Emek Partisi İzmir İl Başkanı Emine Uyar, Star Rafinerisi inşaatında çalışan işçilerin Türkiye tarihinin en kitlesel zehirlenme olayına maruz kaldığını açıkladı.

Geçtiğimiz hafta, PETKİM’in de sahibi olan Azeri Devlet Tekeli SOCAR’ın bir yatırımı olan ve İspanyol, İtalyan, Güney Kore ve Japon firmalarının oluşturduğu uluslararası ortaklık tarafından yerli inşaat şirketlerine ve onların alt taşeronlarına yaptırılan ve bölgenin en büyük rafinerilerinden biri olacağı söylenen Star’ı inşa eden binlerce işçi yedikleri yemekten dolayı ölümden döndü.

"BU NOKTAYA GÖZ GÖRE GÖRE GELİNDİ"

AKP iktidarı döneminde Soma’daki madenci katliamının ardından büyüklüğü bakımından yeni bir tarihi olaya imza atıldığını ifade eden Emine Uyar, "Yine göz göre göre bu noktaya gelindi. Çünkü daha önce de Star Rafinerisi inşaatında Akyıldız firmasının verdiği yemekten kaynaklı çok sayıda zehirlenme olayı yaşanmıştı. Ancak bu olaylara ilişkin herhangi bir araştırma ve denetim yapıldığına, bir yaptırım uygulandığına dair kamuoyuna herhangi bir bilgi yansımadı." değerlendirmesinde bulundu.

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ'ın, konunun takipçisi olacağını söylemesinin ardından herhangi bir gelişme yaşanmadığını belirten Uyar, "Hamza Dağ’ın öncelikle daha önceki zehirlenme vakalarının neden araştırılmadığının, neden Akyıldız firmasının bu işi yapmaya devam ettiğinin açıklamasını yapması gerekiyor. Dağ açıklamasında ayrıca, “Tabii ki burada kamu sektörü değil de özel sektörde böyle bir hadisenin yaşanmış olmasına rağmen, bölge vekilleri olarak bizler bu işin takipçisi olacağız” diyor. Bu ne anlama gelmektedir? Özel sektörde olan bitenlerden sorumlu değiller mi kendileri?" şeklinde konuştu.

SORUMLULAR YARGILANMALI

Emek Partisi İzmir İl Başkanı Emine Uyar'ın açıklaması şu şekilde; "

Star Rafinerisi inşaatında çalışan işçiler geçtiğimiz hafta Türkiye tarihinin en kitlesel zehirlenme olayına maruz kaldı. Hastanelere taşınan 2 bin 600 işçiden bir kısmı taburcu olduktan bir süre sonra yeniden fenalaşarak hastanelere başvurdu. Bu olaydan kaynaklı hastanelere yapılan başvuru sayısının 3 bin 300’ü bulduğu belirtiliyor.

PETKİM’in de sahibi olan Azeri Devlet Tekeli SOCAR’ın bir yatırımı olan ve İspanyol, İtalyan, Güney Kore ve Japon firmalarının oluşturduğu uluslararası ortaklık tarafından yerli inşaat şirketlerine ve onların alt taşeronlarına yaptırılan ve bölgenin en büyük rafinerilerinden biri olacağı söylenen Star’ı inşa eden binlerce işçi yedikleri yemekten dolayı ölümden döndü.

İşçilerin büyük bölümü Aliağa’da PETKİM arazisi içinde yer alan Çayağzı kampında kalıyor. Taburcu edilen ve ellerine “Bakteriyel gıda zehirlenmesi” yazılı ön teşhis raporları verilen hasta işçiler de bu binlerce işçinin bir arada kaldığı kampa geri gönderildi. Bu ortam işçilerin yeniden fenalaşmasına yol açtığı için bir kısım işçi dün sabah itibariyle kamptan gönderildi. Bu işçilerin hangi koşullarda nerelere gönderildiği, gittikleri yerde kendileri ya da başkaları açısından ne gibi riskler oluşacağı ise meçhul.

AKP iktidarı döneminde Soma’daki madenci katliamının ardından büyüklüğü bakımından yeni bir tarihi olaya imza atılmış oldu. Yine göz göre göre bu noktaya gelindi. Çünkü daha önce de Star Rafinerisi inşaatında Akyıldız firmasının verdiği yemekten kaynaklı çok sayıda zehirlenme olayı yaşanmıştı. Ancak bu olaylara ilişkin herhangi bir araştırma ve denetim yapıldığına, bir yaptırım uygulandığına dair kamuoyuna herhangi bir bilgi yansımadı.

Son yaşanan ve binlerce işçinin ölümden döndüğü olayın ardından ise İl Sağlık Müdürlüğü bir açıklama yaparak yemeklerden ve kullanılan sudan örnekler alındığını sorunun gerçek nedeninin bu tahlillerin netleşmesinden sonra ortaya çıkacağını söyledi. Henüz herhangi bir sonuç açıklanmış değil.

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, kaymakamın da katılımı ile düzenlediği basın toplantısında ihmali bulunanların ve olayın sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyledi. Bizler de hem işçileri bu duruma sokanların hem de yetkililerin konuya dair ne yaptıklarının takipçisi olacağız. Ancak Hamza Dağ’ın öncelikle daha önceki zehirlenme vakalarının neden araştırılmadığının, neden Akyıldız firmasının bu işi yapmaya devam ettiğinin açıklamasını yapması gerekiyor.

Dağ açıklamasında ayrıca, “Tabii ki burada kamu sektörü değil de özel sektörde böyle bir hadisenin yaşanmış olmasına rağmen, bölge vekilleri olarak bizler bu işin takipçisi olacağız” diyor. Bu ne anlama gelmektedir? Özel sektörde olan bitenlerden sorumlu değiller mi kendileri?

Star Rafinerisinde binlerce işçinin zehirlenmesinin sebebi, Türkiye’de işçi sağlığı ve güvenliğinin olmayışıdır. Ülkeyi yönetenlerin İşçiye hiç değer vermemesidir. Soma davasında 301 insanın ölümüne yol açanların 15-20 yılla cezalandırılması, asıl olarak da madenin denetiminden sorumlu olanların hiç yargılanmamasıdır. Yandaşı zengin eden ve her türlü olumsuzluğa rağmen bu yandaşların kayrılmasını sağlayan taşeron sistemidir.

Çalışmaya mecalleri olmamasına rağmen bugün (dün) itibari ile işçilere işbaşı yaptırıldı.

Star işçileri bir an önce sağlıklarına kavuşmayı, başlarına gelenin hesabını sormayı ve hukuki olarak haklarını aramayı istemektedir.

Star işçilerinin beslenme, çalışma ve barınma koşullarına ilişkin (özellikle ve öncelikle Çayağzı Kampı ile ilgili) hem ilgili kamu kurumları hem de meslek örgütleri kapsamlı bir araştırma yapmalı ve sonuçları kamuoyu ile paylaşmalıdır.

Aliağa Belediyesi, Kaymakamlık ve Valilik yeni zehirlenme ve salgın olasılığına seyirci kalmak yerine şantiyelerin insani koşullara kavuşturulması için adım atmalıdır. Savcılık makamı bu kitlesel zehirlenmeye yol açan sorumluları tespit edip yargılanmalarını sağlamalıdır.  

Atılan adımlar, yaşanan gelişmeler şeffaf bir şekilde kamuoyuna aktarılmalıdır.

İşçilerin güvenli bir ortamda çalışabilmesi ve haklarını arayabilmesi için sanayi kenti Aliağa ve İzmir’deki örgütlü sendikalara büyük iş düşmektedir. Olaya ilişkin bir araya gelinip tavır sergilenmesi olumludur ama kendi işçilerini işin içine katmadan yapılan basın açıklamaları sürecin değişmesi için yeterli değildir.

İnsanca yaşam ve çalışma hakkı için birlikte mücadeleye…"

Editör: Haber Merkezi