Cumhuriyet Halk Partisi Konak İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu, Dünya genelinde çocuk emeğinin sömürüsü ve istismarının her geçen yıl daha da arttığını belirterek “Tüm dünya yaklaşık 152 milyon çocuk eğitim hakkından yararlanamamakta ve kötü koşullarda çalışma yaşamına atılmak zorunda kalmıştır. ILO ve UNİCEF verilerine göre dünya da her 10 çocuktan birisi işçi olarak çalışmaktadır.” diyerek Türkiye’deki çocuk işçier hakkında çarpıcı rakamlar paylaştı.

Her 100 çocuktan 16’sı çalışıyor

Sansür süzgecinden geçirilerek açıklanan ekonomik faaliyet verilerine göre, bir işte çalışan 5-17 yaş grubu çocuk sayısının 720 bin olarak kayıtlara geçtiğini belirten Gruşçu “Çalışmak zorunda olan çocukların yüzde 80’inini, 15-17 yaş grubuna mensup 574 bin çocuk oluşturdu. Başka bir ifadeyle Türkiye’de sayısı 3,5 milyonun üzerinde olan 15-17 yaş grubundaki her 100 çocuktan 16’sı çalışmak zorunda. Çalışan çocukların büyük kısmının kayıt dışı olduğu düşünüldüğünde, Türkiye’deki tablo ne yazıkki çok karanlık.” ifadelerini kullandı.

En az 326 çocuk iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi

“Türkiye'de çalışma hayatı içerisinde çocuklar çalışırken iş cinayetlerine kurban gitmeye devam ediyor.” diyen Gruşçu “Verilere göre 2015 ile 2019 yılları arasında en az 326 çocuk iş cinayetlerine kurban gitmiştir. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 2018 yılını çocuk işçiliği ile mücadele yılı ilan etti. Ancak buna rağmen 2018 ve 2019 yıllarında en az 137 çocuk iş cinayetinde yaşamını yitirdi.” ifadelerini kullandı.

“Ceza infaz yasası için kalkan o eller..!”

Ülkemizdeki çocuk işçiliğinin önüne geçilebilmesi için tedbirler alınması gerektiğini belirten Gruşçu, Türkiye'de çocukların stajyer ve çıraklık adı altında ucuz iş gücü olarak çalıştırılmalarına son verilmesi gerektiğini belirtti. Çocukların maruz kaldığı her türlü sosyal ve psikolojik baskılara önlem olarak ''çocuk hakları'' adı altında ülke

genelinde yeni birimler kurulması gerektiğini söyleyen Gruşçu “18 yaş altı çocukların çalıştırılmasının önüne geçilmesi için gerekli yasal düzenlemelerin derhal hayata geçirilmesi gerekmektedir. Ceza infaz yasası için mecliste kalkan çocuk düşmanı o eller şimdi çocukların güvenliği için kalkmalıdır.” diye konuştu.

“18 milyon vatandaşımız işsiz”

Korona ile birlikte sokağa çıkma yasağının uygulandığı günden bu yana işsiz ve yoksul sayısının arttığını belirten Gruşçu, “Son TÜİK verilerine göre geniş tanımlı işsiz sayımız 8,5 milyon kişi. Virüs nedeni ile risk altında olan iş yeri sayısı 1 milyon 700 bin iken sadece iki genelge ile faaliyetleri durdurulan 252 bin iş yeri var. Faaliyetleri geçici olarak durdurulan turizm ve eğlence sektöründe toplam işsiz sayısı 1 milyon 900 bin kişi. Sokağa çıkma yasağı getirdiğiniz 65 yaş üstü istihdamda bulunan 800 bin kişi var. Faaliyetleri geçici süre ile durdurulan berber, kuaför ve güzellik salonlarında işsiz kalan sayısı 504 bin, işsiz kalan motorlu kurye sayısı 500 bin kişi. AVM'lerde işsiz kalan işçi sayısı 523 bin, şehirlerarası taşımacılıkta yer hizmetleri dâhil 90 bin kişi Okullar kapandığı için işsiz kalan okul servisçisi 150 bin kişi 2.850 özel eğitim kurumunda çalışan 90 bin kişi. Evde kalın diyerek İşsiz bıraktığınız seyyar satıcı, simitçi, ayakkabı boyacısı, işçi pazarında her gün iş bekleyenler, kestaneciler, sokak müzisyenleri yani sokaktan geçimini sağlayan 6 milyon insanımız var. Toz bezi değil ev emekçisiyiz diyen gündelik temizliğe giden 1 milyon kadın işçi olmak üzere 18 milyon vatandaşın şu an ne bir işi ne de herhangi bir güvencesi var.” dedi.

“38 milyon kişi yoksulluk sınırının altında”

Asgari ücret ile geçinmek durumunda olan yaklaşık 10 milyon vatandaşımız, 9 milyona yakın emeklimiz açlık ve yoksulluk sınırı ve 2 milyon civarında memur ise yoksulluk sınırı altında maaş almaktadır. Bu durumda 21 milyona yakın işçi, memur ve çalışan aileleri ile birlikte açlık ve yoksulluk sınır altında yaşamaktadır. Bu durumda 16 milyon 888 bin resmi yoksul sayısına yaklaşık 21 milyon emekli ve çalışanın aileleri ile birlikte oluşturduğu nüfus eklenince, ülkemizde 38 milyon civarında yoksul bulunmaktadır.

“Ceza İnfaz Yasası, adaletsizliğin göstergesidir”

Bir tarafta eli kalem tutan insanlar içerideyken eli bıçak tutan insanlar serbest bırakıldı. Bunun acısını da maalesef yine çocuklarımız çekti. Ceza infaz yasasından dolayı serbest bırakıldı ve o cani 9 yaşındaki kız çocuğunu döverek öldürdü. Aslında o tokatı o yumruğu atan sadece cani baba değildir, burada infaz yasasına kalkan ellerdir. O eller nedeniyle o çocuk öldürüldü. Herkes bilsin ki, 9 yaşındaki kızımızı ölümüne sebep olan sadece o yumruklar değil burada kalkan ellerdir. Yine aynı eller nedeniyle geçtiğimiz gün infaz yasasıyla çıkan bir kişi, arkadaşının kafasını taşla yararak öldürdü.

“Faiz çetesinden sonra ekmek çetesi ile karşı karşıyayız!”

Türkiye’yi tefecilere ve faiz lobisine teslim eden bir faiz çetesi olduğunu belirten Gruşçu, “Bu çete şimdi de milletin ekmeğine göz dikti.” diye konuştu. Gruşçu,”18 Milyon işsize evde kal diyorsun. Yardıma muhtaç insanlara elini uzatan CHP'li Belediyeleri engellemeye çalışıyorsun. 18 milyon insanımızın hiçbir güvencesi yok. “Evde kal” diyerek aslında insamımıza “aç kal” diyorsun. Bir ekmek çetesi var karşımızda. Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin ekmek dağıtmasını önleyen, yardım yapmasını engelleyen bir anlayışla karşı karşıyayız.” ifadelerini kullandı.

“Vatandaş açlık, Hükümet saray derdinde!”

Saray Hükümeti, salgın ortamında bile lüksünden fedakârlık etmiyor. Biliyorsunuz AKP Genel Başkanı Ahlat'ta bir saray yaptırıyor. 4000 odalı kaçak sarayı yetmedi, Üsküdar'daki konutu yetmedi, Huber köşkü yetmedi, Marmaris'te yazlık saray yaptırıyordu, o da yetmedi bir de Ahlat'a saray yaptırıyor. Şimdiye kadar Ahlat Köşkü için 2019 yılı sonuna kadar 100 milyon TL harcandı. Bu yıl planlanan 25 milyon TL'lik harcama aşılmasa bile köşkün maliyeti 125 milyon TL'yi bulacak. Bu 125 milyon lirayla 53.786 kişinin asgari ücretini ödenebilirdi. Ahlat'ta şu an 300'den fazla işçi, hiçbir salgın önlemi olmadan günde 8-10 saat inşaatta çalıştırılıyor. Aynı yemekhanede bir masada 9-10 kişi beraber yemek yiyor, 5-6 kişilik koğuşlarda birlikte kalıyor. İşçilerde korona şüphesi var. Buna rağmen inşaat durdurulmadı. Beraber çalışan diğer işçilerin hiçbirine test yapılmadı ve işçiler zorla çalıştırılmaya devam ediliyor. Bu insan hayatıyla dalga geçmektir. Bu ne insanlığa sığar, ne vicdana sığar!” diye konuştu.

Gruşçu, Türkiye’de gelir adaletsizliğinin ortadan kalktığı, insanca, hakça, adil bir iktidarı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla birlikte kuracaklarını dile getirerek 1 Mayıs’ın bayram olarak sağlıkla kutlanabildiği günlerin CHP iktidarında gerçekleşeceğini ifade ederek sözlerini noktaladı.

Editör: Haber Merkezi