Gökmen Ulu… Onu tanıyorsunuz. Gözüpek, dürüst, ilkeli, kalemini satmayan ‘Hasan Tahsin’ geleneğinden gelen, İzmir’in yiğit gazetecisi. Çerden çöpten kurulu saçma salak bir suçlama yüzünden 174 gün hapis yattı. Gazetecilik yaptığı süre içinde her zaman halktan, haklıdan yana oldu. Gün geldi onu Gezi Parkı’nda gaz bombalarının arasında haber sunarken gördük, gün geldi Cerattepe’deki çevre direnişinde köylülerle konuşurken. İzmir’in betonlaşmasına karşı çıktı. Yaptığı haberlerle arı kovanına çomak soktu, bedelini ödetmeye çalıştılar, o güldü geçti. Doğru bildiği yoldan, gazetecilik ilkelerinden ödün vermedi.
Gökmen Ulu şimdi farklı bir kulvarda. Bu kez röportajı veren kendisi… Haberin öznesi de O. Memleketinden, Dikili’den konuşuyoruz. Gözleri parlıyor. Büyük bir şevkle anlatıyor yapmak istediklerini. Diğer politikacılardan farklı. Dahası o bir politikacı değil. Halkından yana bir basın emekçisi. Politikaya bakışını yönlendiren durduğu yer.
Sevgili Gökmen ile Dikili Belediye Başkanlığı aday adaylığını, Dikili için gönlünden geçenleri, yapmak istediklerini, projelerini konuştuk. Anlattıkça anlattı. Ne yazık ki sayfamız kısıtlı. Umarım bir dahaki sefere yapmak istediklerini değil, yaptıklarını ve Dikili’nin çehresini, vizyonunu nasıl değiştirdiğini anlatırız. Keyifli okumalar diliyorum.

BİLİM REHBERİM OLACAK

Başkan olursan farkın ne olacak, nasıl bir yönetim anlayışı ile hareket edeceksin?

Halkın bağrından çıkan bir kişi olarak vatandaşı dinleyen başkan olacağım. Ortak akla dayalı katılımcı demokrasi ve şeffaf yönetim şeklini esas alacağım. Herkesin başkanı olarak toplumun bütün renklerini kucaklayacağım. Belediyede iç denetim mekanizması kuracağım. Kadroya hukukçuların yanısıra mülkiye kökenli denetçi de dahil edeceğim. Hata olmayacak, halkımıza her kuruşun hesabı verilecek. Hesap uzmanlarıyla çalışarak belediyede mali disiplini sağlayacağım, gelir kaynaklarımızı çok büyük ölçüde artıracağım. Takım ruhunu yakalayacağız. Dikili insan hazineleriyle dopdolu aydın bir toplum yapısı barındırıyor. Tarımdan turizme, çevreden eğitime kadar birçok alanda çalışma grupları oluşturarak gönüllüleri toplumsal kalkınma faaliyetlerimize dahil edeceğim. Kentte sinerji oluşacak. Her alanda uzmanlardan destek alacağım. Bilim rehberimiz olacak. Sosyal belediyeciliğin çağdaş uygulamalarını sergileyeceğiz. Dikili’yi model kent yapacağız.

Dikili’nin öz evladısın, kentini iyi tanıyorsun. Sence Dikili’nin başlıca sorunları ve çözümleri neler?

Büyükşehir Belediyemiz ile beraber içme suyu sorununu tamamen çözeceğiz. İleri biyolojik atıksu arıtma tesisine ihtiyacımız var. İlçe genelinde su ve kanalizasyon hatlarını yenileyeceğiz. Projeler hazır. Eş zamanlı olarak dere ıslahı ve yağmur suyu kanalları çalışmalarıyla su baskınlarının önüne geçeceğiz. Trafik akışındaki tıkanıklık ve sıkışıklığı üniversitelerimizle birlikte tek ve çift yön uygulaması yaparak çözeceğiz. Çevre yolunun hayata geçirilmesini sağlayacağız. Özellikle şehir merkezinde otopark sorunumuz had safhada. Bu önemli sıkıntıyı ortadan kaldıracağız. Alt yapıdan sonra kentin modernizasyonunu yapacağız. Bozuk yol ve kaldırım kalmayacak. Kullanacağımız doğal taş ahenkli olacak. Kaldırımların yüksekliği 15 santimetreyi geçmeyecek. Çöp sorunu yaşanmayacak. Her yer tertemiz olacak. Her alanda görüntü kirliliği sona erecek. Peyzaj mimarisinin uzmanlarıyla uygun olan her yeri özel bitkiler ve çiçeklerle donatacağız. Parkları yenileyeceğiz ve yeni parklar açacağız. Çamlık şahane bir rekreasyon alanı olacak. Avrupa Birliği Fonu’ndan yararlanarak güneş enerji panelleri bulunan şirin aydınlatma direkleriyle donatacağız kentimizi. Elektrik enerjisinde tasarruf sağlayacağımız gibi belediyemiz gelir de elde edecek. Hem Dikili merkezine, hem de Çandarlı’ya giriş yolları çok alımlı olacak. Kent tasarımının profesyonelleriyle çalışarak ilçemizi yepyeni bir çehreye kavuşturacağız.

BALIKÇI BARINAĞI ÖNCELİĞİMİZ

Dikili’nin ekonomik ve sosyal gelişimi için projelerin neler?

Dikili önemli bir balıkçı kentidir. Ne yazık ki her kuvvetli rüzgar ve fırtınada balıkçılarımızın ekmek tekneleri tahrip oluyor. Emekçilerimiz çok zarar görüyor. Balıkçı barınağı yapmak elzem. Ağ örme noktaları, hamamı, dinlenme alanları, bir köşesinde nostaljik dekorasyonuyla balıkçı kahvehanesi, diğer köşesinde Ege kültürünü yansıtan balık restoranı, yol kenarında balık-ekmek satış noktası, göz alıcı mimarisiyle deniz feneri, ferahlatıcı peyzaja sahip yeşil alanı ve tüm bunları taçlandıracak bir balıkçı heykeliyle barınağın cazibe merkezi olmasını arzu ediyorum. Çekek yerini de mutlaka yapacağız. Ayrıca bir tane Dikili merkezde, bir tane de Çandarlı Mahallesi’nde dekoratif balıkhaneler yapacağız. Bu arada deniz mahsullerinden yüksek verim alınması için yapay resif projesini hayata geçireceğiz.

Bu projeyi detaylandırır mısın?

Doğaya dikkatli baktığımızda kritik bir olguyu görebiliriz. Yunusların Dikili kıyıları yerine karşı komşumuz Midilli’de boy göstermesi deniz ekosistemimizin zayıfladığının bariz göstergesi. Demek ki karşı kıyı daha verimli ve bu nedenle yunuslar orada avlanıyor. Nitekim bilimsel araştırmalar da kıyılarımızda deniz canlılarının azaldığını gösteriyor. Zaman yitirmeden kolları sıvamalıyız. Sualtı faunasını korumak için önlemler almalı, geliştirmek için projeler üretmeliyiz. Bunlardan biri dünyada başarılı pratikleri olan yapay resiflerdir. Denize yerleştirilen yapay resifler hem su kalitesini yükseltiyor ve ekosistemi yeniliyor, hem de habitatı zenginleştirerek balık ve diğer deniz ürünlerini artırıyor. Bu projeyle avlanma bereketli hale gelecek ve balıkçılarımızın ekonomik kazancı büyük ölçüde artacak. Üstelik deniz ürünlerinde sürdürülebilirlik sağlanacak. Deniz bilimcileri Dikili ilçesi kıyılarındaki yapay resif yerlerini saptadı. Proje hazır. Bu projeyi de üniversitelerimizle birlikte derhal yaşama geçireceğiz. Balıkçılarımızla beraber ağların türküsünü söyleyeceğiz.

ÇİFTÇİMİZE MERHEM OLACAĞIZ

Balıkçılığın ve turizmin yanı sıra Dikili değerli bir tarım diyarıdır. Dikili toprağı bereketlidir, çiftçimiz çalışkandır, ancak iktidarın politikaları yüzünden mutsuzdur. Hiç merak etmesinler, biz varız. Çiftçimizin yaralarına merhem olacağız. Tarımsal kalkınma modellerini süratle hayata geçireceğiz. Ziraat profesörleri ve pratik sahibi uzmanlarla çalışarak kooperatif kuracağız. Çiftçinin kazancını artıracağız. Tarım ürünlerimizi markalaştıracağız. Üreticinin tüketiciye doğrudan erişimini sağlayacağız, onların önüne ihracat da dahil olmak üzere yeni pazarlar açacağız. Çiftçilerimizin soğuk hava deposuna ihtiyacı var, mutlaka inşa edeceğiz. Diğer yandan jeotermal kaynaklardan yararlanılarak organik tarım üretimi yapılacak ‘Organize Sera Bölgesi’ oluşturacağız. Belediyemizin de hektarlarca tarım alanı, binlerce zeytin ağacı var. Öylece boş bırakmayacağız. ‘Toprak işleyenin, su kullananın’ diyerek biz de üretime katılacağız. Böylece istihdam alanı da açacağız. Birlikte üreteceğiz. Dikili yaşayanları zengin toprakların fakir bekçileri olmayacak. Cumhuriyet’i kuranlar ülkemizin iktisadi kalkınmasını böylelikle sağladılar. Günümüzde İzmir’de ve dünyada da başarılı modeller var. Örneğin Uruguay’ın saraysız başkanı Jose Mujica halkını yoksulluktan tarımla kurtardı. Emek en yüce değerdir. Bildiğiniz gibi ben de rantçı değil, halkçıyım. Daima çiftçimizin, işçimizin yanındayım. Bu arada kaliteli bir yeni sanayi sitesi yapacağız. Hamam da olacak. Sağlık ekibimizle sürekli destek vereceğiz. Önce sağlık, önce insan.

DİKİLİ’Yİ DÜNYA TANIYACAK

Dikili değerli turistik ögeler barındırıyor ama turizmde hak ettiği noktada olmadığı yönünde genel bir görüş var. Ne düşünüyorsun?

Turizm hareketinin profesyonelleriyle beraber projelerimizi yürürlüğe koyacağız. Yat limanı yapımı için çalışma başlatacağız. Midilli ile feribot seferlerinin yeniden başlamasına öncülük edeceğiz. Eko-turizme önem vereceğiz. Yıllar önce gazeteci olarak memleketim Dikili’nin termal turizm bölgesi ilan edilmesini sağlamıştım, belediye başkanı olunca termal otel girişimcilerini teşvik ederek turizmi 12 aya yaymak için çalışacağım. Butik oteller çok önemli. Özel sektörün girişimci ruha sahip yatırımcıları Dikili’ye gelecek. Belediyemizin de Çandarlı’da birkaç butik oteli olacak. Bakir kalan güzel Çandarlı gözbebeğimdir ve başlı başına bir marka haline gelecektir. Köylerimiz de markalaşacak. Daha pek çok projem var. Dikili turizmin yükselen yıldızı olacak. Tam da benim alanım olduğundan iddia ediyorum; Dikili’yi dünya tanıyacak.

Sosyal projelerinden bir örnek verir misin?

Yaşlı nüfusumuz yoğun. Değerli büyüklerimiz için “Huzurlu Ev” projesini hayata geçirerek, evde bakım hizmeti vereceğiz. Ekibimizin adı “Dikili’nin İyilik Melekleri” olacak. İhtiyacı olan yaşlılarımızın evlerini temizleyecekler, bakımları ve sosyal gereksinimleriyle ilgilenecekler. Sağlık hizmetinin yanısıra evlerine sıcak yemek de gidecek. Aşevi kuracağız. Tüm bunlar ücretsiz olacak. Tüm hemşehrilerimizi sosyal risklerden korumak ve yoksullukla mücadele etmek başlıca görevimiz olacak. İhtiyaç sahiplerine insanlık onurunu koruyarak ve rencide etmeden yardım eli uzatacağız. Dikili’de hiç kimse yatağa aç girmeyecek.
Bizim yörede düğünler meşhurdur, şenliklidir ve önemsenir. Fakat, yurttaşlarımızın mutlu günleri, 15 bin Lira’yı bulan ağır masraflar altında gölgeleniyor. Düğünden sonra seneleri borç ödemekle geçiyor. Onları hayat pahalılığı altında ezilmekten kurtaracağız. Her türlü gereksinim ve donanıma sahip çok güzel ‘Kır Düğünleri Mekanı’ yapacağız.

KARANLIĞIN İÇİNDEN BİR GÜNEŞ GİBİ DOĞACAĞIZ

Kültür, sanat, spor alanındaki projelerini anlatır mısın?

Kısa sürede açık hava tiyatrosu ve modern bir kültür merkezine kavuşacağız. Sadece kültür merkezi değil, içinde ayrı yapılar halinde sergi salonu, sinema, çağdaş kütüphane, yerel tarih araştırmaları merkezi, müze, nitelikli bilim merkezi, eğitim ve sanat merkezleri barındıran bir vizyon projesi. Adı ‘Bilim, Kültür, Sanat Parkı.’ Bu arada Dikili festivaller diyarı olacak. Kültür kenti kimliğimiz canlanacak. Ayrıca tenisten atletizme kadar birçok spor dalını kapsayan spor kompleksi üzerinde çalışıyorum. Kompleks bünyesinde FIBA standartlarında kapalı spor salonu ve FINA standartlarında yarı olimpik havuzu bulunan kapalı su sporları merkezi de yer alacak. Deniz kenti Dikili’de deniz sporları kulübü kuracağız.

Eğitime ilişkin düşüncelerin nelerdir?

Çağdaş, laik ve bilimsel eğitimi çok önemsiyorum. Okul öncesi eğitim, etüt merkezleri, yabancı dil kursları, birçok dalda sanat kursları açacağım. Örneğin, doğuştan yetenekli roman müzisyenlerimiz enstrümanlarını sadece düğünlerde değil, dünya senfoni orkestralarında seslendirebilir. Doğru bir eğitimle bu mümkün. Ayrıca üniversite öğrencilerimize yeterli miktarda burs sağlamak için eğitim fonu oluşturacağım. AB kaynaklarından yararlanarak gençlerimizi Avrupa ülkelerindeki eğitim faaliyetleri ve gönüllü çalışma etkinliklerine göndereceğiz. Dünyayı görerek yepyeni bir perspektif kazanacaklar. Kıvılcım olarak gidecekler, alev olarak dönecekler. Memleketimin evlatlarına güzel bir gelecek armağan edeceğiz. Her biri eğitim, kültür, sanat ve spor aktiviteleri içinde ışıldayacak. Karanlığın içinden bir güneş gibi doğacağız.

Editör: Haber Merkezi