Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel ve il yöneticileri Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy'u ziyaret etti. Serdar Aksoy, önceki belediye yönetiminin hukuksuz biçimde halka ait mülkleri şahıslara değerinin altında peşkeş çekildiğini söyledi. Büyük uğraşlar vererek bunları tekrar belediyeye kazandırdıklarını söyleyen Aksoy, kadınlar, gençler ve üretici köylüler için çalışmalar yaptıklarını anlattı. Aksoy, halkın belediye yönetimine katılmasını ve denetlemesini önemsediklerini ifade etti.

Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel de halk meclisleri ile yönetim niyetinin dahi günümüzde önemli bir anlam taşıdığını belirterek, “Menemen tarım ve sanayi bölgesi olduğu için hem çevrenin korunması ve çevre kirliliğine karşı mücadele, hem de ağır sanayi bölgesinde çalışan ve burada yaşayan emekçilerin hayatlarını kolaylaştırmak için de yapılacak önemli işler olduğunu düşünüyoruz” dedi.

'SERMAYE POLİTİKALARINA KARŞI BİRLEŞİK MÜCADELE ÖRÜLMELİ'

Emek Partisi Genel heyeti Petrol-İş Aliağa Şubesini de ziyaret etti.

YHK tarafından sonuçlandırılan TÜPRAŞ sözleşmesi hakkında bilgi veren Şube Başkanı Ahmet Oktay, “YHK tarihi boyunca böyle kötü bir sonuç açıklamamıştır. İşverenin teklifinden bile geri bir sonuç açıklaması hiçbir mantıkla açıklanamaz” dedi. Şube İdari Sekreteri Veysel Gündüz, “Grev hakkımızın elimizden alınması işverenin en büyük gücünü oluşturuyor. Satışları durdurarak üretimi etkileyen bir mücadele veriyoruz ama bu sefer de halkın sağlığı ve can güvenliği problemi ortaya çıkıyor. Özelleştirmeden bu yana bunun en fazla hiçe sayıldığı tutumları gördük maalesef” dedi.

Mali Sekreter Mevlut Çınar ise “Yasalar çerçevesinde sendikacılığın dışında mücadele eden bir şubeyiz. 1,3 milyon liralık zarar davası açılıyor bizlere. Bizler yeni dönemde, olanaklarını ve sınırlarını bilen ve buna uygun mücadele yönetmeleri geliştirme problemi ile karşı karşıyayız” dedi.

Aliağa’da sermayenin birlik içerisinde olduğunu dile getiren Levent Tüzel, “SOCAR ve TÜPRAŞ yetkilileri yerel yönetimleri de etkileyebilen kişiler. Aliağa Belediyesinde sendika düşmanlığına varan tutum, SOCAR ve TÜPRAŞ yöneticilerinin İstanbul Büyükşehir Belediyesinde yönetim kademelerine gelmesi üzerinde durulması gereken konular” dedi.

İşçi sınıfının mutlaka bir çıkış yolu bulmayı başardığını ifade eden Tüzel, “PETKİM ve TÜPRAŞ işçilerinin de Petrol-İş’in de bu olumsuz durumdan çıkacak dirayete ve güce sahip olduğunu düşünüyoruz. Sermaye yanlısı politikalardan çıkmanın yolu birleşik mücadeleden ve sınıf sendikacılığından, sendikal demokrasiden geçiyor” diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)

Editör: Haber Merkezi