İnsanların, doğanın ve tüm canlıların telafisi mümkün olmayan zararlar görmesine yol açabilecek maddeler içerdiği vurgulanan  'NAe São Paulo' isimli geminin İzmir Aliağa’da sökülecek olmasının bölgede yaşayanlar başta olmak üzere tüm ülkede endişeleri artırdığına vurgu yapan Beko, “Asbest kullanımının kansere yol açtığı bilinmektedir. Uzmanlar, insan vücudundaki etkilerinin ortalama 10 yıl sonra ortaya çıktığını, akciğerlerde zamanla nasırlaşma yaptığını, zarlarında kireçleme yaptığını, nefes alabilme kapasitesini ortadan kaldırdığını ve sonunda solunum yetmezliği ve ölüme neden olduğunu anlatıyor. Bir süre önce Kuito isimli tehlikeli atık barındıran bir geminin yine Aliağa’da yer alan tesislerde söküldüğü bilgisi de kamuoyuna yansımıştı. Sırf iktisadi kaygılarla ülkeyi, insanını ve doğasını riske atan uygulamaların hayata geçirilmesinin yaratacağı büyük ölçekli sorunlar yanında Türkiye’nin doğanın korunması yolunda etik sorumluluklarını da göz ardı eden yönü hatırda tutulmalıdır. Ülkede yaşayan insanların ve canlıların güvenliği ve sağlığı açısından oldukça riskli bir duruma yol açabileceği açık olan bu gemi söküm işleminin, ülke itibarını da tehdit eder niteliğinden ötürü şeffaf bir süreç işletilerek ele alınması sorumluluğu ilgili kamu kurumlarının üzerindedir. Bu asbest bombasının, ölüm gemisinin İzmir’e gelmesini istemiyoruz, bunun için tüm gücümüzle mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.

İŞÇİLERİN ÖLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ!

Bölgede ölümlerin artması gerçeğine de değinen Beko, “Kirletici malzemenin işlenmesinin sonucu olarak uzun zamandır işçilerin ve yaşayanların öldüğü ya da hastalandığı bölgede yaşayanların gözlemlediği bir olgudur. Bölge halkı ve bölgede çalışanlar arasında kanser olma oranlarının ortalamalardan oldukça yüksek olduğuna ve bu durumun kamuoyundan gizlenmeye çalışıldığına dair iddialar sıklıkla gündeme gelmektedir. Tüm prosedürleri uydurulsa bile işçilerin sağlığı, ölmemesi için gerçekten önlemlerin alınmasının peşini bırakmayacağız ” dedi. 

Editör: Haber Merkezi