İZGAZETE – Ergün sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 24 Haziran seçiminin ardından muhalefette yılgın ve yorgun bir tavır gördüğünü dile getirirken, “Kendisini Atatürkçü olarak tanımlayan bir insanın umutsuzluğa kapılmasını anlamam mümkün değildir.” ifadelerini kullandı.

Umutsuzluğa kapılan insanlara da seslenen Ergün paylaşımında “Devrimleri gerçekleştiren kadroları, bu devrimleri benimseyen dedelerimizi, ninelerimizi, Anadolu insanını yani özünüzü hatırlayın. Eğer hala yılgınsan aynaya bak... Muhtaç olduğunuz kudret orada bir yerde!” şeklinde ifadelere yer verdi.

İşte o paylaşım;

Bak arkadaş!

Pek çok dostumda gördüğüm yılgın ve yorgun tavrı reddediyorum. Kendisini Atatürkçü olarak tanımlayan bir insanın umutsuzluğa kapılmasını anlamam mümkün değildir.

1905’de Şam’da 24 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1909’da Harekat Ordusu Kurmay Başkanı 28 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1911’de Trablusgarp’ta 30 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1915’de Çanakkale’de 34 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1917’de Suriye’de 36 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1919’da Samsun’da 37 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1920’de Ankara’da TBMM’yi kurduğunda 38 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1921’de Sakarya’da 40 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1922’de Büyük Taarruzda 41 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1922’de Saltanatı Kaldıran 41 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1923’de Cumhuriyeti kurduğunda 42 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...
1924’de Halifeliğin Kaldıran 43 yaşındaki Atatürk’ü hatırlayın...

Cumhuriyetin ilanını takip eden sadece 15 yıl içinde kadınlara erkeklerle eşit haklar veren, şapka ve kıyafet devrimi yapan, tekke zâviye ve türbelerin kapatan, soyadı kanununu çıkartan, lâkap ve unvanları kaldıran, Türk Medeni Kanunu ve diğer kanunların çıkarılarak laik hukuk düzenine geçen, öğretimi birleştiren, yeni Türk harflerini uygulamaya sokan, reaya sömürü düzenindeki halkı millet yapan, tarih ve dil bilincini oturtan, iktisat kongreleriyle Anadolu’yu kalkındıran, fabrikalar ve okullar kuran, yurdu demir ağlarla ören, 10 yılda 15 milyon genç yaratan...

1699’da Osmanlı'nın ilk toprak kaybettiği Karlofça Antlaşması'ndan 223 yıl sonra 30 Ağustos 1922 Büyük Taarruz'da toprak kazanan komutan,

İnsanlığın yüzyıllar süren aydınlanma kavgasında biriktirdiği mirası bu yorgun, aç ve hasta milletle buluşturan, benimseten...

1938’de hasta yatağında son nefesini verdiğinde geride yokluk, onur, kavga, kan, acı, cesaret, fedakarlık, adanmışlık, inanç, iman ve zafer dolu 57 yıllık bir ömür bırakan,

BAŞKOMUTAN, BAŞÖĞRETMEN Atatürk’ü hatırlayın...

Devrimleri gerçekleştiren kadroları, bu devrimleri benimseyen dedelerimizi, ninelerimizi, Anadolu insanını yani özünüzü hatırlayın...

Eğer hala yılgınsan aynaya bak... Muhtaç olduğunuz kudret orada bir yerde !

Editör: Haber Merkezi