Cengiz Aldemir/İZ GAZETE

Meclisde basın toplantısı düzenleyen İYİ Parti Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, konuşmasının başında covit testi pozitif çıkan ve eşiyle tıbbi kontrol altında olan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in sağlık durumunun iyi olduğu belirterek, geçmiş olsun dileklerini iletti.

ERDOĞAN ETTİĞİ YEMİNİ ÇİĞNEMİŞTİR

Türkiye'nin tarihinde hiç tanık olmadığı krizlerle karşı karşıya bırakıldığını söyleyen Dervişoğlu, Erdoğan'ın söylemlerini anımsatarak, "Mevcut iktidarın, muhtemel krizlerle ilgili herhangi bir öngörüsü olmadığı gibi, kriz anlarında hayata geçirmeyi düşündüğü gerçekçi bir eylem planı da yoktur. Tek dertleri vardır o da, krizlerin oluşturduğu vasattan ve siyaseten nasıl beslenecekleridir. Milletin birlik ve beraberliğinin sembolü olması gereken Cumhurbaşkanı, böyle durumlarda ortaya çıkarak, milleti kutuplaştıracak ve birbirine düşürecek bir siyasi dilin ve üslubun mümessili gibi davranmaktan geri durmamaktadır" eleştirisinde bulundu.

Erdoğan'ın bunları yaparak, hem yeminini çiğnendiğini, hem de toplumsal tansiyonun tehlikeli bir biçimde yükselmesine neden olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, 

milletin gerçeği ve çilesiyle, iktidarın gündeminin birbirinden tamamen farklı olduğunu söyledi.

AR DAMARI ÇATLAMIŞ İKTİDAR

Milletin, ekmek, aş, iş, barınma, ısınma ve

tencere kaynatamamanın endişesi, elektik ve doğal gaz faturalarını nasıl ödeyeceği kaygısı içinde, çiftçinin, esnafın icra ve hacizlerle perişanlık yaşadığını vurgulayan Dervişoğlu, "Gençler geleceklerine dair ümitlerini yitirmiş, işsizlik girdabında savrulmaktadır.

Temel ürünlerde kuyruklar ve enerji alanında kesintiler yeniden hayatımıza girmiştir. Sanayi, şalter indirme ve üretime ara verme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Tüm bu gerçekler ortadayken, hala magazinel konular üzerinden siyasi rant devşirmeye kalkışan, ar damarı çatlamış bu iktidarın yönettiği Türkiye’de, milletin de sabır taşı çatlamak üzeredir" uyarısında bulundu.

ERDOĞAN'IN KİFAYETSİZ DANIŞMANLARI

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'a etrafındaki kifayetsiz danışmanları uzaklaştırarak, milletin sesine kulak vermesi  uyarısında bulunan İYİ Parti Dervişoğlu, "Yalan söyleyip, pespembe tablolar çizerek sizleri yanıltanlara değil, kulağınıza gerçeği fısıldayanlara itibar ediniz…

Büyük sıkıntılar içindeki milletimize, herşeyin yolunda olduğu yalanını söyleyerek, aklımızla alay etmekten vazgeçiniz" sözleriyle tepki gösterdi.

ENEJİ YOLSUZLUKLARINI SAKLI TUTUYORUM

Sanayi alanında yaşanan enerji krizine değinen Dervişoğlu, yüksek elektrik fiyatlarının can yaktığını ve enerji kesilmesi tehlikesi uyarısında bulunarak iktidarı, "Kesilme diyorum çünkü, kısıntıya gidilmiştir gibi yumuşak ifadelerle bu konuyu açıklamaya çalışmak ziyadesiyle yetersiz kalır. Ayrıca bütün bunları söylerken, doğalgaz alım anlaşmalarında yapılan yolsuzluk ve usulsüzlükler hakkındaki eleştirilerimi de şimdilik saklı tutuyorum. Ülkemizin kış aylarında günlük ihtiyaç duyduğu doğalgaz miktarı 260 milyon metreküp ile 300 milyon metreküp arasında değişmektedir.

Bizim bu talebi karşılamak için sahip olduğumuz operasyonel durumda arz miktarımız günlük 300 milyon metreküp olup şu an kullanımda olan miktar 265 milyon metreküptür.

Yani ülkeyi yönetenler enerji arzını garanti altına alacak miktarı sağlayacak önlemleri almamışlardır" sözleriyle eleştirdi.

ENERJİ PLANLAMASI NEDEN YAPILMADI?

Devlet yönetmenin ciddiyet istediğini, böyle bir durumla karşılaşıldığında kısıtlama yapılacak sektörlerden başlanacağını

kaydeden Dervişoğlu, "Topyekûn tüm sektörleri içine alacak bir kesintiye gidilmesi, hükümetin kriz yönetme konusunda da beceriksizliğini ortaya koymaktadır. Bunun adı yönetememektir. 3 günlük kesintinin sanıldığından daha büyük maliyetlere sebep olacağıdır. Sanayicilerin çeşitli sipariş sözleşmelerinden dolayı yükümlülükleri bulunmaktadır. Hem siparişin teslim tarihi hem de planlanan lojistik sürecinin ertelenmesi sebebiyle karşılaşacakları maliyeti ve riskleri kim üstlenecektir? Yeni ekonomik modeliniz ile birlikte devlet, sanayiciye daha çok üret ve ihraç et diye yol göstermedi mi? 

Böylece yatırım, üretim, istihdam ve ihracata dayalı yeni modelimiz işlesin demedi mi? Şimdi üreten sanayiciye, gerekli enerjiyi sağlayamamak büyük çelişki değil midir? Gereken planlama neden yapılmamıştır?

Bu plansızlığın ve öngörüsüzlüğün bedelini sanayici üstlenmek zorunda mıdır?" diye sordu.

Tek sorumlunun, AKP iktidarı olduğunu ifade eden Dervişoğlu, ülkeye verdikleri zararın hesabını sandıkta soracaklarını

söyledi. 

DEVLET YÖNETENLER TERÖRİSTİN POSTA GÜVERCİNİ OLAMAZ

Erdoğan'ın, “Edirne’de kinden hesabı İmralı’daki soracak” sözlerine tepki gösteren Dervişoğlu, "Hükümlü teröriste iş taşere eden Sayın Cumhurbaşkanı, mevzuyu bir adım daha ileriye götürerek “Öcalan’ın, Demirtaş’ın açıklamalarından rahatsız olduğu bir gerçek. Bu bilgiler ve teröristbaşının görüş ve kanaatleri Cumhurbaşkanına nasıl iletilmektedir? Canibaşının şu anki mevcut ziyaretçileri ,görevlendirilmiş kuryeler midir? Yoksa Cumhurbaşkanı ile İmralı arasında bir kırmızı hat mı vardır? Türk Milletine ve onun milli birlik ve beraberliğine savaş açmış, elinde binlerce şehidimizin kanı bulunan bir caninin sözlerinin referans alınması ve siyasete malzeme kılınması, hangi aklın ve vicdanın ürünüdür?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve onu yönetenler, kendisine savaş açmış bir teröristin posta güvercini olamaz."

Editör: Haber Merkezi