Gizem TABAN/İZGAZETE- Pandemi sürecinde eğitimde yaşanan sorunlara dikkat çekmek amacıyla Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 81 ilde eş zamanlı düzenlediği ‘Pandemi Döneminde Eğitim Sorunlarını Çözmeye Talibiz’ başlıklı basın açıklaması İzmir’de gerçekleşti. CHP İzmir İl Başkanlığı’nın il binası önünde yaptığı açıklamaya; CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in yanı sıra CHP İzmir Milletvekilleri; Tacettin Bayır, Kani Beko, Atilla Sertel, il yönetim kurulu üyeleri, ilçe başkanları ve partililer katıldı. İl Başkanı Yücel’in okuduğu açıklamada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçtiğimiz günlerde eğitimde sorunların çözüme kavuşması adına sıraladığı 14 madde yinelendi.

EĞİTİM SICAK SİYASETİN KONUSU OLAMAZ

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in okuduğu açıklamada, “Ülkemiz ağır bir pandemi sürecinden geçmektedir. Bu süreçte tüm alanlarda olduğu gibi eğitim alanında da büyük sorunlar yaşanmaktadır. 18 yıllık AKP döneminde günübirlik politikalarla bilimsel, rasyonel, eşit koşullarla ulaşılabilir olmaktan çıkan eğitim sistemimiz pandemi koşullarında tamamen felç olmuştur. Yeni eğitim ve öğretim yılı pandemi koşullarında başlarken devlet okullarına giden öğrencilerden 3 milyon 17 bin 718 öğrencinin evinde internet, EBA üzerinden uzaktan eğitim alacak 754 bin 429 öğrencinin evinde ise televizyon bulunmamaktadır. Bu çocuklarımızın eğitim alamayacağı bugünden açıktır. Çocuklarımızın eğitimi, sorunlarına hep birlikte çözüm arayacağımız en temel alanlardan birisidir. Eğitim sıcak siyasetin konusu olamaz” ifadeleri yer aldı.

KILIÇDAROĞLU’NUN SIRALADIĞI 14 MADDE YİNELENDİ

Açıklamada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçtiğimiz günlerde pandemi döneminde eğitimdeki sorunların çözüme kavuşması adına sıraladığı 14 madde yinelendi.

MEB’E GEREKLİ MALİ KAYNAK SAĞLANMALI

İl Başkanı Yücel şunları söyledi: “Salgında eğitim sürecine ilişkin Sayın Genel Başkanımızın bu hafta açıkladığı 14 maddelik çağrımızı yineliyoruz. Milli Eğitim Bakanlığına gerekli mali kaynak sağlanarak ivedi olarak 57 bin 340 derslik ihtiyacı giderilmelidir. Gerektiğinde bazı köy okulları yeniden açılmalıdır. Hazine ve Maliye Bakanlığı kaynak sorunu yaşıyor ve bunu yapamayacağını söylüyorsa, yer tahsisi yapılmak koşuluyla CHP’li büyükşehir belediye başkanları bu yatırımı çocuklarımız için kendi illerinde yapmaya taliptir. Öğrenci başına düşmesi tavsiye edilen metrekareye çok daha hızlı bir şekilde ulaşmak için YÖK ile işbirliği yapılmalı. Üniversitelerin 2020-2021 öğretim döneminde açılmayacak fakültelerinin özellikle derslik, amfi ve konferans salonları gibi alanları doğrudan örgün eğitim sisteminin kullanımına tahsis edilmelidir.”

ÖĞRETMENLERE KADRO ÇAĞRISI

Öğretmenlere kadro çağrısında bulunan CHP’li Yücel, “Yeni dersliklerin hizmete girmesi ile birlikte çocuklarımızın eğitimi için ihtiyaç duyulan 92 bin 165 öğretmenin ataması zaman geçirilmeden yapılmalıdır. Tüm öğretmenlere kadro verilmeli; kadrolu öğretmen, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen garabetine son verilmelidir. Okulların hijyen kurallarına uygun olacak şekilde açılması ve hijyenin sürekliliği açısından MEB’e en az 60 bin kişilik kadrolu yardımcı hizmet personel alımı yetkisi verilmelidir. Dezenfektan, maske ve ateş ölçümü cihazı gibi ihtiyaçlar için velilerden ek ücret talep edilmemelidir. Okullar açılmadan önce tüm bu ihtiyaçlar süratle giderilmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı internet hizmeti sağlayıcısı kurumlarla görüşerek, zorunlu örgün eğitim kapsamında devlet okullarına kayıtlı 3 milyon 17 bin 718 öğrencinin internet erişimini sağlamalıdır. Bu hizmet için internet sağlayıcısı kurumların maliyeti evrensel hizmet fonundan sağlanmalıdır” dedi.

CHP’Lİ BELEDİYELER SORUNU ÇÖZMEYE TALİP

CHP’li belediyelerin eğitimdeki sorunları çözmeye talip olduğunu belirten Yücel, “Uzaktan eğitim süresince öğrenci ve öğretim elemanlarının tamamına sınırsız ve uzun süreli internet erişiminin ya ücretsiz ya da çok ucuza sağlanması için başta mobil telefon operatörleri olmak üzere tüm altyapı sağlayıcıları nezdinde girişimde bulunulmalıdır. Bu operatörlerin de sorumlulukları olduğunu hiç kimse unutmamalıdır. Evinde televizyonu olmayan 754 bin 429 öğrencinin televizyona kavuşması için MEB, sivil toplum örgütleri birlikte “senin de televizyonun olsun” kampanyası açmalıdır. MEB bu kampanyayı açmayacaksa Cumhuriyet Halk Partili belediyeler sivil toplum örgütlerinin de katkısıyla bu sorunu çözmeye taliptir. Her hanede öğrencinin yararlanacağı dizüstü, masaüstü ya da tablet bilgisayar bulunmalı, bilgisayarı olmayan öğrencilerin ihtiyaçları Milli Eğitim Bakanlığı tarafından evrensel hizmet fonundan karşılanmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı bunu yapamayacaksa CHP'li belediyeler yılbaşındaki döviz kuru güvencesi verilmek koşuluyla ve ayrıca açacakları yardım kampanyaları engellenmemek kaydıyla tablet ve bilgisayar sorununu çözmeye hazırdır. Milli Eğitim Bakanlığının EBA üzerinden yaptığı uzaktan eğitim sadece TRT ile sınırlı kalmamalıdır. Belli dersler tüm televizyon kanallarında eş zamanlı verilmelidir. Böylece çocuğun uzaktan eğitim almasının önündeki bazı engeller kaldırılmış olacaktır” açıklamalarında bulundu.

DÖNÜŞÜMLÜ EĞİTİM İZNİ HAKKI

Kamu, özel ayrımı yapmaksızın 12 yaşından küçük çocuğu olan ebeveynlere dönüşümlü olarak eğitim izni hakkı tanınması gerektiğini vurgulayan Yücel, ”Pandemi koşulları tüm derslerin okulda verilmesine uygun değilse sadece önemli derslerin Türkçe, Matematik, Fen bilgisi gibi derslerin okullarda verilmesi düşünülmelidir. Pandemi süresince bir sağlık görevlisi ve rehber öğretmenin mutlaka okulda bulunması sağlanmalıdır. Okul servisi yapan esnafın bu süreçte kazanç elde edemeyeceği için vergi ve sigorta primleri ile aldıkları kredilerin faizsiz ertelenmesi sağlanmalıdır. Kamu, özel ayrımı yapmaksızın 12 yaşından küçük çocuğu olan ebeveynlere dönüşümlü olarak eğitim izni hakkı tanınmalıdır” ifadelerini kullandı.

İKTİDAR YAPAMIYORSA CHP YAPAR

Yücel sözlerini şöyle sonlandırdı: İçinden geçtiğimiz pandemi süreci sosyal devletin önemini bir kez daha göstermektedir. İktidar adayı bir parti olarak biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, çocuklarımızın eğitim hakkı ve güvencesi için her şeyi yapmaya hazırız. İktidarın yapması gerekenler bellidir. İktidar yapamıyorsa, Cumhuriyet Halk Partisi sunduğumuz çözüm önerilerini hayata geçirecek iradeye sahiptir. Çocuklarımızın geleceği siyaset malzemesi yapılmayacak kadar değerlidir!”

HÜKÜMETE ‘ACİZLİK’ ÇIKIŞI

Yücel, açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Eğitim-Öğretim yılı başlamadan önce çocuğunu okula gönderecek velilere ‘Çocukları okulda koronavirüs kaparsa okulun ya da bakanlığın herhangi bir sorumluluğu olmadığına’ dair imzalı belge istenmesi iddialarına ilişkin soruya şu yanıtı verdi: “Bu durum iktidarın ne kadar aciz bir durumda olduğunun somut kanıtıdır. Devletin böyle ciddi ve toplum sağlığını tehdit eden bir konuda sorumluluğu bir kağıt imzalatarak velilerin üzerine atma çabası acizlikten başka bir şey değildir. Bir hukuk devletinde ve sosyal bir devlette asla ve asla kabul edilemez. Bu, iktidarın yönetemediğinin kanıtıdır.”

Editör: Haber Merkezi