CENGİZ ALDEMİR/ ANKARA- Şartların dayatmasıyla yaşam hakkını dikkate alan infaz yasa çalışmasına İYİ Parti olarak olumsuz yaklaşmadıklarını belirten İYİ Parti İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, meclis de yaptığı basın toplantısında, “Daha önce rafa kaldırılan bu taslağın cezaevindeki vatandaşlar ve alileri arasında umut yarattığının farkındayız. Bu umudun siyasi kaygılarla sömürelemeyecek kadar insani bir duygu olduğu kanaatini taşıyoruz. İktidar partisiyle ilk görüşmemizi gerçekleştirdik belgeleri edindik partimizin yetkili organlarında değerlendirip önerilerimizi bir sonraki toplantıda aktaracağız” dedi.
YARGILAMANIN YENİLENMESİ
İlk olarak MHP tarafından gündeme getirilen teklifin FETÖ’cü hakim savcılarca yapılan yargılamaların adaletsizliği gerekçe olarak gösterildiğini belirten Dervişoğlu, daha önce de böyle bir durumda infaz indirimine gitmek yerine, yapılan yargılamaların sonuçlarını ortadan kaldırabilmek ve konunun esastan ele alınmasını sağlamak için yargılamanın yenilenmesi yolunun daha doğru olacağını belirtti. Yeterli hakim savcı bulunmadığından bahisle zafiyetin kötü sonuçlarının vatandaşın sırtına yüklenmesini kabul etmediklerini vurgulayan Dervişoğlu, “Soruşturma yargılamadaki özensizlikler tutuklamanın cezalandırma aracı olarak kullanılması uzun tutukluluk sürelerinin savcıların serbestliği, hakim savcıların kararlarından dolayı sorumsuzluğu gibi bir çok husus sorunun esas temelini teşkil ediyor. Sorunun temeline inerek düzeltmek yerine infaz indirimiyle sonuçları ötelemek bir iktidar pratiğine dönüştü. Şimdilerde saray rejiminin ve arzularına hizmet ettirilmeye çalışılıyor. Meseleye palyatif ve toptancı bakışla yaklaşmamız kalıcı çözümler ortaya koymamız gerek” önerisinde bulundu. Tutuklu ve hükümlü ailelerin iktidarın yanlış uygulamalından dolayı mağduriyetlerini görmemezlekten gelemeyeceklerini ifade eden Dervişoğlu, bu durumun savundukları doğrulardan vazgeçtikleri anlamına da gelmediğini söyledi.
KIRMIZI ÇİZGİLER
İYİ Parti’nin terör, Atatürk’e hakaret, kadına şiddet, kadın ve çocuğa karşı işlenen cinsel suçlar, cinayet, zehir tacirliği, organize suç örgütleri, rüşvet irtikap ve yolsuzluk kişi zümrelere geçmişe, geleceğe yönelik cezai muafiyet oluşturacak düzenlemelere karşı duruşlarının kararlı, net ve kırmızı çizgileri olduğunun altını çizen Dervişoğlu, “iktidar partileriyle karşılıklı müzakere edecek sonuçlarını kamuoyuyla paylaşacağız. Sorumluluğumuzun gereğini yerine getirmeye azami gayret sarf ediyoruz. Teröre bulaşmamız terör örgütüne destek vermemiş, sadece siyasi düşüncelerinden ötürü insanların cezaevlerinde tutulması insan hakları açısından yerinde değil. Bunların hepsinde ince ayrıntılar var ve bunların hepsi konuşulması lazım” dedi.
ADALET ZEDELENİYOR
Cezaevleri kapasitelerinin iki katı tutuklu ve hükümlünün bulunduğunu ifade eden Dervişoğlu, uyuşturucudan 81 bin, hırsızlık 45 bin terör 37 cinayet 32 yaralanma 33 sahtekarlıktan 7 bin, cinsel suçlardan 22 bin, dolandırıcılıktan 3 bin, yağmacılıktan 27 bin tutuklu olduğunu ve radikal çözümler olması gerektiğini söyleyen Dervişoğlu şöyle konuştu: “Türkiye hangi noktaya gelmiştir asıl üzerinde konuşulması, sadece hukuk penceresinden değil meselenin sosyal açıdan da değerlendirilmesi gerekir. Gazetecilerin durumu ne olacak sorusu geliyor.. adalet duygusu zedeleniyor. Teröre bulaşmamış terör örgütlerini övmemiş çalışmalarına destekle ermemiş hedeflerine alt yapı oluşturmamış düşünce özgürlüğü çerçevesinde ifadelerini yazıya döken basın mensuplarını kastediyorum. Kendi içinde önemli satır başlarını barındırıyor” diye konuştu.
