Cengiz Aldemir/ANKARA - İktidarın toplumun dikkatinden kaçırmak istediği düzenlemeleri torba yasa adı altında getirmek istediğini söyleyen İYİ Parti Gurup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, mecliste yaptığı konuşmasında iktidarı sert bir dille eleştirerek, “Ne zaman ki menfi bir yasal düzenlemeyi toplumun gözünden kaçırarak kanunlaştırmak istese, birbiriyle hiç ilgisi olmayan birçok konudaki değişikliği âdeta bulamaç hâline getirerek, adına da "torba yasa" diyerek yüce Meclisin gündemine taşıma yolunu tercih ediyor” dedi.

DOĞAYI KATLEDEN ŞİRKETE İZİN

Maden şirketlerinin ruhsatları bitmesine rağmen faaliyetlerine devam etmesini öngören 3. maddeye tepki gösteren Dervişoğlu, madde kanunlaştığında Kaz Dağlarını katletmiş, yüz binlerce ağacı yok etmiş ve ruhsat süresi dolmuş olmasına rağmen faaliyetlerini sürdüren Kanadalı Alamos Gold şirketi ve onun uzantısı TÜPRAG şirketinin ruhsatlarının uzatılmış olacağı uyarısında bulundu.

YAĞMA VE TALANI DURDURUN

Yabancı şirketlerin kanunlara tabi olmadığı bir ülkede, kanunların yabancı şirketlere tabi olacağını vurgulayan Dervişoğlu, iktidara seslenerek,“ Türkiye müstemleke değildir. Böyle bir kanun teklifine destek veren her bir Meclis üyesi, yabancı maden şirketlerinin Türk yurdunda gerçekleştirdiği yağma ve talana ortak olacaktır ve bu vebali bir ömür boyu sırtında taşımak mecburiyetinde kalacaktır. Şimdiden ikaz ediyoruz: Eğer gerçekten yerli ve millîlik iddiasında iseniz yalnızca yabancı şirketlerin yararına, ancak doğamızın, ormanlarımızın hilafına olan böyle bir menfi girişimi derhâl durdurunuz” çağrısında bulundu.

KANADA’NIN BARIŞ PINARI TUTUMU

118 Yabancı firmaya, 593 maden ruhsatı verildiğini, ülkenin tüm stratejik kaynaklarını yabancı şirketlere pay edenlerin yerli ve millî olarak tanımlanamayacağını söyleyen Dervişoğlu, doğayı vahşi kapitalizmin insafına bırakmama konusundaki kararlı olduklarını vurguladı. İktidarın Kanun teklifini Kanadalı firmanın çıkarlarını koruyacak şekilde hazırladığını ifade eden Dervişoğlu, Türkiye’nin Barış Pınarı Harekatında Kanada’nın tutumunu hatırlatarak, “Suriye sınırımızdaki terör koridorunu bertaraf etmek amacıyla Barış Pınarı Harekatını başlattığımızda Türkiye'ye silah ambargosu kararı alan bir ülkenin şirketlerinin bu memleketin doğasını talan etmesine ve imkânlarını, kaynaklarını sömürmesine daha ne kadar seyirci kalacak, ne kadar müsamaha göstereceksiniz?” diye sordu.

KANADA’NIN KARABAĞ TAVRI

İktidara Kanada’nın Dağlık Karabağ'da Türk SİHA ve İHA'larının kullanmasından rahatsız olduğunu belirten Dervişoğlu, Kanada’nın ürettiği kızıl ötesi kamera sistemlerinin Türkiye'ye satışını askıya aldığını hatırlatarak, “Buna karşılık Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı sömürge ülkelerde bile görülmeyecek türden imtiyazları, teşvikleri Kanadalı maden şirketinin hizmetine sunabilmek için Meclis Başkanlığına kanun teklifi sunuyor” sözleriyle tepki gösterdi.

BERBEROĞLU KARARI HUKUK GARABETİ

İktidarın ülkeyi yönetemez bir duruma geldiğini vurgulayan Dervişoğlu, Enis Berberoğlu'nun milletvekilliğinin düşürülmesinin bir hukuk garabeti olduğunu belirterek, “Bir toplumda adalet duygusu zedelenirse zedelenmemiş hiçbir müessese kalmaz. Anayasa Mahkemesinin almış olduğu kararın hilafına yerel mahkemelerde ya da alt mahkemelerde karar alınmaya kalkışılması bile düşünülmemesi icap eden bir şeydir. Bu, hükûmeti ve iktidar grubunu da töhmet altında bırakıyor. Berberoğlu'nun yeniden Meclise dönmesi için yasal düzenleme yapılması gerekiyorsa bu görevi yapmak ve sorumluluğunu yerine getirmek meclisin görevleri arasındadır.”

Editör: Haber Merkezi