İZ Televizyonu’nda yayınlanan ‘Gizem Taban ile Z Raporu’nun konuğu CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter oldu. Serter, ülkede yaşanan ekonomik krizden, iktidarın uyguladığı yanlış politikalara kadar birçok konu hakkında değerlendirme de bulundu. AKP iktidarının ülkeyi borçlandırdığını ve halkın artık sandığa gitmek istediğinin altını çizen CHP’li Serter, “20 yıllık iktidarın yanlış yatırım ve proje hamleleriyle hareket etmesiyle; üretime değil, tüketime yönelmesiyle Türkiye’yi bu hale getirdiler. Ülkeyi ciddi anlamda borçlandırdılar ve halkın cebine bir şey girmedi. Özellikle pandemi döneminde esnaf zorluk çekti. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti hiçbir akçe biriktirmediği için esnafına ya da yoksul kesime yardım edemedi. Sokaktaki insanın derdi nedir bilinmiyor. Göstermelik halkın arasına çıkılıyor ve koruma ordusuyla geziyor. Halk derdini söyleyemiyor. Ülkede yaşanan ekonomik dar boğazı yıllardır haykırıyoruz. Halkın evine ekmek götürecek parası yok. Vatandaş sandığı bekliyor” dedi.
‘Dışa bağımlı ülkeyiz’
Son bir yıl içerisinde temel gıda ürünlerine yapılan zamların değerlendirmesini yapan CHP’li Serter, “Türkiye her anlamda dışa bağımlı bir ülke. Her hafta küçükte olsa her şeye zam getiriliyor. Doğal gaza yüzde 48 zam getirildi. Düzensiz politikalar ve ekonomideki istikrasızlığı sonucunda yaşanan zamları ülkedeki insanlar hak etmiyor. Bunun sonucunda da gelişi güzel zamlar yapılmaya başlandı. Acısını çeken yine halktır. İktidardakilerin bir eli yağda diğer eli balda olduğu için bunun farkında değiller. Enflasyon bu şekilde seyrederken, asgari ücrete minimum oranda yüzde 20 zam geleceğini düşünüyorum. TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına göre, yıllık enflasyon beklentilerin altında, yüzde 19.89 olarak gerçekleşti. Enflasyon Araştırma Grubu'nun çalışmasında yıllık enflasyon artışı ise yüzde 49.87 olarak hesaplandı. Rapora göre ilk 10 aydaki enflasyon yüzde 48.9’dur. Biz ENAG’ın açıkladığı enflasyon rakamlarına inanıyoruz” açıklamasında bulundu.
‘YAZIKTIR, GÜNAHTIR’
2022 bütçe görüşmeleri başlamasının ardından tarıma ayrılan payı değerlendiren Serter, “Geçen sene bu açık 174-175 milyar TL civarındaydı, bu sene 275 milyar TL olmuş. Sayıștay'dan gelen raporları incelediğimiz zaman hiçbir tasarrufları olmadığını görüyoruz. Adamlar şatafattan asla tasarruf etmiyorlar. Yine uçaklar, son model Mercedesler duruyor. Vatandaşımız otobüse gidecek araç bulamıyor, beyefendi Ankara'nın bir kenarından bir kenarına 73 araçla gidiyor. Bunlar bile inanılmaz masraflardır. Bunlar kısılmadan bütçedeki açık kapanmaz. Zamlar da kurtarmaz. Bu gidişle kışın battaniyelerle oturacağız. Tarıma geldiğimiz zaman, köylümüz tarım yapmaktan bıktı. Biz gençlerimizi doğduğu yerde doyurmaya çalışacağız. Şimdiki gençlerimiz köyden kaçıyor, ne yapsınlar? Devlet doğru düzgün bir tarım politikası uygulasa bu çocuklar doğduğu yere doğmaya giderler. Daha dün öğrendim, Yunanistan'dan buğday ithal ediyormuşuz. Nasıl bir şey bu? Yazıktır, günahtır” açıklamasında bulundu.
ÖNERİLERİNİ SIRALADI
CHP olarak çözüm önerilerini de sıralayan Serter, tasarruf ekonomisinin uygulanacağını söyleyerek, “Hep beraber tasarruf ekonomisi uygulayacağız. Önce devlet kendi tasarrufunu uygulayacak. Dış borçlarımız oldukça yüksek, kimlere borçlarımız varsa onları çağırıp konuşacağız. Türkiye'de yasayan her çocuğun vebali üzerimizdedir. Bizim seçtiğimiz Cumhurbaşkanı en fazla 3 araçla bir yerden bir yere gidecek. Bütçede ciddi bir oluşum gerçekleşecek. 1-2 yıl içinde biz bunu piyasaya, sanayicilerimize, asgari ücretli vatandaşlarımıza nasıl aktaracağımızı bulacağız. Bizler bilinçli insanlarız, öncelikle devlette biraz kemer sıkacağız. Her şeyi mantıklı çözmek mecburiyetindeyiz. İktidar değiştiği an, Türkiye'ye bir güven gelecek. Türkiye'ye üretim, yatırım için gelmek isteyen insan sayısı çok ama bu iktidara güvenmedikleri için gelmiyorlar. Onlar da geldiği zaman Türkiye otomatik olarak gelişimini sağlamış olacak. Tarım ekonomisini mutlak canlandırmak zorundayız. Biz gıda ekonomisini çözdüğümüz, turizm ekonomisini canlandırdığımız zaman daha iyi olacak” dedi.
‘KABUS GİBİ ÇÖKTÜ’
Bayraklı’da 6 yıl önce temeli atılan Şehir Hastanesine yönelik, eleştiride bulunan CHP’li Serter, “Son zamanlarda Şehir Hastanelerine yönelik çıkan eleştirileri de değerlendiren Bedri Serter, "Bu hastaneler çok spesifik ve entegre sağlamak için birbirlerine yakın oluyorlar. Bu hükümet, beton ekonomisine dayanarak İzmir'de de bir şehir efsanesini yarattı. Şehir efsanesi diyorum, şehir hastanesi değil. Başından beri takip ediyorum. Gidilecek yol yok, el yordamıyla bulmaya çalışıyorsunuz. Maalesef ki çok kötü bir noktada ve çok vahim bir hastane yapılmış. Bayraklı'nın üzerine kabus gibi çöktü. Düşüncesizce, sadece beton ekonomisine dayanarak, müteahhitlerini zengin etmek için yapılmış bir proje olarak görmekteyim. Yapılan şehir hastanesinde tahminimce 140 km koridor var. Normal insan günde 10 km yürüyor. Bu hastanenin içinde o koridorlar nasıl aşılacak, insanlar nasıl tedavi olacak?” dedi.
‘PARTİDEN İSTİFAYI TASVİP ETMİYORUM’
son zamanlarda ilçelerde görevden alma durumları yaşanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?’ sorusuna, “Örgütümüzün her ferdi çok kıymetlidir. Tabii ki seçimlerle gelen arkadaşlarımızın bazı görevlerden el çektirmelerini ben de hoş karşılamam. Ama daha önceden İl Başkanlığı yapmış biri olarak, il başkanı ve yönetiminin bazı durumlar için inisiyatif kullanma hakları vardır. Kendi şahsi ihtiraslarını kullanmazlar. Mutlaka genel başkanımızın talimatı vardır, örgütlerden sorumlu genel başkan yardımcımızın bir talimatı vardır. Birlikte bir beyin fırtınası yapılır ve karar verilir. Seçime giderken bazı değişikliklerin ihtiyacını hissettiler demek ki, bazı konularda bizim de bilgimiz var. Arkadaşlarımız partiden istifa etti, bunu tasvip etmiyorum. Yine mücadelelerini aynı çatının altında sürdürmelerini tavsiye ederim. Gerçekleşen bu olaylar bize, partililerimizi hiçbir şekilde zarar vermez, görevden alınan ilçe yönetimi veya başkanlarımıza da zarar vermez. Bizim de bilgimiz dahilinde gelişen olaylar, il başkanımız ve yöneticimiz bazı konuları bizle beraber değerlendirir. Bunlar normal olaylar, her partide olur” şeklinde yanıt verdi.
İnşaat sektöründe konut kredi faizlerinin düşürülmesini değerlendiren CHP’li Serter, “İktidar 20 yıldır beton ekonomisini ön plana çıkardı. Ülke içerisinde hiçbir müteahhit doğru düzgün üretim yaptığını göremezsiniz. Üretim tamamen iptal edilmiştir. Eve ve yatırıma ihtiyaç var ancak iktidar tüketim ekonomisiyle kendi yandaş müteahhitlerini zengin ediyorlar” dedi.
