İzmir’deki siyasi partiler içinde tek kadın il başkanı olan Seda Kaya Ösen, kadına karşı ve aile içi şiddeti önlemeye yönelik İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararının yürütülmesinin durdurulması talebinin Danıştay’da reddedilmesine tepki gösterdi.

DEVA Partisi’nin de İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasına karşı dava açanlar arasında yer aldığına dikkat çeken Seda Kaya Ösen, “Türkiye ilk imzayı attığı sözleşmeden ilk çekilen ülke oldu. Toplumumuzun yarısını oluşturan kadınlar siyasete alet edilmeyecek kadar değerlidir. İstanbul Sözleşmesi’nden tamamen hukuksuz ve siyasi olarak alınan kararla çıkılmasıyla, en temel hak olan yaşam hakkı ihlal edilerek kadın hayatı hiçe sayılmıştır. DEVA Partisi olarak bu hukuksuzluk karşısında sessiz kalmamız mümkün değildir. Kadına yönelik ve aile içi şiddetin önlenmesine karşı sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

DEVA Yaşatır

Seda Kaya Ösen, yürütmeyi durdurma kararlarının gecikmesinde sakınca bulunan haller ve telafisi mümkün olmayan zararların önüne geçmek için verilen bir karar olduğunu da vurguladı. Ösen, şu açıklamayı yaptı:

“Hukuksuzca başlayan süreç, hukuksuzca devam ediyor. İktidar bloğunun “Daha iyisini yaparız, adına Ankara Sözleşmesi deriz” söylemlerine rağmen kadın cinayetleri önlenemiyor, kadınların mağduriyeti devam ediyor. Cumhurbaşkanlığı kararının verildiği Mart ayından bu yana Türkiye’de toplam 89 kadın cinayeti ve 65 şüpheli kadın ölümü tespit edilmiştir. Etkin ve yasal düzenlemeler yapılmadığı ve uygulamaya geçirilerek caydırıcılığı sağlanmadığı sürece kadın mağduriyeti ve aile içi şiddet önlenemeyecek. DEVA Partisi olarak aile içi şiddet ve kadınların mağdur edilmesini engellemek için mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.”

Uluslararası ilk sözleşmeydi

Avrupa Konseyinin "Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi" İstanbul'da imzalandığı için uluslararası camiada "İstanbul Sözleşmesi" olarak biliniyor.

Türkiye, 2011 yılında kabul edilen İstanbul Sözleşmesi'ni ilk imzalayan ve onaylayan ülkeydi. Sözleşme, 10 ülkenin onayıyla 2014 yılında yürürlüğe girmiş ve Temmuz 2019 itibariyle 34 devlet ve Avrupa Birliği tarafından da onaylanmıştı.

Sözleşme, uluslararası hukukta kadına karşı şiddetin, kadın erkek eşitsizliğinin ve kadınlara karşı yapılan ayrımcılığın sonuçları olduğuna vurgu yapan ilk sözleşme olma özelliğine sahip.

Editör: Haber Merkezi