İZ TV’de yayınlanan Gizem Taban ile Z Raporu’nun canlı yayın konuğu CHP Parti Meclis (PM) Üyesi Rıfat Nalbantoğlu oldu. Nalbantoğlu, salgın ve aşılama sürecinde iktidarın izlediği politikadan, Torbalı’da gerçekleşecek olan seçimlere ve kentteki yerel yönetimlerin gündemine dair önemli konulara ilişkin açıklamalarda bulundu. Nalbantoğlu, pandemi sürecinin kendi oluruna bırakılmış durumda olduğunun altını çizerek,“Pandemiyle mücadele edildiğini düşünmüyorum. Kendi oluruna bırakılmış bir durumdayız. Alınan kısıtlamalar önlemdir ancak karşılaştığımız soruna katkısı nedir? Hepsi muğlaktır. Bilimsel olarak bu sürecin yolu bellidir. Sonuçlar ortada ve üzerine tartışılacak bir şey değildir. Ülkemiz bu bilimsel gerçeklerin fersah fersah uzağındadır. En ufak bir yavaşlama yok ve aksine kontrol edilemez şekilde büyüyen bir sorun var. Verilen vaka sayılarının doğru olduğuna da inan var mı? Kişisel olarak inanmıyorum” dedi.
AŞI VURGUSU
İnsanların aşı olmama fikrini anlayamadığını dile getiren Nalbantoğlu, “İnsanlar aşı olmaya gitmiyor ya da randevu almadıklarını söylüyorlar. Buna da inanmıyorum. Bu konuda da Türkiye’nin ifade ettiği kadar aşı sayısının olduğunu düşünmüyorum. Bir işin çözülmesi için alınması gereken asgari tedbirler vardır. Buna yönelikte önlemler alınır. Periyotlarda Mart ayının sonuna kadar sorunu çözeceklerini söylediler. Ancak hala ortada bir şey yok. Ayrıca aşı anlaşmalarının yapıldığına inanmıyorum” açıklamasında bulundu. Pandemi sürecinde ekonomide doğru önlemler alınmadığını söyleyen Nalbantoğlu, esnafın yok olma noktasına geldiğinin de altını çizdi. “
‘AĞIZ BİRLİĞİ YAPSINLAR’
Nalbantoğlu, ülke gündeminde yer alan Merkez Bankası rezervlerinden 128 milyar doların eritildiği iddiasına yönelik, “Hiç kimse böyle bir paranın olmadığını ve sorunun yanlış olduğunu söylemedi. Herkes başka gerekçe üretti. Cumhurbaşkanı geçtiğimiz gün grup toplantısında yaptığı açıklamada ‘O para 128 milyar dolar değil, 164 milyar dolar’ dedi. Ama yok demiyor. CHP’nin ısrarla sorduğu soru parayı kime verdiği yönündedir. Ekonomi de şeffaflık olmazsa bir şeyi yönetmiş olmazsın. Ayrıca en azından ağız birliği etsinler. Aşılama sürecinde nasıl gizli kapaklı bir iş varsa, 128 dolarda da aynı bakış açısı var. Aynı yöntem ve iş çözme biçimi var” diye konuştu.
‘SORU SORULSUN İSTEMİYORLAR’
CHP’nin il ve ilçe binalarına ‘128 Milyar Dolar Nerede?’ afişlerini astıktan sonra Valilik kararıyla indirilmesi hakkında ‘Soru sorulsun istemiyorlar’ değerlendirmesini yapan Nalbantoğlu, “Bu konunun ülkede yaşayan insanlara yansımasını istemiyor. Soru sorulmasından çok rahatsız oluyor ve kendilerini ülkenin sahibi zannediyorlar. 128 milyar dolarında sahibi olduklarını düşünüyorlar. Bu para ülkenin, 85 milyon insanın parasıdır” ifadelerini kullandı.
‘KAYGI DUYMUYORUM’
Torbalı’da 27 Nisan’da meclis içinde yapılacak belediye başkanı seçiminde, Menemen’deki başkanvekilliği seçiminde yaşanan sıkıntılı tablonun bir benzerinin yaşanmayacağının altını çizen Nalbantoğlu, “İl Başkanımız Deniz Yücel ve Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer başta olmak üzere, CHP’li tüm siyasi aktörler, partinin İzmir’deki gücünü ve geleceğini daha da arttırmak ödeviyle yükümlüler. Zaman zaman bu sorumlulukların unutulduğu ve o sorumluluğun gerektirdiği önlemlerin alınmadığı durumlar yaşanabilir. Ama ne sorun yaşanırsa yaşansın gerekli dersi çıkartamıyorsan o zaman o durumun adı başka bir şeydir. O ödevini doğru yapmama hali değildir. Onun adı başka bir şeydir. Başta İl Başkanımız ve Büyükşehir Belediye Başkanımız olmak üzere tüm siyasi aktörlerin bu görevin artık bilincinde ve sorumluluğunda olduğuna inanıyorum. Asla ve asla Torbalı seçiminde herhangi bir sorun yaşamayacağımızı düşünüyorum. 27 Nisan’daki seçimin ilk turunda Torbalı Belediye Başkanının seçileceğine yürekten inanıyorum. İzmir’deki ve Torbalı’daki CHP’li tüm siyasi aktörler bir araya gelerek, grup kararı alacaklardır ve bu karar eksiksiz uygulanacaktır. CHP’nin, İsmail Uygur’dan sonraki Torbalı Belediye Başkanı ilk turdan sonra yapılacak seçimde belli olacaktır. En ufak bir kaygı dahi duymuyorum. Partimize, ilçe örgütümüze ve Torbalı’daki meclis üyelerimize yakışan bir seçimin gerçekleşeceğinden en ufak bir şüphe duymuyorum” açıklamasında bulundu.
‘SOYER SÖZÜNÜ YERİNE GETİRİYOR’
AKP İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’nin hükümetin pandemi döneminde Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında İzmir’e 3 milyarın üzerinde yatırım yaptığına yönelik açıklaması ile Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 3.9 milyarlık yatırım bütçesine ulaştığına ilişkin açıklamasını değerlendiren Nalbantoğlu,“ İzmir Büyükşehir Başkanımız Tunç Soyer’in İzmir’e yapılan büyükşehir belediyesi yardımları konusunda hükümetin yayınladığı belgelere dayalı yaptığı açıklamalar yüzde yüz doğrudur. 2020 yılında İzmir 95,5 milyar TL vergi ödedi. Türkiye’deki vergi gelirlerinin yüzde 11’ine denk gelir. İstanbul’dan sonra Türkiye ikincisidir. AKP’nin İzmir’deki değerli yöneticileri bu gerçeği unutmamalıdır. İzmirli üretiyor, çalışıyor. Dolayısıyla kentin bu geri dönüşü beklemesi hakkıdır. Büyükşehrin yatırımları 4 milyar TL’ye ulaştı. Dolayısıyla merkezi hükümetin kente yaptığı yatırımlar Büyükşehir’in yatırıma ayırdığı bütçenin yarısı bile değildir” dedi.
SORUNLARA NEŞTER VURULDU
Tunç Soyer’in görevdeki 2 yılını değerlendiren Nalbantoğlu, ‘İzmir’in birçok sorununa neşter vuruldu’ diyerek, “İzmir’deki sorunların seçim öncesi çalışmalarda ilk sıralamaya konularak, sonrasında da başarıyla ve şeffaflıkla uygulanıyor. Gerek partimiz, gerekse sorumlulukları üstlenmiş Büyükşehir Belediye Başkanımız ve tüm belediye bürokratlarımız tarafından başarıyla yürütülüyor. Ayrıca yürütüleceği konusunda da hiçbir problem hissetmiyorum” ifadelerini kullandı. Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in oldukça planlı ve düzenli çalıştığını da sözlerine ekleyen Nalbantoğlu, “Narlıdere Metrosu planlanan tarihte yapılacak. Aynı zamanda Çiğli- Karşıyaka tramvayının temeli atıldı. Tunç Soyer bu tür yatırımları yapabilme ve tamamlayabilme konusunda İzmirliye verdiği söz var. Bu sözü yerine getiriyor” dedi.
