TUGAY CAN / İZ GAZETE - 10 Aralık tarihinde greve çıkan Demiryol-İş sendikası üyesi işçilerin grevi bugün Cumhurbaşkanı kararnamesi ile 60 gün ertelendi.

Hafta sonu AKP’nin İzmir’de gerçekleşen aday tanıtım toplantısına AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılmasının hemen ardından grevin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 60 gün ertelenmesi kafalarda soru işaretleri oluşturdu.

AKP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nihat Zeybekci’nin de İZBAN ile ilgili tek açıklamasını dün gece sosyal medya üzerinden gerçekleştirmesinin ardından bu sabah grevin ertelenme kararının alınması akıllara AKP’nin yerel seçim öncesi ‘siyasi bir manevra’ yapması olarak yorumlandı.

İşte o tweetler;

Konuyla ilgili görüşlerini aldığımızı Cumhuriyet Halk Partisi İzmir milletvekilleri AKP’nin İZBAN grevini siyasi bir manevra olarak kullandığı fikrinde birleşirlerken, İZBAN işçisinin de mağdur edilmemesi konusunu dile getirdiler.

‘CUMHURBAŞKANI GREVİ ERTELEYECEĞİNE…’

CHP İzmir milletvekili Kamil Okyay Sındır “Sayın Cumhurbaşkanı grevi erteleyeceğine Devlet Demiryollarına talimat verip toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde grevi bitirmek için harekete geçsin. Bu sorun ertelemek ile çözülmez. Ortada bir hak talebi var. Hele hele seçime iki hafta kalaya bu hak talebi ertelenemez.” dedi.

Sındır, yerel seçim öncesi buradan siyasi çıkar sağlamanın doğru olmayacağını belirterek, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı elinde her türlü yetki varken, ödeneğe sahipken İZBAN işçisinin bu makul talebini çözmeyi yeğleseydi keşke. Ama bunu tercih etmek yerine buradan siyasi bir çıkar sağlamaya çabalamak doğru değil.” şeklinde konuştu.

Sındır sözlerini şöyle sürdürdü;

“Sonuç itibariyle sorun, işçilerimizin de memnun kalacağı, vatandaşın da sorunun ortadan kalkacağı bir biçimde çözülmeli, TCDD ile sendika masadan doğru bir karar ile kalkmalı. Bir kararname ile grevi çözmek yerine ötelemek evrensel işçi haklarına karşı devlet eliyle gerçekleşen bir uygulama haline dönüşmüştür.”

‘HÜKUMET GREVİ SİYASİ MANEVRA OLARAK KULLANMAK İSTİYOR’

İZBAN’da İzmir Büyükşehir Belediyesi ve TCDD’nin ortak olduğunu hatırlatan İzmir milletvekili Murat Bakan ise geçen dönem toplu iş sözleşmesini İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğünü belirterek bu dönemde de TCDD’nin toplu iş sözleşmesini yürütmesi gerektiğini ancak TCDD’nin toplu iş sözleşmesinde başarısız olduğunu söyledi. Bakan, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz bey bu konuda ciddi bir çalışma gerçekleştirdi. Biz işçiler mağdur olmadan, işçilerin grev hakkı engellenmeden bir çözüm bulunmasını isterdik. Böylesi hem işçiler için hem de İzmirliler için daha iyi olurdu.” dedi.

Hükumetin siyasal manevra olarak İZBAN grevini kullandığını belirten Bakan, “Hükumet kamu gücünü kendisine siyaseten fayda sağlamak için kullanıyor. İZBAN konusunda İzmir Büyükşehir Belediyesi sorunu çözemiyormuş da hükumet çözüyormuş gibi bir algı yaratılmak isteniyor. Sorunun çözümü işçilerledir. İzmir halkı bunun farkında. İktidarın, yani Ulaştırma Bakanlığı üzerine düşen görevi yapmıyor. Sorun da buradan çıkıyor. Hükumet bu durumu siyasi bir manevra olarak kullanmak istiyor.” şeklinde konuştu.

‘BU KARAR TÜRKİYE’NİN ANTİ-DEMOKRATİK OLDUĞU ANLAMINA GELİR’

CHP İzmir milletvekili Mahir Polat, emek mücadelesinin yasaklarla kesintiye uğramasını doğru bulmadığını ifade ederek “Bu karar Türkiye’nin anti-demokratik bir ülke olduğu anlamına gelir.” dedi. AKP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nihat Zeybekci’nin sosyal medyadan yaptığı açıklamaları da değerlendiren Polat, “AKP’nin yerel seçim sürecinde demokratik bir yarış gerçekleştirmediği Zeybekci’nin tweetlerinden belli oluyor.” diye konuştu.

‘BU KARAR SENDİKACILIĞIN BİTTİĞİNİ GÖSTERİYOR’

Tacettin Bayır ise, 60 günlük ertelemenin geçici bir çözüm olduğunu ve grevin seçim sonrasına değil, seçimden iki hafta öncesine kadar ertelendiğini hatırlatarak, “Cumhurbaşkanı tarafından bu tarz bir kararın alınması sendikacılığın bittiğini gösteriyor. İşçi hakkını arayamıyorsa bu sendikacılığın bittiği anlamına gelir. İşin acı yanı bu.” ifadelerini kullandı.

‘KARARI ZEYBEKCİ İÇİN ALDILAR’

Bedri Serter ise grev konusunda AKP’ye yüklendi ve İzmirlilerin AKP’yi korkuttuğunu savundu. Serter, “AKP baktı ki pabuç bağlı, fatura onlara döndü, 60 gün hak yiyerek grevi erteledi. Grev herkesin hakkı. Engellenmesi doğru değil. Ancak geçtiğimiz hafta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı da işçilere iyi bir teklif götürdü. Baktılar işler kötü gidiyor, Zeybekci için bir gecede bu kararı aldılar.” dedi.

Sendikanın taraflı davrandığının söyleyen Serter, “Bu işin sonunun olumlu bitmesini ve hem İZBAN’ın hem işçilerin hem de İzmirlilerin mutlu olmasını isterdik. Ancak AKP bir gecede böyle bir karar aldı.” diye konuştu.

‘İZMİRLİLER GEREKİRSE İŞE YÜRÜYEREK GİDER…’

Ednan Arslan İZBAN ile ilgili olarak İzmir Büyükşehir Belediyesinin bugüne kadar elinden geleni yaptığını belirterek sendikanın teklifi kabul etmediğini aktardı. AKP’nin İZBAN grevini yerel seçim öncesi bir koz olarak kullandığını öne süren Arslan, “İzmirliler gerekirse işe yürüyerek gider ancak AKP’ye teslim olmaz. İktidar da bunu gördü ve geri adım attı. Tabi ki de bu süreçte işçilerin hakkının korunması lazım. Ancak bu süreçte art niyetli insanlar da vardı. Umarım işçilerin de hakları korunur ve hak ettikleri ücretleri alırlar. 60 günlük aradan sonra grevin tekrar gerçekleşeceğini düşünmüyorum.” ifadelerini kullandı.

‘SİYASİ MESELE YAPILMASI DOĞRU DEĞİL’

Özcan Purçu ise grev meselesinin siyasileştirilmesine karşı çıktı. Purçu, “Cumhuriyet Halk Partili İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin karalamaya yönelik işler yapılıyor. Bu grevlerle ilgili sorumluk Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nda. Bu işlerin Cumhurbaşkanlığı’nca tek elden yönetilmesi doğru değil.”şeklinde konuştu.

‘İZMİR’DEN ELİNİZİ ÇEKİN’

Toplu iş sözleşmesinin bir an önce gerçekleşmesi için çağrı yapan Cumhuriyet Halk Partisi İzmir milletvekili Atila Sertel, Demiryol-İş Sendikasının 70 yılda sadece iki kez grev yaptığını be bu grevlerin sosyal demokrat belediyelere karşı olduğunu hatırlattı. Sertel, “ İzmir üzerinde kimsenin oyun oynamaya hakkı yok. Ancak kimsenin de mağdur edilmemesi lazım. Erdoğan elinde bütün yetkiler olmasına rağmen grevi seçimden iki hafta öncesine erteledi. Bu AKP’nin bir oyunu. Grevle İzmirlilere had bildirmeye çalışanlara ‘İzmir’den elinizi çekin’ diyorum. Sosyal demokrat belediyeler çalışanlarının haklarını zaten korur. Ancak burada TCDD ve Erdoğan art niyetli davranıyor.” dedi.

Çalışanların ekonomik açıdan zor durumda olduklarını, teknik elemanların az ücret aldıklarının doğru olduğunu söyleyen Sertel, “Bunun çözümü derhal yapılacak bir toplu sözleşmedir.” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi