre kirliliğini önlemeye yönelik adımlar atılacak mıdır?
3- Bakanlığınızca yürütülen Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği’ne uygunluk kontrol ediliyor mu?
4- Ülkemizde kaç noktada hava kalitesi verileri izleme istasyonu vardır? Bu istasyonlarda ölçülen verilerdeki hata payı yüzde kaçtır? Bu istasyonların bakım ve kalibrasyonu yapılmakta mıdır?
5- Hava kirliliğine sebep olan bazı önemli parametrelerin ölçülmemesinin sebebi nedir? Bu parametreleri ölçmek için bir çalışma ne zaman başlatılacaktır?
6- Uygulanan mevzuattaki sınır değerlerin AB standartlarına göre düzenlenmesine yönelik bir çalışmanız var mıdır?
7- Bakanlığınız Paris İklim Anlaşması’nın uygulanması için nasıl planlamalar yapmıştır?'

Editör: Haber Merkezi