Tarım ve Hayvancılık potansiyeli ile dünyanın sayılı ülkelerinden biri olan Türkiye’nin yanlış tarım ve hayvancılık politikaları nedeni ile her geçen yıl dışa bağımlı bir hale geldiğini belirten Arslan, “Kurtuluş Savaşı’nın hemen ertesinde yapılan tarımsal yatırımlar sayesinde kendi kendisine yetebilen az sayıda ülkeden biri haline gelmiş olan ülkemiz ne yazık ki şimdi ithalata bağımlı bir ülke konumundadır. Güçlü ve bağımsız ülke olmak özellikle tarım alanında güçlü olmaktan geçer. Gelişen tarım teknolojisi ile Hollanda gibi küçük bir ülke bile tarım alanında Avrupa’nın en önemli ihracatçısı haline gelmişken Türkiye’nin bu verimli topraklarına rağmen ithal tarım ülkesi haline gelmesi acı bir tablodur” ifadelerini kullandı. “Artan yem fiyatları ve yetersiz destek politikaları iç piyasada hayvancılık sektörünü daraltırken artan ithalat, ekonomiye getirdiği yükün yanı sıra hayvan hastalıklarını artırması nedeniyle bir başka sorunla daha gündeme gelmektedir” diye vurgulayan Arslan, özellikle 2010 yılından bu yana yapılan canlı hayvan ve et ithalatı, denetimsizlik ve yoğun hayvan hareketleri sonucunda mavi dil, koyun vebası, Afrika hastalığı, kuş gribi, deli dana gibi birçok hastalıkla ilgili risklerin arttığına değindi.

"HAYVAN HASTALIKLARI İTHAL EDİLİYOR"

Uzmanların hayvan hastalıklarında 3 faktörün ön plana çıktığını söylediğini ifade eden Arslan,  “Birincisi, yapılan canlı hayvan, karkas et, ot ve saman ithalatı ile ülkeye hayvan hastalıkları da ithal ediliyor. Yapılan ithalatlardaki denetimsizlik, yasa ve kuralların titizlikle uygulanmaması nedeniyle hastalık riski artıyor. Tarım Bakanlığı kararı ile çok pahalı diye son 6 aydan bu yana besilik ve kasaplık hayvan ithalatında veteriner hekim görevlendirilmiyor. Hayvanları ithalatçı firma veya kişiler seçiyor. Laboratuvar sonuçları alınmadan hayvanlar ithal ediliyor. İthalatta uygulanan 21 günlük karantina ithalat yapılan ülke yerine Türkiye'de yapılıyor. Hayvanlarda hastalık varsa zaten ülkeye girmiş oluyor” dedi.

Arslan, ikinci faktörün ülke içinde hayvan hareketlerinin çok yoğun olması olduğunu belirtti. “Türkiye'de hayvanlar sürekli hareket halinde. Özellikle Kurban Bayramı döneminde yoğun bir hareketlilik yaşanıyor. Bu konuda çıkarılan birçok yasal düzenleme ne yazık ki uygulanmıyor. Hayvan hareketlerinin kontrol altına alınması ve bir yerden başka bir yere taşınırken çok sıkı denetlenmesi gerekiyor.”

"KAMU DÜZENİ YAPBOZ TAHTASI DEĞİLDİR"

Üçüncü önemli faktörün ise denetim yetersizliği olduğuna değinen Arslan, “ Gerekli yasal düzenlemeler uygulanmıyor. İçerde ve ithalatta kamu denetiminin yapılmaması, koruyucu önlemlerin zamanında alınmaması hayvan hastalıklarını artırıyor. Elbette bunun sonucu insanlarımızın sağlığı büyük tehlikeye atılıyor. Devletin asli görevi ve anayasal yükümlülüğü vatandaşlarının sağlığını güvence altına almaktır ve bu yasal düzenlemelerde bu nedenle yapılmış ve yürürlüğe girmiştir. Kamu düzeni bir yapboz tahtası değildir ve uzun yıllar süren bir deneyim sonucunda gerekli durumlara uygun yasal düzenlemeler gelişir. Hali hazırda ülkenin sağlığını tehdit eder bu gelişmeler kamu düzeninin ve yasal düzenlemelerin akıl dışı bir şekilde kenara itilerek yapılan işlemlerden kaynaklanmaktadır” diye ifade etti.

"PİYASAYA SAĞLIKSIZ ET SÜRÜLMESİNİN ÖNLENMESİ İÇİN HANGİ TEDBİRLER ALINMIŞTIR?"

CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle meclis gündemine sunduğu soru önergesinde “Tarım ve Orman Bakanlığı kararı ile maliyet gerekçe gösterilerek 6 aydan bu yana besilik ve kasaplık hayvan ithalatında veteriner hekim görevlendirilmediği iddiası doğru mudur? Son olarak görülen şarbon hastalığı vakalarının bu denetimsizlikle ilgisi var mıdır? Son yaşanan şarbon salgını dikkate alınarak veteriner hekim denetimi yeniden başlatılacak mıdır? Şarbon vakası kaç hayvan ile tespit edilmiş ve kaç hayvan karantinaya alınmıştır? Piyasaya sağlıksız et sürülmesinin önlenmesi için hangi tedbirler alınmıştır? 2002-2017 yılları ve Ağustos 2018 itibariyle ithal edilen büyükbaş ve küçükbaş canlı hayvan sayısı nedir? İthalat hangi ülkelerden yapılmıştır? Ödenen döviz miktarı nedir? 2002-2017 yılları ve Ağustos 2018 itibariyle ihraç edilen büyükbaş ve küçükbaş canlı hayvan sayısı nedir? İhracat hangi ülkelerden yapılmıştır? Elde edilen döviz miktarı nedir? Aynı yıllar ve dönem için kırmızı et ithalat ve ihracat rakamları nedir? Bu ithalat ve ihracat hangi ülkelerden ile yapılmıştır? Ödenen ve elde edilen döviz miktarı nedir? Dövizde yaşanan aşırı yükselmenin üretici için yem, tüketiciler için et fiyatlarını etkilememesi için hangi önlemler alınacaktır? Vatandaşlarımız hiçbir kaygıya kapılmadan kırmızı et tüketebilirler mi? Şarbon hastalığı konusunda son açıklamaları ile tüketiciyi bilinçsizlikle suçlayan İstanbul valisinin açıklamaları göz önüne alındığında tüketiciyi bu hastalık konusunda uyaran ve bilgilendiren bir kamuoyu çalışması yapılması düşünülmekte midir? Kamu spotu hazırlığı var mıdır?” sorularına cevap istedi.

Editör: Haber Merkezi