İZ GAZETE - Doğup büyüdüğü yerde başkan olan, Foça'nın her mahallesini bilen ve Foçalılar'ın yakından tanıdığı genç Belediye Başkanı Fatih Gürbüz, başkan olduktan sonra hayatında herhangi bir değişiklik olmadığını söylerken bir şeyin altını özellikle çiziyor; "Şövanist ruhla belediye başkanlığı yapılmaz." Peki bir belediye başkanı nasıl olmalı diye sorduğumuz Gürbüz, "İkili ilişkilere çok önem veriyorum. Göz göze gelmekten kaçmamaya çalışıyorum. Olabildiğince normal olmaya devam ediyorum. Akşam yine dışarı çıkıyorum. Yine tek başıma geziyorum. Yazın şortumu, t-shirt'ümü giyip, bisiklete binip denize giriyorum. Abi dediğim insana hala abi, abla dediğime hala abla diyorum" yanıtını vererek sokakta olmanın ve insanlara dokunmanın en önemli nokta olduğunu ifade etti.

Hedeflerini, hayallerini ve Foça'ya dair yapacağı projeleri İz Gazete'ye anlatan Gürbüz, "Foça'nın hak ettiği değeri görmesi için, daha güzel daha yaşanabilir bir Foça için koruyarak, kollarayarak çalışacağız" dedi.

2020'Yİ PLANLIYORUZ

Göreve başlayalı 7-8 ay oldu. Öncelikle bu süreci değerlendirir misiniz? Nasıl geçti?

Başkan olalı 8 ay oldu ancak bu sürenin yaklaşık 2 ayı, İstanbul seçimleri için tüm İzmir olarak çalışmayla geçti. Geriye kalan 6 aylık dönemde özellikle yaza denk gelmesi sebebiyle yoğun geçirdik. Biliyorsunuz ki Foça'da yaz nüfusu ile kış nüfusu arasında ciddi bir fark oluyor. Açıkçası yetmeye çalıştık. 2020'nin programını yapıyoruz. Stratejik planlamasıı ayarladık. Foça'nın eksiklerini, ne gerekiyorsa onlarla alakalı çalışıp bir sonraki yılın sıkıntısını yaşamamak adına şimdiden önlemlerini alıyoruz. Yaz bizim için güzel geçti. Belediye başkanı olduktan sonra acemi dönemimizi biraz heyecanla biraz keyifle biraz da utana sıkıla atlattık.

Başkan olduktan sonra yapacağım ilk iş şu ya da yapmam gereken öncelikli iş bu dediğiniz bir proje var mıydı? Foça'ya karşı en önemli bir sorumluluklarınız nelerdir?

Aklımızdan geçen en önemli şey Foça'nın su hattının sıkıntısıydı. Sağ olsun Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer de bu sıkıntıya hemen reaksiyon gösterdi. Bugün Foça'nın sokaklarında, Gerenköy'den başlayarak 80 yılı garanti olacak şekilde irsaliye hattının geçişi tamamlanacak. Bu Foça'nın en büyük sıkıntısıydı. Özellikle yaz sezonunda su sıkıntılarının yaşanması, sürekli patlak vermesi bizim için de sorun oluşturuyordu. Bir seferlik bir sıkıntı yaşayacağız ondan sonra altyapıyla ilgili tüm sıkıntıyı halletmiş olacağız.

'İŞSİZLİK KANAYAN YARAMIZ'

Bir diğeri de istihdam. Gençlerimiz gerçekten bekliyor. Ülkenin esasında en büyük kanayan yarası işsizlik. Yeni alanlar yaratmak lazım bu gençlere. Önünü açmak lazım. Evlenmek isteyen var, çocuğu olan var, annesine babasına bakmak zorunda olan var. Liyakat sahibi evine ekmek götürdüğünde gerçekten bunu hak ettiğini düşünecek insanlar lazım. Partili partisiz fark etmez. O benden, o benden değil değil de herkese kucak açmak gerekiyor. İşsizlik birinci sırada. İkinci sırada tabi ki yorgun Foça’yı harekete geçirmek lazım. Biraz daha kaliteli nitelikte turist getirmek lazım. Yatak sayısını artırmak lazım.

Bir de koruma amaçlı imar planı var. Foça'da yapılacak olan çevre düzenlemesinden tutun, Foça'nın kimlik bulması, nitelikli turistin gelmesi için planlama yapmak gerekiyor. Bu planlamayı da biz 29 sene sonra başvurusunu yaptık. Eksiklerimiz var. Onları tamamladıktan sonra 2020 yılında halledebileceğimizi düşünüyorum. Sonrasında daha güzel daha yaşanabilir bir Foça olacak. Koruyarak kollarayarak tabii. Koruyacağız. En önemlisi o.

En öncelikli olarak bu iki proje var sanırım.

Hayır. İngiliz Burnu projesi ve üstyapı projelerimiz var. İngiliz Burnu projesinde planda bir değişiklik olduğu için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı daha önce onay verdiği şeye şimdi red veriyor. Bunu çözmek için sürekli Ankara'ya gidip geliyoruz. Çözdükten sonra kıyı bandının komple üstyapısını yapmak istiyoruz.

Büyükşehir Belediyesi ile ortak bir çalışma yürütüğünüzden bahsettiniz. Tunç Soyer ile ilişkilerinizi de sormak isterim. Sizce nasıl bir başkan? Ayrıca birlikte yaptığınız ya da yapmayı planladığınız başka projeler var mı?

Ben Tunç Başkanı 6 yıldan beri tanıyorum. Kendisi hayatımda gördüğüm en naif, en kibar insanlardan bir tanesi. Hayatında önceliği hiçbir zaman siyaset olmamış. Dostluk olmuş, arkadaşlık olmuş, insan olmuş, insan odaklı zaten. Bunu da yanında çalışan ekip arkadaşlarından tutun da kendi ailesindeki, özel hayatındaki dostlarından herkesten duyabiliriz. Yapısı da tamamen zaten Belediye Başkanlığını yansıtıyor. Çok şanslıyız. Bütün İzmir’de ki Belediye Başkanları arkadaşlarım ile birlikte bize yol gösteriyor, çözüm üretiyor, destek oluyor. Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer bütün belediye başkanlarına olduğu kadar bize de yakın. Hepimize eşit mesafede davranıyor. Çalışılabilirliği çok yüksek bir başkan ve bizi özgür bırakıyor. Proje götürdüğümüzde aklına yatan ya da Foça'ya fayda sağlayacak tüm projelere onay veriyor. Büyükşehir bu anlamda bize gerekli desteği veriyor.

'CLUB MED ÇOK ÖNEMLİ'

İngiliz Burnu projesi dışında bir de Club Med var. Bu konuya tam destek vermişti fakat Özelleştirme Dairesi'nden bize red yazısı geldi. İkinci yazıyı gönderdik. Ona da red geldi. Ankara'daki görüşmelerimizde de 2020 yılında tekrar ihaleye çıkılacağı söylendi. Foça olarak Club Med'i olabildiğince zorluyoruz. Tunç Başkan da sağ olsun destekliyor. Club Med'i almamız demek hem Foça'nın gençlerinin istihdam sorununun giderilmesi hem de nitelikli turistin gelerek Foça'nın tekrar hakkettiği değeri görmesi anlamına geliyor.

Foça'nın en büyük sıkıntılarından biri sit alanı olması. Bu yüzden Müzeler Müdürlüğü, Sit Kurulu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, liman şehri olduğumuz için Kıyı koruma bölgesinde kalıyor. Onun dışında Özel Çevre Kurulu var. Burada 7-8 bileşen var. Sadece belediye başkanının haydi burayı yapalım diyebileceği şeyler değil. Örneğin, şu anda su hattı döşeniyor ve kazılarda 2 bin yıllık duvar çıktı. Mecburen ona zarar vermeden hattı sağından ya da solundan geçirmek zorundayız. Yüklenici firma için de çok zor bir durum. Kazılmaz dedikleri yerleri kazıyoruz. İnsanların hayatlarının kalitesini arttırmak için çalışıyoruz. Bu yüzden kanalizasyon, su gibi konular bizim için önemli.

Foçalısınız. Burada doğup büyüdünüz. Başkan olduktan sonra nasıl tepkiler aldınız? Size karşı bakış açısı değişti mi?

Olabildiğince normal olmaya devam ediyorum. Akşam yine dışarı çıkıyorum. Yine tek başıma geziyorum. Yazın şortumu, t-shirt'ümü giyip, bisiklete binip denize giriyorum. Abi dediğim insana hala abi, abla dediğime hala abla diyorum. Açıkçası hayatımda bir şey değişmedi. Her zaman söylüyorum. Şövanist ruhla belediye başkanlığı yapılmaz. Olabildiğince halkın içine girmek, halka dokunmak lazım. Yapabildiğini hemen yapıp, yapamadığını neden yapmadığını anlatman lazım. Hallederiz, ayarlarız, sonra bakarız gibi söylemler sadece günü kurtarır. Bize gelecekte büyük sıkıntılar yaşatır. Şuna inanıyorum; Ne kadar sokak jargonu kullanır, ne kadar sokağın içinde olursak halkçı parti olduğumuz için bize o kadar destek gelecektir. İkili ilişkilere çok önem veriyorum. Göz göze gelmekten kaçmamaya çalışıyorum. Verdiğim sözleri olabildiğince tutmaya çalışıyorum.

Çocukları çok sevdiğinizi biliyoruz. Başkan olarak çocuklarla ilgili neler yapıyorsunuz?

Foça'da en iyi eğitim veren kreşlerden bir tanesi de belediyemizin kreşi. Gerçekten çok nitelikli ve kaliteli öğretmenler var. İçlerinde zamanında bizi okutmuş öğretmenler de var. İlk projemiz o kreşin yapısını değiştirmekti. Çünkü yaklaşık 30 yıllık bir kreş ve artık çok eski bir yapıda. Eğitim çok güzel ama çocukları koruyup kollamak birinici önceliğimiz. Önümüzdeki sene orayı değiştireceğiz. Onlara uygun daha rahat çalışabilecekleri, çocukların daha iyi bir eğitim görebilecekleri bir yer yapmak istiyoruz.

Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer her ilçede 'Masal Evi' olmasını istiyor. Onu hemen yapacağız. Bütün parkları değiştiriyoruz. Foça'daçocuğunuzu alıp götürebileceğiniz 2 tane park var. Toplamda 43 parkımız var. Ancak çoğu bakımsız durumda olduğu için kullanılmıyor. Birçok şeyden kısıp parkları yenileme işlemi yapacağız.

Foça kedileri ve köpekleriyle de meşhur bir yer. Burada oldukça fazla sokak hayvanı var. Hayvanlar için neler yapılıyor?

Sokak hayvanlarıyla ilgili rehabilitasyon merkezi kurmayı hedefliyoruz. Ama bu kesinlikle bir barınak şeklinde olmayacak. Barınak olayının hayvanlara eziyet olduğunu düşünüyorum. Sokak hayvanlarımızın en az sokaktaki kadar özgür olabildikleri, kafeslerden oluşan yerlerde değil de doğal yaşamlarına uygun yaşayabilecekleri, içerisinde bir karantina ve veterinerlik bölümünün olacağı bir merkez olacak.

SIKILINCA BIRAKIYORLAR

İnsanlar özellikle yazın üç-beş aylık aylık sürede sırf keyifleri için binlerce lira verip kedi-köpek alıyorlar. Sıkılınca bırakıyorlar. Normalde elden beslenen bu hayvanlar sokağa terk edildiklerinde yiyecek bir şey bulamıyorlar. Öncelikli olarak bunun önüne geçmeliyiz.

Kadınlarla ilgili de bir çok projeniz var. Özellikle kooperatifleşmeye de çok önem veriyorsunuz. Foçalı kadınların sosyal hayata katılması ve emeğini üretimesinde bu kooperifin önemi nedir?

Kadınların iş hayatına katılıp ekonomik özgürlüklerini kazanmaları çok önemli. Belediye olarak kadın istihdamını sağlamaya yönelik birçok çalışma gerçekleştiriyoruz. Bağarası'nda ve diğer köylerde yaşayan tüm kadınlar evinde yaptıkları, yöreden aldıkları ürünleri 'Kadınca Kararınca' adlı standda satabiliyorlar. Ayrıca Foça Kadınsal Kalkınma Kooperatifi'ne de bir yer bağışladık. Orada da istiridye mantarı yetiştirme konusunda kurs alıyorlar. Onun dışında burada her hafta kurulan Earth Market (Yeryüzü Pazarı) sayesinde kendi yaptıkları doğal ürünleri satarak ev ekonomilerine katkı sağlıyorlar.

Diğer partilerle aranız nasıl?

Göreve geldiğim ilk gün de aynı şeyi söylüyordum. Ben herhangi bir partinin başkanı değilim. Foça'nın belediye başkanıyım. Foça'nın yararına olacak bir proje, bir iş varsa Ak Parti'den mi?, MHP'den mi?, HDP'den mi? yoksa CHP'den mi? gelmiş bununla ilgilenmem. Meclis toplantılarımızda da buna çok dikkat ederim. Özellikle mecliste ilçemizin yararına olacak tüm önerileri oy birliğiyle alıyoruz. Ben tüm partilere eşit mesafedeyim. Partizanlık yapmak bir başkan için doğru değil. Belediyemizde göreve geldiğimiz günden beri bir kişi dahi işten çıkarılmadı. Sen şu partilisin, ben bu partiliyim diye bir ötekileştirme söz konusu olamaz. Belediye başkanı şehr-i emindir. O parti bu parti ayrımı yapmadan tüm Foça halkına hizmet etmek en öncelikli işimiz.

ÖNEMLİ OLAN 7 MADDE

Bu dönemin Belediye Başkanlarının şöyle bir farkı var. Şimdiye kadarkilerden uzun zamandır özellikle. İktidar değişikliğinin partinizin iktidar olabilmesinin anahtarı bu dönemin Belediye Başkanlarının elinde olarak görülüyor. Kamuoyu da böyle görüyor. Yani eğer CHP Belediyeler de başarılı olursa iktidar olabilir. Böyle bir toplumun büyük bir kesiminde de beklenti var açıkçası. Son seçimler de İslam Kültür’ünde ortaya çıktı. Bu durumu nasıl değerlendirirsiniz Başkanım? Omuzlarınızda yük mü, yoksa daha mı motive ediyor sizi? Nasıl gidiyor CHP’li Belediyeler sizce?

Şimdi öncelikle Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamış olduğu 7 madde var. Bunlar tamamen sokağa ve insanlara dokunan şeyler. İyilik yapıp başkasına göstermemeden tutun da adaletsiz davranmamaktan tutun vatandaşa dokunmaktan birbirimize her zaman yan yanan kol kola görmekten. Bunların hepsini kendisi tek tek söyledi. Benim şansım Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tunç Soyer’in de aynı mantıkta olması ve verilen 3 büyük ile şansımızın çok yüksek olması. Ne diyoruz? Ülkenin yüzde yetmiş finansını yöneten 3 Büyükşehir’in Belediye Başkanlarıyız biz. Küçük küçük ilçelerde olan var büyük ilçelerde olan var. Bu bir şanstı ve vatandaş artık bizden ne yapacaklar diye bakıyorlar. Eğer iyi yaparsak iktidar olacağız, kötü yaparsak elimize geçen bu şansı kaybedeceğiz çok açık. Ya iyi olacağız iktidar olacağız ya da sıradan olacağız kaderimize mahkûm olacağız. Bizim sorumluluklarımız var. Özellikle ben genç bir Belediye Başkanı olarak benim sorunum daha da fazla. Otuz altı yaşında Belediyenin içinden bir itfaiye eri olarak Genel Başkanımız ve Genel Başkanlarımız, MYK’mız, Parti Meclisimiz desteklemiş, bize güvenen Parti Meclislerimiz desteklemiş çıkmışız. Eğer başarısız olursam bir daha böyle gençlere şans verilir mi diye düşünmeden edemiyorum kendime. Başarılı olursam da ne kadar daha fazla genç ve kadın Belediye Başkanı olur diye düşünüyorum. Tabi ki sorumluluk çok fazla, sorumluluk çok

Editör: Haber Merkezi