CENGİZ ALDEMİR/ ANKARA- Meclis'te düzenlediği basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulunan İYİ Parti Gurup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, yıllar önce Fethullahçı Terör Örgütü’ne bağlı bir yayınevinin“Selanik’ten Ne Çıkar?” isimli yayınlandığı kitabı anımsattı.

Selanik göçmenleri için "Yüzde 90'ı Sabetayist, Müslüman değil" diyen Düzce Akçakoca Müftüsü Şaban Soytekinoğlu'nu sert bir dille eleştirerek, "Diyanetten maaş alan bir müftü de, bu hain örgütün o gün sorduğu soruları bugün güncelleyerek, ölçüsüz ve ahlaksız açıklamalarda bulundu.

Anlaşılan o dur ki, bu cani örgütle bazı çevrelerin paslaşmaları hala devam etmektedir.

Kendisini şiddetle kınıyor ve bu sözde müftünün açığa alınması ile birlikte hakkında soruşturma başlatılmasını yerinde bulduğumuzu ifade etmek istiyorum" dedi.

SELANİK'TEN MUSTAFA KEMAL ÇIKAR

Selanik’ten ne çıktığını merak edenlere seslenen Dervişoğlu, "Selanik’ten, vatan kurtaranlar çıkar…Selanik’ten, devlet kuranlar çıkar…Selanik’ten milleti yaşatmak için büyük bir irade sergileyenler çıkar…Kısaca Selanik’ten Mustafa Kemal ve onun evlatları çıkar…"ifadelerini kullandı.

HELALLEŞMEK SANDIKTA OLACAK

İYİ Parti'nin bir buçuk yılı aşkın süredir Türkiye’yi dolaşarak, milletin ayağına gittiğini kaydeden Dervişoğlu, sorunları meclis kürsüsünden dile getirerek iktidarı harekete geçmeye zorladıklarını söyledi. Sıkıntı içindeki milletin gözü ve  kulağının devlette olmasına rağmen, devletin aklının, eli milletin cebinden çıkmayan müteahhitlerde olduğunu ifade eden Dervişoğlu, Erdoğan'ın destek paketini eleştirerek, "Sayın Erdoğan, geçtiğimiz hafta esnafa ve çiftçiye sözde müjde paketi açıklamıştır. Sayın Erdoğan’ın müjde diye açıkladığı paketi İYİ Parti olarak inceledik. Bu pakette 1 milyon 384 bin esnafa 4 milyar 622 milyon verilirken, 2021 yılında Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim köprülerinden geçmeyen vasıtalar için müteahhitlere ödenen miktar 14 milyar 588 milyon liradır. 

Yani sadece iki köprü için müteahhitlere ödenen miktar, esnafa müjde diye verilen paranın üç katından fazladır.

Ayrıca yine 2021 yılında 12 Şehir Şehir Hastanesine gelmeyen garanti hasta sayılarını tamamlayabilmek için devletin kasasından müteahhitlere ödenen tutar 16 Milyar 348 Milyon TL iken, 2 milyon yoksul vatandaşımız için ayrılan bütçe 2 Milyar 100 Milyon TL’de kalmıştır. Yani Şehir Hastaneleri için müteahhitlere verilen para da yoksul vatandaşlarımıza müjde diye verilen paranın yaklaşık sekiz katıdır. Açıklanan pakette çiftçilerimizin borçlarının ertelendiğini duyuran Sayın Erdoğan, beş müteahhitten yalnızca birinin pandemi döneminde 9 milyar 200 milyonluk vergi borcunun silindiğini unutmuş gibi davranarak bir de milletten helallik istemektedir.

Bu millet borcunu da alacağını da unutmaz Sayın Erdoğan…

Asıl helalleşme sandıkta olacak ve siz gideceksiniz" sözleriyle tepki gösterdi.

KAVGAMIZ HIRSIZLIKLARDIR

Yapılan anket sonuçlarının iktidar mensuplarını rahatsız ettiği için

Genel Başkanları Meral Akşener’e karşı provokasyonlar düzenlediğini kaydeden Dervişoğlu, "Aslında susturmak istedikleri biz değil milletin ta kendisidir. İYİ Parti’nin milletin sesi olmasından korkuyorlar. Asıl korkması gerekenler bizler değil suçlulardır. Zira herkes bilir ki suçlular her zaman korkak olurlar. Bizden hiç kimse kısır kavgaların tarafı olmamızı beklemesin. Kavga biçimimiz çatışmak değil gerçekleri söylemektir.

Bizim kavgamız yoksullukladır.

Bizim kavgamız, yolsuzlukladır.

Bizim kavgamız hırsızlıkladır.

Bizim kavgamız adaletsizlikledir.

Bizim kavgamız, zulümledir.

Bizim kavgamız kul hakkı yiyenlerledir. Sataşmalara, saldırılara, yol kesmelere, hedef saptırmalara karşı efsunluyuz.

Herkes sussa da Sayın Meral Akşener ve  İYİ Parti asla susmayacak ve milletin tercümanı olmaya devam edecektir" sözleriyle kararlılık mesajı verdi.

TUZ KOKTU

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in yayınladığı videolarla ilgili değerlendirmelerde de bulunan Dervişoğlu, "Konu ile ilgili muhataplar karşılıklı açıklamalar yapıyorlar lakin henüz savcılardan bir ses yoktur. Sanki öküz ölmüş ve ortaklık bozulmuş gibi bir izlenim ediniyoruz. Öncelikle bilinmesini isterim ki, bu konuda TBMM’nin eli kolu neredeyse bağlı durumdadır.

Herkes meclisten bir çare beklemektedir. Cumhurbaşkanlığı  Hükümet sistemine geçişle birlikte meclisin Gensoru yetkisi elinden alınmıştır. Soruşturma önergesi için de salt çoğunluk gerekmektedir.

Araştırma Önergeleri ise iktidar kanadının oyları ile reddedilmektedir. Cumhurbaşkanı vaziyet almadığı müddetçe sığınılacak tek yer yargıdır, onun da bağımsızlığı maalesef tartışmalıdır.

Yani tuz kokmuştur…Doğru lafı yanlış adam söyledi diye doğruyu, yanlış lafı doğru adam söyledi diye adamı eğip bükmemek lazımdır.

Bugün adaletin görevi hakikati aramaktır. Bu iktidarın en büyük yanlışı ise hakikati aramak yerine kendisini hakikatin yerine koymasıdır" değerlendirmesinde bulundu.

İSTİFA EDECEK KADAR JAPON OLUN

Türkiye’de en çok ihtiyaç duyulan şeyin, ahlaklı siyaset olduğunun altını çizen Dervişoğlu eleştirilerini şöyle sürdürdü: "Zihniyeti sakat, geçmişi şaibeli, kadroları sabıkalı olan bu zevatın, siyasete ahlak ve seviye kazandırmasının asla beklenemez. İşte bu sebepten dolayı saray siyaseti değil, halk siyaseti vaat ediyoruz. Artık mızrak çuvala sığmamaktadır. Bitmek bilmeyen ihtirasları yüzünden bütün değerlerimizi çürütmekteler. Bu yaşananlardan daha fazlası Allah korusun devletin çökmesidir. 

Bu çöküşe seyirci kalmayacak, milletimizle birlikte buna engel olacağız. Şimdi soruyorum sizlere;

Bugün Türkiye’de yaşadıklarımız başka bir ülkede yaşanmış olsaydı neler olurdu hiç düşündünüz mü?

Örneğin Japonya’da yaşanmış olsaydı, intiharlar, Harakiriler birbirini kovalardı. Ben bu arkadaşlara intihar edin ya da Harakiri yapsınlar demiyorum.

Ama hiç olmazsa istifa edecek kadar Japon olsunlar diyorum."

Editör: Haber Merkezi