İZ GAZETE - Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanvekili ve eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın yaptığı Anayasa açıklaması Türkiye gündemini sarstı.

DEĞİŞMEZ MADDELER KONMAMALI!

Kahraman bir konferansta yaptığı konuşmada, ‘’Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır. Milletin isteği halinde değiştirilebilir. Millet kendini idare etmek için bir araya geliyor da bir karar veriyorsa demokrasinin gereğini yerine getirmek lazımdır. Parlamenter sistem demokrasiyle bağdaşmaz. Çünkü demokrasilerde 3 temel kurum birbirinden ayrıdır. Yasama, yürütme, yargı birbirine bağlı değildir. Hepsi ayrı güçlerdir. Parlamenter sistemde yürütme ile yasama bir, Meclis'in içinden bakanlar çıkıyor. Oysa şimdikinde Meclis dışındandır bakanlar. Meclis'in gücünün çok daha arttığını göreceğiz. Milletvekillerinin yetkisinin arttığını göreceğiz zaman içinde. Güzel bir sistem ve bu sistem devam etmelidir. Türkiye hakikaten hukuk devleti normlarına uygun, ufku açık, teferruata girmeyen, kısa, öz bir anayasa yapmalıdır. Ümit ederim ki bu gerçekleşir. Bu temenniyi bütün partiler seçimlerde ifade ediyor. İfade ettikleri bu temenninin yerine gelmesine de ellerinden gelen desteği vereceklerine inanıyorum.”

5 ÜLKEDE LAİKLİK İLKE

Yeni Anayasa'da ‘dinin' olmasını savunan Kahraman, 1924, 1961, 1982 anayasalarının ‘dindar bir Anayasa' olduğunu savundu ve şunları söyledi:

“Bütün bu anayasalarda din vardır, din dersleri vardır, Diyanet İşleri Başkanlığı vardır, din görevlileri maaşını devletten almaktadır. Dini bayramlar, resmi tatil günleridir. Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın üyelerinden birisidir. Hatta İSEDAK'ın başkanı Cumhurbaşkanımızdır. İçinde olduğumuz çevrenin dışındaymış gibi davranmak çok yanlıştır. Laiklik dünya anayasalarında 5 anayasada ilke olarak var. 195 ülkenin 5 tanesinde laiklik ilke olarak geçiyor. Yalnızca Fransa'da ‘din yok' manasında kullanılıyor, diğerlerinde dine karşı oluş yok. Dinle barışık bir anayasa hepsinde var.”

İsmail Kahraman’ın açıklamaları gündeme otururken Cumhuriyet Halk Partisi’nin İzmir İl Başkanı Deniz Yücel konuya dair yaptığı açıklamada, ‘’Bu istek, artık tiksindiğimiz ve karanlık bir zihniyetin zuhur bulmuş halidir. Cumhuriyete ve Anayasaya düşmanlıktır. Bu kafa, Taliban özentisi, şeriat sevicisi, hastalıklı bir kafadır" sözlerini kullandı.

Yücel açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi;

KARANLIK BİR KAFANIN ZUHUR BULMUŞ HALİDİR

‘İsmail Kahraman’ın bu talebi, AKP iktidarları döneminde; karanlık zihniyetlerini gizleyerek, takiye yaparak kimlerin hangi makamlara getirildiğinin açık bir göstergesidir. Liyakatsizlik, adaletsizlik, anayasa tanımazlık ve takiye FETÖ taktikleridir.

Bu istek, artık tiksindiğimiz ve karanlık bir zihniyetin zuhur bulmuş halidir. Cumhuriyete ve Anayasaya düşmanlıktır. Bu kafa, Taliban özentisi, şeriat sevicisi, hastalıklı bir kafadır. Anayasal olarak yasaklanmış olan bu teklif; Anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs etmek, milleti bölmek, ülkeyi cemaatlere teslim etmek, şehitlerin kemiklerini sızlatmaktır.

Hukukun olduğu bir ülkede, Milletin sinir uçlarına basarak, ülkeyi karıştırmak isteyen, anayasaya aykırı çağrılarda bulunan ve hala sarayda görev yapan bu şahsa karşı; savcıların çoktan harekete geçmiş olması gerekirdi.

Dinimizi kullanarak her türlü ahlaksızlığı, yolsuzluğu, vatan hainliğini yapan zihniyete geçit vermeyeceğiz.

Bu ülkeyi size böldürtmeyeceğiz, milleti birbirine düşürmenize, cumhuriyeti değersizleştirmenize izin vermeyeceğiz. Hepsinin hesabını önce sandıkta millete, sonra bağımsız yargıya vereceksiniz.’

Editör: Haber Merkezi