Aytun Çıray, “Türkiye’nin ilk özel GSM operatörü olan Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.’nin hisseleri Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yürütülen bir operasyonla en büyük hissedar pozisyonundaki İsveçli Telekom operatörü Telia’dan 530 milyon USD karşılığında satın alınarak el değiştirmiştir. Söz konusu operasyonla birlikte Türkiye Varlık Fonu’nun yüzde 26.2 oranında bir hisseyle Turkcell İletişim Hizmetlerinin en büyük hissedarı olarak şirket yönetiminde kontrolü ele alması mümkün hale gelmiştir” dedi, ve şöyle devam etti:

“Operasyonda aynı zamanda Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.’nin kurucu ortağı Çukurova Holding’in T. C. Ziraat Bankasından Şirketteki payını teminat gösterdiği 1.5 milyar dolarlık borcu ise Türkiye Varlık Fonuna devredilmiş ve bunun sonucunda Çukurova Holding’in Şirketteki varlığı sona ermiştir.

Türkiye’nin iletişim alanındaki en büyük özel şirketi olan Türkcell’in Türkiye Varlık Fonu portföyü içinde yer almasıyla sonuçlanan operasyon içinde acilen karanlıkta kalmaması gereken bir dizi derin soru işareti barındırmaktadır.”

Çıray’ın yönelttiği sorular şöyle:

TURKCELL’İN DEĞERİ HANGİSİ?

Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş’nin en büyük hissedarı pozisyonundaki İsveçli Telekom operatörü Telia’nın kendi hisselerini piyasa değerinin yüzde elli dört daha altında sattığı doğru mudur? İddia edildiği gibi bunu Türkiye’den çıkmak için mi yapmıştır? Eğer böyleyse uluslararası yatırımcılar açısından Türkiye’nin güvenilirliğini nasıl etkileyecektir?

Konunun uzmanları borsada Türkcell’in piyasa değerinin 4.7 milyar dolar olduğunu; buna karşılık Telia hisseleri alınırken şirket değerinin 2 milyar Dolar, Çukurova Holding’in Ziraat Bankasına olan borcuna karşılık hisseleri alınırken ise 16.1 milyar Dolar olarak hesaplandığını belirtmektedirler. Bu hesaplar doğruysa, söz konusu farkın sebepleri nelerdir? Hisse satın alım fiyatları nasıl, hangi kriterlere göre belirlenmiştir? Turkcell’in değeri hangisidir?

Buradaki amaç, konunun uzmanları tarafından iddia edildiği gibi, T.C. Ziraat Bankası’nın Çukurova Holding’ten 1.6 milyar dolarlık alacağının Türkiye Varlık Fonu tarafından ödenmesi midir? Eğer böyleyse amaç nedir? T.C Ziraat Bankası gittikçe bozulan bilançosunun devletin bir cebinden alınıp diğer cebine konulmasından başka bir anlam ifade etmeyen bir operasyonla güya düzeltilip makyajlanması mıdır?

Türkiye Varlık Fonunun amaçlarından birisi, kamu bankalarının iktidarın siyasi kararları sonucunda kullandırmak zorunda kaldıkları ve bu nedenle batık hale gelmeleri mukadder kredilerin bu bankalar üstündeki ağır baskılarını güya etkisizleştirmek midir?

Türkiye Varlık Fonu’nun COVID 19 pandemisiyle birlikte iyiden iyiye ağırlaşan ekonomik buhran sürecinde Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş’ye yatırım yapmış olması doğru mudur? Eğer bu yatırım stratejik bir yatırım olarak niteleniyorsa hangi açık, net ve şeffaf kriterlere göre stratejik olduğuna karar verilmiştir?

TURKCELL STRATEJİK DE, TANK PALET FABRİKASI DEĞİL Mİ?

Türkiye Varlık Fonu, stratejik olmaya çok önem veriyorsa Sakarya’da her açıdan çok net biçimde stratejik bir yatırım olan Tank-Palet Fabrikası sırf 50 milyon dolara Katar’a satılmasına göz yummuş, Türkiye’nin milli savunması açısından paha biçilemez bu tesisi neden kendi varlık portföyüne katmamıştır? Turkcell, Tank- Palet Fabrikamızdan daha stratejik bir kuruluş mudur?

Uzmanlar, Türkiye Varlık Fonunun Turkcell alımını finanse etmek için borçlanmaya gitmek zorunda kalacağını ileri sürmektedirler. Bu iddia doğru mudur? Eğer doğruysa Merkez Bankasının döviz rezervlerinin çok ciddi alarm sinyalleri verdiği bir vasatta bunun Türkiye’nin buhran içindeki ekonomisi üzerindeki sonuçları hesaplanmış mıdır?

Turkcell’in Türkiye Varlık Fonun bünyesine geçmesiyle birlikte Devlet telekomünikasyon alanında iki şirketle, yani Turkcell ve Türk Telekom’la büyük bir tekel haline geldiğine göre, vatandaşlarımızın tüketiciler olarak yararına olan bir rekabet ortamı nasıl tesis edilebilecektir?

Serbest rekabetin ve öngörülebilirliğin bu kadar ortadan kaldırıldığı bir yatırım vasatında uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye gelmesi nasıl sağlanacaktır?

10. Telia ve Çukurova Holding’in Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş’deki hissedarlıklarının ortadan kalkması ve şirketin Türkiye Varlık Fonuna geçmesiyle dört Yönetim Kurulu üyeliği boşalmış olacaktır. Söz konusu dört Yönetim Kurulu üyeliğine şu ana kadar olduğu gibi AKP eski milletvekilleri, bakanları veya bürokratları arasından mı atamalar yapılacaktır?

Editör: Haber Merkezi