İz Tv’de yayınlanan Kayıt programında Ümit Kartal'ın konuğu eski Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç oldu. Geçtiğimiz seçimlerde aday olmayan Gönenç, kararına ilişkin açıklamada bulunarak, “İki dönem belediye başkanlığı yaptım. Kendi isteğimle olmayacağımı söylemiştim. Belediye başkanlığı aşkla ve heyecanla yapılır. Herhangi bir meslek değildir. Partimizde de bu işi benden sonra yapabilecek arkadaşlarım vardı. 10 yıl boyunca çoğu şeyi yaptım. Türkiye’de maalesef antidemokratik bir anlayış hakim. Akıntıya karşı kürek çektik. Kararı verecek yine vatandaşımızdır. Bu konuda pişman değilim, ancak içimde rahat değil. Nedeni sonucun böyle olacağını düşünmüyordum. CHP kazansaydı içim oldukça rahat olurdu. Telafisi mümkündür diye de düşünüyorum” dedi.

‘İHANETTİR’
Gönenç, Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu’nun Kozak Yaylası’ndaki çevre olaylarına karşı sessiz kalmasına yönelik, “İhanettir. Kozak Yaylası, Türkiye’nin en önemli ekolojik alanlarındandır. Ciddi çevre felaketine yol açabilecek vahşi madencilik faaliyeti yürütülüyor. Köylülerin ekonomik geliri çam fıstığıdır. Açtığımız davalarda bilirkişi ve bilim insanlarının raporlarıyla da kayıtlara geçti. Böyle bir durumda belediye başkanının çevre davalarından çekilmesi, ihanettir. Daha önce Bergama Akın İpek Grubu, FETÖ terör örgütünün en önemli finans kaynaklarından birisiydi. Sonrasında da kayyumun oldu. Kayyumun başında hükümet var. Belediye başkanımız da aynı partiden, bu da halkın değil, kayyumun belediye başkanı olmaktadır” açıklamasında bulundu

Bergamalıların çevre olayları hakkındaki tepkilerini de dile getiren Gönenç, “Çevre mücadelesinin ilk filiz verdiği yerdir. Böyle bir geleneği var ve bugünde hala sürüyor. Özellikle Kozak Yaylası’nda yaşayan köylümüzün ana geçim kaynağıdır. Altın madenleri ve taş ocakları onlar için tehdit niteliğindedir. Bölgede maden talanına devam edilirse, vatandaşlar o bölgede yaşamayacaklar. Madencilik faaliyetleri sürdürülebilir değildir. Halkın yüzyıllardır ana geçim kaynağı çam fıstığıdır. Sadece bu aşamadan baktığınızda bile tercih bu yönde ortaya konmalıdır.” açıklamasında bulundu.
Yanlış şeyler yapıldığında öncelikli görevinin uyarmak olduğunu dile getiren Gönenç, “Kentin öyküsünü iyi bildiğimi düşünüyorum. Belediye Başkanı AKP ya da başka partiden olsun ortada bir yanlış varsa uyarmalıyım. Seçimi kaybettik ancak kazanan tarafından bir buçukluk yıllık tabloda yaptıklarıyla hazırlıksız bir belediye yönetimi görmekteyiz. Sayın başkan göreve geldiğinden beri kamuya yatırımlarıyla ön plana çıkıyor” dedi 

 

BASKI UYGULADILAR
Bergama’daki sendikal baskılara yönelik değerlendirmede bulunan Gönenç, “Sıkı bir mobing uyguladılar. UNESCO dünya mirası adaylığında çalışan arkeolog arkadaşımızı fen işlerine atdılar. Diğer arkadaşlarımızı sendikalarını değiştirmedikleri için görevlerinden başka yerlere sürdüler. İlk aydan itibaren ciddi bir baskı uygulandı. DİSK’e bağlı üyelerimizi HAK-İŞ’e geçmeleri konusunda baskı uyguladılar. Bu süreçte destek olan eylemler yapıldı. Sendikal örgütlenme konusunda Bergama Belediyesi’nin 2019 Nisan’dan Haziran’ına kadar yaşanılanlar tüm sendikacılar tarafından tahlil edilmelidir. Orada doğru durulduğunu düşünmüyorum.” dedi

 

‘KENTİN ÖYKÜSÜNE BAKILMALI’
Bergama’yı CHP yerine AKP’nin yönetmesinin topyekün etkisi olacak sorusuna Gönenç şöyle cevap verdi: “ İşi parti kalıbından çıkarıp, kentin öyküsüne bakarak değerlendirmek gerekiyor. Sadece Cumhuriyet döneminde değil, kültür, sanat ve bilim şehridir. Bergama’da önemli isimler yetişmiştir. Kültürü ve geleneği böyleyken, belediyenin de kentin geçmişine yakışır işler yapması lazımdı. Bu dönemde pandemi bahane de edildi. Milli bayramlara ‘Atatürk’ün ismini ağzına almıyorlar’ eleştirisinde bulunmak istemiyorum ama problemleri olduğu da belli. 3 buçuk yıl sonra bunun değişeceğini de düşünüyorum.”
 
UNESCO biriminin dağıtılmasına ilişkinde , “Türkiye’ye örnek bir birimdi. Herkesin örnek aldığı bu birimi sayın başkan açıkçası dağıttı. Yeni bir ekip kurulacak şüphesiz ama bunu yapacak liyakatte olunmalı.” açıklamasında bulundu

 

‘DSİ PROJEYE YANAŞMADI’
Selinoz Deresi’nin islah edilmesi projesine yönelik, “Bergama’da uygulanması gereken bir projedir. İhalesi yapılan ve yürütülen projede bizim dönemimizde yapılan ve onaylanan projedir. Bu projeye itirazım yok. Ancak ‘Neden yapmadın’ derlerse. Başkanlığım dönemimde İZSU ile çalışmayı yürütüyorduk. Ne yazık ki yetişmedi. DSİ o dönemde hiç yanaşmıyordu. Ancak şuan kendisi parasını veriyor” dedi.
Bergama’nın endüstriyel kültür mirası olarak adlandırılan ve Cumhuriyet döneminin örnek fabrikalarından gösterilen eski Sümerbank Tekstil Fabrikası’nın imar değişikliği yapılarak satılacağına yönelik iddialara, “9 Eylül Üniversitesi Meslek Yüksel Okulu olarak tasarlanmıştı. Gelinen noktada tescilli olan bu alanı yasal zemini yaratmadan ifraz etti. Bergama Belediyesi sosyal güvenlik alanı kurumuna olan borçlarına karşılık devretmeye hazırlanıyor. 9 Eylül’ün büyümesini umduğumuz alan Bergama’nın elinden çıkacak noktaya geldi” açıklamasında bulundu.

 

RANT SÖZ KONUSU
Bakırçay Havzası’na ilişkin CHP’nin çalışmalarına dair görüşlerini bildiren Gönenç, “Kınık’ın ve Bergama’nın rahat alabileceğini düşünüyorum. Aliağa’da eskiden olduğundan fazla rant ve sermaye ekonomisi söz konusu. Yakın zamana kadar emeğin kenti diyorduk. Özellikle Türkiye’de yaşanılan özelleştirmelerle yapıda değişti. Kazanamaz mıyız? Kazanırız. Aliağa’da parti içerisinde varsa bir kırgınlıklar herkes şapkasını önüne koyup düşünmelidir. Öncelikle bunu başarmalıyız.” dedi.
 
İsminin büyükşehir belediye başkanlığı adaylığında geçmesine dair konuşan Gönenç, “Politikanın dışarısında kalmam. Adaylık konusunda insanlar beni tanıyor ve neleri yapacağımı ya da yapamayacağımı biliyorlar. 10 yıllık belediye başkanlığı tecrübem de var. Ancak Bergama Belediye Başkanlığı yapacağım demem. Doğru olan partinin içimizden genç ve dinamik birisini bularak aday göstermesidir. Parti böyle bir seçenek geliştirilemezse, parti içerisinde konsensüsle bana teklif gelirse, düşünme hakkım olur” açıklamasında bulundu.

 

‘GÖREV KOLTUKLARI ZEHİRLİ’
CHP belediye başkanlarının da değerlendirmesinde bulunan Gönenç, “Bazılarını tanıyorum ama bazılarını hiç tanımıyorum. Bazılarının da seçilmesinde şaşırdım. Görev başındaki koltuklarımız zehirlidir. Bazı belediye başkanlarının ego konusunda gereğinden fazla yol kastettiğini düşünüyorum. Başkanlığın şöyle bir yanı da var ‘ Başkanım her şeyi sen iyi bilirsin’ durumu vardır” dedi.

Editör: Haber Merkezi