MİHRİCAN CANDEMİR / İZ GAZETE- İZ Televizyonu’nda yayınlanan Özgür Coşkun’un sunduğu Politik’İz programının konuğu Eski CHP PM üyesi Hüseyin Saygılı oldu. Belediyelerin yaşadığı ekonomik sıkıntılardan ve uğradıkları engellerden söz eden Saygılı, erken seçim çağrısı yaparak baskıcı rejim ile mücadele edeceklerini söyledi.
'MUTLAKA KRİZLER ÇIKAR'
Ülkede yaşanan ekonomik krize değinen ve adaletsizliğe vurgu yapan Saygılı, “Ekonomik verileri değerlendirdiğimiz zaman Türkiye son sıralarda. Şu an Türkiye’de ekonomik krizin olma nedeni AKP hükümeti ve tek adam rejimidir. Demokrasinin işletilmediği ülkelerde ne yaparsanız yapın mutlaka krizler çıkar. Eğer hukuk sisteminiz yoksa krizler çıkacak ve yatırımcılar ülkeye yatırım yapmayacaktır. Şimdiye 3Y ile gelindi; yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar. Yoksulluk hat safhada, insanlar intihar ediyor. Yolsuzluk ise bakanlar düzeyinde. Bu yaşadığımız ekonomik krizin asıl nedeni yapılan yolsuzluklardır. Bunlarla baş edilmedi ve tam aksine arttı. 3Y ile gelen hükümet 3Y ile gidecek. İçeride yaşanan krizin sorumlusunu hep dışarıda aramak, içeride yapılan eleştirileri dış bağlantılı olduğunu savunmak doğru değil. Ülke insanını, siyaset yapanları, kurumları, sivil toplum örgütlerini sürekli dışarıyla bağlantılı olduğunu söyleyerek karalamaya çalışıyorlar. Bu yaklaşım kendi ülkemize zarar veriyor” şeklinde konuştu.
‘TÜRKİYE YÖNETİLEMİYOR’
Erken seçim vurgusu yapan ve çiftçilerin sorunlarına değinen Saygılı, “Türkiye şu an yönetilemiyor. Derin bir yoksullaşma yaşamakta ülkemiz. Bu yaşanan yoksulluğun çözümü tek adam rejimi değildir. Bir an önce seçime gidilip bu tablonun düzeltilmesi gerekir. Eğer tek adam rejimine devam edilirse bu derin yoksullaşma ve ekonomik kriz daha da büyüyecektir. Bu krizin aşılması için de yeni bir umuda ihtiyaç var. Çiftçilerin kredi sorunları var. Ekilebilir tarım arazileri 3’te 1’e düştü. Bu sorunlardan dolayı çiftçi kente göçüyor ve bu da işsizliği beraberinde getiriyor” diye konuştu.
‘TEK ÇARE ERKEN SEÇİM’
Ev fiyatlarına dikkat çeken ve cumhurbaşkanı adayı hakkında görüşlerini belirten Saygılı, “Bir ailede 4 kişi çalışsa bile günümüz ekonomisinde bir evin alınması mümkün değildir. Sadece müteahhitlerin işine yarayan bir durum. Recep Tayyip Erdoğan ve hükümeti tarafını belli etmiştir. Tarafı; parası olandan ve zenginden yanadır. Dolayısıyla politikaları o yönde. Ekonomik politikaları tamamen bunu göstermektedir. Bu çerçevede Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olduğu bu sistemde ekonominin iyileşeceğine dair umut kalmamıştır. Tek çare erken seçimdir. Ayrıca yapılan ittifakların önemini vurgulayan Saygılı, “Yapılan bu ittifaklar Parlamenter Sistem’e geçiş için bir çalışmadır. Bütün partiler bunun için çalışıyor. Cumhurbaşkanı seçimlerine aday olacak kişi ise samimiyetine inanılan, devlet adamlığı tecrübesi olan ve bilgi birikime sahip birisi olmalıdır. Yurttaşlarımızın endişe etmesine gerek yok. Samimiyet içinde birisi aday olacak ve hepimiz onun etrafında birleşeceğiz. CHP’li birisi olarak Genel Başkan’ımızın cumhurbaşkanı adayı olmasını canı gönülden isterim. Genel Başkan’ımız bir strateji sürdürüyor. Cumhurbaşkanı adayı için bir tarif yapmakta ve biz de o adayın Genel Başkan’ımız olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuştu. Milletvekili seçimlerine de değinen Saygılı, “Biz CHP olarak dinamik ve demokratik gelenekleri yürüten bir partiyiz. Önümüzdeki süreçte de yenileme beklentisi olması normaldir. Genel Merkez’imiz var olan durumu değerlendirerek kimin milletvekili olacağını değerlendirecek ve demokratik süreç işleyecektir. Arzu ediyoruz ki şartlar ne olursa olsun ön seçim yapılsın. Henüz seçimin takvimi, ittifakların yapısı bilinmemekte” şeklinde konuştu.
‘İMAMOĞLU DERS ÇIKARMIŞTIR’
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na yönelik yapılan eleştirilere dikkat çeken Saygılı, “İmamoğlu partimiz için çok kıymetli birisidir. Karşılaştığı zorlukları, hükümetin ve bakanların yaptığı baskıları da biliyoruz. Seçmenin hafızasında bazı hassas noktalar var. Ekrem Başkan daha dikkatli olabilirdi. Yapılan eleştirilerin çoğuna katılmıyorum. Genel Başkan’ımız bir stratejik yürütmekte. Onu rahatsız edecek bir çalışma yapmamak lazım. Verilen fotoğraflar cumhurbaşkanının uçaklarda verdiği fotoğraflara benzetildi ve seçmen bundan dolayı rahatsız oldu. Biz mevcut düzeni değiştirmeye talibiz. Yapılan benzer çalışmalarla değiştirmemiz mümkün değil. Demokratik bir şekilde çalışmalarımızı yürütmeliyiz. İmamoğlu eleştirilere biraz konu oldu fakat İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olunca eleştiriye maruz kalabiliyorsunuz. Sanıyorum başkan da dersler çıkarmıştır” dedi.
‘VEKİL OLMAK İSTERİM’
Heyecanlı ve dinamik bir parti olduklarını söyleyen Saygılı, “Bu heyecan umarım seçimlere kadar devam eder. Partimizde örgüt seçimlere ilişkin süreçlerimiz var. Kimler milletvekili adayı, kim il başkanı olacak parti içinde tartışılıyor fakat kesin bir şey söylenmiyor. Benim ise İl Başkanı olmak gibi bir çabam yok. Ancak bunca mücadelenin ardından milletvekili olmak isterim” dedi. İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun tutuklanmasına değinen Saygılı;, “Tek adam rejiminin getirdiği sonuç bu. Faşizm giderek hükmünü sürdürmekte. Seçimler yaklaştıkça baskılar da artacak. Gazetecilerin tutuklandığı, gezi eylemcilerinin yargılandığı bir süreçteyiz. Gerek Genel Başkan’ımız gerek demokrat kamuoyu bunu tahmin ediyordu. Bu tabloya karşı bir direniş başlanmaktan ve direnmekten başka çaremiz bulunmamaktadır. Demokratik yöntemlerle mücadele sürdürmekten başka bir çare yok. Kaftancıoğlu mücadeleci bir başkandır, onu yedirmeyeceğiz. Partimizin bütün organları onun arkasında duracaklardır. Biz bu saldırıları püskürteceğimize inanıyorum. Demokratik bir çabayı, direnişi ortaya koymalıyız. Mücadeleyi ortaklaştırmalıyız. Eğer mücadele etmezsek bu baskıların daha da artacağını düşünüyorum” diye konuştu.
‘BASKILARA RAĞMEN İYİ YÖNETİLİYOR’
Yerel yönetimlerin yaşadığı ekonomik sıkıntılardan bahseden Saygılı; “Yerel yönetimler genel anlamda iyi yönetiliyor. CHP’li başkanlarımız baskılara maruz kalmalarına rağmen ellerinden geldiğince kamuoyuna yönelik çalışmalar yapıyorlar. Tunç Başkan’ın yaşadığı birçok sorun var. Bütün belediye başkanlarımızın kaynakları el verdiğince ellerinden geleni yaptıklarını düşünüyorum” diye konuştu. Ayrıca ilçe örgütlerinin başarılı olmaları için belediyelerin gölgesinde olmalarına gerek olmadığını belirten Saygılı, “Onlar ilçe örgütü olarak çalışmalı. Dolayısıyla görevleri birbirine karıştırmadan, herkes kendi sınırları içerisinde çalışmaları gerektiğini düşünüyorum. Deniz Yücel’in çalışmalarını doğru buluyorum. Örgütümüze yönelik bugüne kadar yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür ediyorum” dedi.
