İZ GAZETE-  CHP İzmir eski yoneticileri, Deniz Yücel ve şu anki CHP İzmir İl yönetimine yönelik, eleştiri niteliğinde bir mektup yazdı. Bugün Urla'da gelinen nokta ve Menemen'deki başkanvekili seçimlerinin iptal edilmesine uzanan sürece kadar yapılan yanlışlara değinilen açıklamada, ayrıca, "2019 Yerel seçimlerinde aday belirleme süreciyle başlayan yanlış uygulamaların olayları bu noktaya getirdiği kanaatindeyiz. Olaylar Basına yansıdıktan sonra başlatılan disiplin süreci kolaycılığı yerine, keşke İzmir’in Belediye Başkan adaylarını belirleme sürecinde örgütlerimizin sesine ve önerilerine gereken hassasiyeti ve özeni göstermiş olsaydık" ifadeleri kullanıldı. 

Partililerin yaptığı yazılı açıklamada, CHP İzmir İl Yönetimi'nde ciddi sorunlara ilişkin yapılmış tespit ve öneriler paylaşılırken, "Bu şehrin tüm insanları ve ülkemiz için “sesimizi değil, sözümüzü yükseltmeliyiz” artık" denildi.

'ASLA GEÇİT VERMEYECEĞİMİZ ŞEYLER VAR'

Yapılan yazılı açıklamada, "Seçimle göreve geldiğiniz günden bugüne Partimiz, örgütümüz, şehrimiz ve ülkemiz için yapmış olduğunuz tüm çalışmaları dikkat ve titizlikle çok yakından izlemeye, çoğunlukla katılarak güç vermeye çalışıyoruz. Siyaset bir görev ve sorumluluk alanıdır. Yerel örgütlerde yöneticilik yapmak sorumluluk gerektirir. Zordur ve yorucudur. Bu nedenle görev ve sorumluluk üstlenen tüm örgüt emekçilerimize şahsınızda teşekkür ediyoruz. CHP öncülüğünde toplumsal mutabakatla girdiğimiz 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde Halkımız bir kez daha, Cumhuriyet Halk Partisi’ne hizmet etme imkanı vermiştir. Türkiye’nin en büyük 3 İlini, en çok seçmene sahip 10 Belediyenin 6’sını yönetecek, kentli nüfusun yüzde 54’üne dokunacak duruma geldik" denildi.

'BUGÜN; URLA VE MENEMEN BELEDİYELERİNDE YAŞANAN SORUNLAR...'

'Bugün geldiğimiz nokta, yerel iktidardan genel iktidara uzanan çok anlamlı veriler ve mesajlar içermektedir" ifadeleri kullanılan açıklamada, "Bugün; Urla ve Menemen Belediyelerinde yaşanan sorunlar bize verilen bu gücün, emeğin ve mücadelenin yok sayıldığını göstermektedir. Bu yanlışa düşenlere parti içerisinde gereken cevabın verileceğine yürekten inanıyoruz. İzmir örgütümüzde yaşanan ciddi sorunlara ilişkin yapmış olduğumuz tespit ve önerilerimizi öncelikle sizlerle paylaşarak; doğru kararlar alınmasına yardımcı olacağı ve doğru örnek teşkil edeceği inancını taşıyoruz. 2019 Yerel seçimlerinde aday belirleme süreciyle başlayan yanlış uygulamaların olayları bu noktaya getirdiği kanaatindeyiz. Olaylar Basına yansıdıktan sonra başlatılan disiplin süreci kolaycılığı yerine, keşke İzmir’in Belediye Başkan adaylarını belirleme sürecinde örgütlerimizin sesine ve önerilerine gereken hassasiyeti ve özeni göstermiş olsaydık. Yüzde 67 oyla tekrar kazanmış olduğumuz Urla Belediye Başkanlığına kayyum atanmasıyla sonuçlanan sürecin sorumluları kimlerdir? 20 yıl kesintisiz yönettiğimiz Menemen Belediyesi, henüz seçimlerin üzerinden 2 yıl geçmeden nasıl bu noktaya geldi? Yüzde 52 ile kazandığımız Menemen Belediye Başkanı’nın kura ile belirlenmesini başarı olarak kutlamak yerine, ki Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi?" denildi.

'ÜLKEMİZİN İÇİNE SÜRÜKLENDİĞİ SORUNLAR YUMAĞI UZUN SOLUKLU BİR MÜCADELE GEREKTİRİYOR'

Açıklamada, CHP'de hiçbir parti üyesinin ve yerel yöneticinin adının çirkin olaylarla yan yana gelmesinin kabul edilemeyeceği vurgulanırken, "Bu hedef; Cumhuriyet Halk Partisi’nin her bir üyesinin omuzlarına çok önemli bir sorumluluk yüklemektedir. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin en ücra köşesinde yoksul bir çocuğun; kurduğu “aydınlık bir gelecek” hayalini gerçekleştirmesinin teminatıdır. Ülkemizin içinden geçtiği bu çalkantılı günlerde iktidarın siyasi dilinin kutuplaştırıcı ve ötekileştiren, farklılıkları keskinleştiren bir halde olduğunu hepimiz görmekteyiz. Siyasi iktidarın yıllardır sürdürdüğü bu tavra karşı İzmir’de mücadele verirken, , son günlerde Kınık örgütümüzle ilgili basına yansıyan olayların doğru olmadığını umut ediyoruz. Demokrasi herkesin uzlaştığı farklıkların kalmadığı bir ortam değildir, demokrasi tüm zenginlikleri ile farklılıkların var olabilmesidir; bu nokta da ortak aklın ve iradenin de ortaya konulması elzemdir. Bizim yeni tartışmaları başlatacak yaklaşımlardan ziyade, sorunlarımızı anlayış birliği içinde çözerek, her zamankinden daha fazla örgütsel birlikteliğe ve dayanışmaya ihtiyacımız vardır. Ekonomik krizden, siyasal baskıya, özgürleşme ve barıştan, sistem dönüşümüne, uluslararası ilişkilere kadar ülkemizin içine sürüklendiği sorunlar yumağı çok uzun soluklu bir mücadeleyi gerekli kılmaktadır. Bugüne kadar verdiğimiz ve vereceğimiz her mücadele CHP’ye genel iktidar yolunda güven duyulmasını pekiştirecek kilometre taşları olacaktır. Süreç ve olaylar karşısında deneyim ve pratik önemlidir. Onun içinde bu sürece örgütü dahil etmek, ortak aklı kullanmak ve tecrübeden yararlanmak sonuç alınmasında çok etkin olacaktır. Bu şehrin tüm insanları ve ülkemiz için “sesimizi değil, sözümüzü yükseltmeliyiz” artık" denildi.

Yazılı açıklamaya imzasını atan isimler şu şekilde:

Altan İnanç

Osman Peri

Barış Erel

Savaş Akıncı

Metin Atmaca

Bülent Çetinkaya

Bahattin Özdemir

Şirin Akgül

Melek Kartal

Ülkümen Rodoplu

H. Mutlu Akpınar

Nurcan Adıgüzel

Levent Çılı

Ali Karabay

Dilek Bilgin

Rıza Gök 

Bedri Eren 

Neşe Seçkin 

Hasan Bağlarbunarı 

Mustafa Evsen 

Niyazi Arslan 

Gül Kalkan 

Abdullah Engin 

Bülent Taşkın 

İrfan Babacan 

Zeki Günen 

Necati İmam

Editör: Haber Merkezi