DERLEYEN FATMAGÜL ÖNER / CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, ekonomik krizin sandığa yansıyacağına değindi, kadınların ‘tenceremizdeki aşımızı çalanlara oy vermeyeceğiz’ diye belirterek “İnsanlar çocuklarını sıkıntılar çekerek okutuyor ve sonunda işsiz kalıyor, bize vekilim çocuğumuzu işe yerleştir diye talepler geliyor, bu taleplere bakıldığında aslında 17 yıllık AKP iktidarının ekonomik yönetimde de başarısız olduğunu görüyoruz. Türkiye’nin bir türlü ekonomide iki yakası bir araya gelmiyor. Bunun nedeninin bu iktidarın inanılmaz savurgan olması olduğunu, tutumlu davranmadığını düşünüyorum. Bunu nasıl anlıyorsunuz, yurt dışında başkanların bisikletle makama gittiğini biliyoruz ama bizim cumhurbaşkanımızın 13 tane uçağı var. Toplum bu kadar yoksulluk çekerken bir kişinin sarayda böyle padişah edasıyla yaşaması, diğer illerde saraylar yapması doğru davranış biçimleri değil. Bu anlamda bütçe tartışmalarında ben metal bir kumbarayı sallayarak cumhurbaşkanımızı tutuma davet ediyorum ben diyerek danışmanına teslim ettim. Lütfen bunu Erdoğan’a verin davranışlarıyla örnek olsun dedim. Sonuçta bu para yetimlerimizin, gazilerimizin, şehitlerimizin vergilerinden toplanarak biriken bir para, böyle bir şatafat, saadet zinciri olmamalı. Siyasiler özellikle sorun yaratan değil, çözüm üreten kişiler olmalılar” şeklinde konuştu.

‘SARAYLARI YAPAN BİZ DEĞİLİZ’

İzmir Milletvekili Bayır, Erdoğan’ın ‘muhalefet adayları seçilirse parayı çarçur eder’ söylemine yönelik ifadelerde bulundu; “Çarçur edenin kim olduğuna bakmak lazım. Aziz Kocaoğlu İzmir’i 15 yıl yönetti. Hiç çarçur da etmedi, tam tersine bugün Türkiye Avrupa’dan iktidar olarak kredi almaya kalksa alamayabilir ama İzmir Büyükşehir Belediyesi tutumluluğuyla 15 kat daha fazla kredi alma hakkına sahip. Bu anlamda Cumhuriyet Halk Partili Belediyelerin çarçur eder sözü havada kalıyor, tam tersine bizler tutumlu olarak, ayağımızı yorganımıza göre uzatırız anlayışına hakim bir belediyeciliğe sahibiz. Herhangi bir ilden herhangi bir ile giderken bir cumhurbaşkanı gibi değil, bir siyasi parti lideri gibi de değil, bütün devletin gücüyle korumalarıyla, arkasında 500 polis, 200 tane araç, bu savurganlığı yapan biz değiliz, kendisi. Biz gittiğimiz zaman tek başına hiç korkumuz olmadan gidiyoruz çünkü biz bir kötülük yapmadık, problemimiz yok, başımız dik yürüyebiliyoruz sokaklarda. Bu anlamda bu savurganlığı yapanların bunu söylemeye hakkı yok.”

‘CAMİYE GİRERKEN KİMLİK Mİ SORUYORSUNUZ’

3 dönemdir milletvekilliği yapan Tacettin Bayır siyasi üslubun utanç vericiliğiyle ilgili çarpıcı ifadelerde bulundu; “Bu dönemde çamur at izi kalsın şeklinde, bu ülkeyi yönetenlerin üslubuna bakıldığı zaman başımız öne düşecek diye düşünüyorum. Çünkü bu ülkede  Özalları da gördük, Ecevitleri gördük, Demirelleri, Erbakanları, Türkeşleri gördük, onların 40 yıllık siyasi biçiminde seçim arifesinde  böylesine ağıza alınmayacak hakaretler yaptığına hiç şahit olmadım. Pakdemir’in biz size sandıkta göstereceğiz adiler demesi, siyasetin tozunu yutmadığının göstergesi. Siyasetçi ağzından çıkana dikkat etmek zorunda, yani size oy veren insanlar namuslu dürüst düzgün, size oy veremeyen insanların hepsi adi şerefsiz düşman. Manisa’da başka bir AKP İlçe Başkanı çıkıp diyor ki biz yüzde 99’u Müslüman olan bir ilçeyiz, Müslümanlar CHP’ye oy vermez . Siyasete din alet edilir mi? CHPliler müslüman değil mi? Camiye girerken kimlik mi soruyorsunuz insanlara namaz kılarken, böyle saçmalık olabilir mi? Siyasetteki bu kirli dilin kesinlikle bırakılması tarafındayız, onlar söyledikçe batıyorlar. Proje anlatmak yerine, rakiplerine çamur at izi kalsın mantığıyla insanları etkilemeye çalışıyorlar.”

‘AMAN BİZİM KÖYÜMÜZÜ ELLEMESİNLER’

İzmir’in İstanbul ile kıyaslanmasına yönelik açıklamalarda bulunan CHP İzmir milletvekili Tacettin Bayır; “Yandaş basında sürekli İzmir’i köy olmaktan kurtaracağız, İzmir köy kaldı söylemine valla İzmir köy kaldıysa, neden İzmir Ankara’dan, İstanbul’dan göç alıyor? İnsanlar o betonlaşmayı gördüğü için İzmir’de daha yaşanabilir, daha çağdaş daha laik bir kent diye buraya geliyorlar. Eğer bir köyse neden şehri bırakıp köye gelmek istiyorlar? Ben köyde yaşamaktan memnunum, aman bizim köyümüzü ellemesinler! İstanbul’u ellediler, o güzelim tarihin siluetinin içine ettiler, kendileri de itiraf ettiler, cumhurbaşkanı ihanet ettik dedi.” Açıklamalarında bulundu.

‘AKP BELEDİYECİLİĞİ RAUNT BELEDİYECİLİĞİ…’

AKP Belediyeciliğinin çok açık anlayışı saray ve raunt belediyeciliği, yani saraydan talimatlar gelir, nerede raunt varsa o raunttu yaratmak adına köprünün nereye yapılacağı, boğazdan hesaplanır, o köprünün yapılacağı proje açıklanmaz, köprünün bacaklarının değeceği ve otoyolun geçeceği araziden önce yandaşlar planlanır çünkü oradan imar geçecektir.  Sonuçta orası bir anayol olacaktır ve kendi yandaşlarını zengin edecektir.  Onların ne yazık ki belediyecilik anlayışı budur. Oysa bizde önce insan, biz gelecek kuşaklarımızı düşünürüz, biz yaşadığımız kente aşkla bağlı insanlarız, cumhuriyetimize, bayrağımıza aşkla bağlıyız ve bu toprakların yetiştirdiği en devrimci Mustafa Kemal Atatürk’e aşkla bağlıyız.” ifadelerinde bulundu.

CHP İzmir Milletvekili Bayır İzmir’de CHP’sinin 30’da 30 hedefine yönelik açıklamalarına dikkat çekerek sözlerini şu şekilde tamamladı; “Çalışmazsanız dokunmazsanız köye gitmezseniz oy alamazsınız. Ben eski İl Başkanı olarak deneyimli bir siyasetçi, olarak İzmir’de birisinin örgütü silkelemesi gerektiğini düşündüğüm için böyle bir açıklama yaptım. Bu açıklama örgütte bir deprem etkisi yarattı. Çok sayıda telefon aldım Hakikaten örgütün içerisinde bir gaz sıkışması vardı. Herkes sahaya indi ve çalışmaya başladı. Bu çalışmanın sonunda İyi Parti’ye bırakılan yerleri bir kenara koyarsak, 26 ilçe ve Büyükşehir alacağımızı iddia ediyorum.”

Editör: Haber Merkezi