Tarım Bakanlığı ödeneğinin Merkezi Yönetim bütçesi içerisindeki payının geçmiş yıla göre 1 puan azaldığının altını çizen İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, “Hedefi olmayan bir performans programıyla karşı karşıyayız. Tarım ve Orman Bakanlığı planlı büyümede maalesef sınıfta kalmıştır" dedi.

“TARIM VE ORMAN BAKANLIĞININ BÜTÇESİ AZALIYOR”

Tarım Bakanlığının bütçedeki ödeneğinin Merkezi Yönetim nütçesine göre oransal olarak azaldığını rakamlarla ifade ederek sözlerine başlayan Sındır, “Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesi başlangıç ödeneğinin 2021 yılı merkezi yönetim bütçesi içerisindeki payı yüzde 3,83, 2022'de ise yüzde 3,69. 2023'te getirilen bütçede 133 milyar 682 milyon 205 bin liralık Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesinin, 4 trilyon 469 milyar 570 milyon 19 bin liralık merkezi yönetim bütçesi içerisindeki payı ise yüzde 2,99. Diğer bir ifadeyle Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bütçesinin Merkezi Yönetim bütçesindeki payında 1 puana yakın oransal bir azalma var. Tarım Bakanlığının bütçesi 133 milyar lira ama cari transferlere baktığımızda bunun içerisinde hane halkına transferler yani tarımsal destekleme programı için ayrılan bütçenin 54 milyar 40 milyon 543 bin lira olduğunu görüyoruz. Oysa ki bizim Tarım Kanunu'muzun 21'inci maddesi açık ve net diyor ki: ‘Tarımsal destekleme programlarının finansmanı bütçe kaynaklarından ve dış kaynaklardan sağlanır. Bütçeden ayrılacak kaynak gayrisafi millî hasılanın yüzde birinden az olamaz.’ Bu orana asla yaklaşmıyorsunuz. Tarımsal destekleme programları için ayrılan 54 milyar lira gayrisafi milli hasılanın yüzde 1'ine denk gelmiyor. Ne kadarını karşılıyor? Eğer 2023 yılı gayrisafi yurt içi hasılasını esas alırsak yüzde 0,29'unu. 2023 yılı bütçesinde çiftçinin hakkı gasp ediliyor” dedi.

“HEDEFİ OLMAYAN PERFORMANS PROGRAMI”

Tarım Bakanlığının bütçe teklifindeki 2023 yılı stratejik hedeflerini ve performans programını eleştirerek sözlerine devam eden Sındır, “toprağın ve arazinin korunması, geliştirilmesiyle ilgili arazi kullanım planlaması hedefi 2022'de 1 milyon hektarmış, 2022'de gerçekleşme tahmini sıfır. 2023'te hedef yine bir milyon fakat bizi yine aynı akıbet bekliyor olacak gibi. Hayvansal ürünlerde arz güvenliği, yine performans programında buzağı sayısındaki hedef artış oranı yüzde 0,1. Büyükbaş hayvan sayısındaki artış hedefi yüzde 0,1 değil. Kırmızı et üretim miktarında yüzde 4'lük bir artış hedeflemişiz, herhalde üretim fazlamız var ki bunu çok kısıtlıyoruz, bu anlaşılıyor. Küçükbaş hayvan sayısındaki artış oranı yüzde 2, yumurta üretiminde yüzde 0,5'lik bir artış hedeflenmiş. Bitkisel üretimde de durum aynı destek sağlanan bitkisel ürünlerde üretim artış oranı hedefimiz yüzde 1,2. Bu mudur bizim desteklemeyle hedeflediğimiz üretimde verim, üretimde kalite artışı? İthal edilen bitkisel ürün miktarı 21 milyon, 2022 hedefi 21 milyon tonmuş, 2023'te de 21 milyon ton, yani ithalatta bir azalmayı falan hedeflemiyoruz. Tahıl ürünlerinde kendine yeterlilik oranı yüzde 90 gerçekleşmiş; hedef yüzde 90,2. 0,2'lik bir artış öngörülüyor. Maalesef hedefi olmayan bir performans programıyla karşı karşıyayız” dedi.

"PLANLAMADA SINIFTA KALDINIZ!"

Tarım Bakanlığının planlamadan yoksun olduğunu ifade eden Sındır, “Bir planlama yapılacaksa ve bu tarımsal planlamaysa, üretim planlamasıysa, üretim deseni planlamasıysa, tarımsal desteklerin uygulanabilmesi için kaynak dağılımına yönelik bir planlama olacaksa sağlıklı bir veriye ihtiyacımız var. Doğru bir veri setine ihtiyacımız var, güvenilir veriye ihtiyacımız var; zamanında ve yerinde veriye ihtiyacımız var. En son genel tarım sayımı 2001 yılında yapılmış. 2001 yılından bugüne kadar bir genel tarım sayımı yapılmış değil ve şu anda Türkiye İstatistik Kurumunun yayınladığı tarımsal veriler tamamen il ilçe müdürlüklerinden yazıyla istenen, yazışmayla toparlanan, derlenen veriler. Hiçbir veriye bu anlamda güvenemiyorum. Bu veriler manipülasyon olabilir, sağlıklı bir veri akışı olduğunu düşünmüyorum. Tarım ve Orman Bakanlığı ne yazık ki planlamada sınıfta kalmıştır” dedi.

"DESTEKLEMEYİ NEDEN VERİYORUZ!"

Sındır, tarımsal desteklemelerin öneminin altını çizerek sözlerini şöyle sonlandırdı: “Üreticiye desteklemeyi ne için veriyoruz? Tarıma bir destek veriyorsak başta üretimi planlamak, ürün desenini planlamak, üretimde verimi arttırabilmek, üretimde kaliteyi artırabilmek, üretimde piyasaları regüle edebilmek ve tüketicinin daha ucuz, daha kaliteli, zamanında ve yerinde tüketim maddeleriyle, gıdayla buluşabilmesini sağlamak. Maalesef Tarım ve Orman Bakanlığımız bu durumun çok uzağında. Hem üreticiye hem de tüketiciye yazık ediyorsunuz.”

Editör: Haber Merkezi