AHMET MURAT SEÇİLMİŞ/ İZ GAZETE- İzmir Aliağa ilçesinde bulunan gemi söküm tesislerine, asbestli olduğu bilinen Nae Sao Paulo gemisi geliyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın, Brezilya donanmasına ait savaş gemisinin Aliağa'da sökümü için Sök Denizcilik adlı firmaya 30 Mayıs 2022'de izin verdiği ortaya çıktı. Şirket tarafından 12 Mart 2021 tarihinde satın alınan gemi için o dönemde birçok eylem yapılmıştı. Fakat geminin bünyesinde 600 tondan fazla asbest olduğu iddia edilmesine rağmen bakanlık söküm için izin verdi.

CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ve CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Aliağa İlçe Başkanlığı’nda düzenlenen basın toplantısında konuya ilişkin açıklamada bulundu. 

“Bugünün çocuklarının ve yarının yetişkinlerinin sağlığını korumak için çalışacağız” diyen Mahir Polat,  “Bu geminin burada sökülmemesi için elimizden geleni yapacağız” açıklamasında bulundu. CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ise, "İzmirlilerin sağlığını, nefesini ve doğasını önümüzdeki 50 yıl boyunca etkileyecek bu zehir ticaretinden yol yakınken dönün!" ifadelerini kullandı. 

GEMİYE KARŞI DİRENECEĞİZ

Söküm için Aliağa’daki SÖK Denizcilik firmasına getirilecek olan asbestli NAe São Paulo gemisinin akıbeti hakkında değerlendirmelerde bulunan Mahir Polat, bu işin basit bir söküm işleminden ibaret olmadığının altını çizdi ve, “Asbestin kanserojen etkisi bilinen bir gerçek . Bertaraf edilmesine ilişkin belli yönetmelikler var. Asbest sökümü ve işlenmesi sırasında havaya yayılan partiküller insanların akciğerlerine ulaşıp kansere ve ölümlere sebep olabiliyor. Aliağa’daki hava temizliğinin yeterli olmadığı ortada. Aliağa’da solunan hava tıpkı sigara içen insanın maruz kaldığı oksijensiz havayla benzerlik taşımaktadır. Biz kimsenin ticari faaliyetlerine ya da sermayesine düşmanı değiliz. Ancak ticaret yapılacaksa bunun belirli kuralları olmalıdır. Daha önce bu geminin benzerinin Aliağa’ya gelmesi söz konusu olmuştu. O dönemde halkın tepkisi sayesinde ise iktidar geri adım atmıştı. Elimizdeki verilere göre; bu gemiyle ilgili yapılan analizler geminin sadece yüzde 12’lik kısmında yapılmıştır. Elde edilen veriler de 9 ton asbest olduğu yönündeydi. Dolayısıyla bu gemi çevremiz açısından çok ciddi riskler barındırıyor. Biz anayasanın 56. Maddesinden yola çıkarak bu gemiye karşı direneceğiz. Bu da devletin ve vatandaşın çevreyi korumakla yükümlü olduğu beyan eder. Biz bu hakka sahip çıkacağız. Biz tahmin ediyoruz ki gelecek yıllarda bu bölgede kanser vakalarında patlama olacak. Bugünün çocuklarının ve yarının yetişkinlerinin sağlığını korumak için çalışacağız. Bu geminin burada sökülmemesi için elimizden geleni yapacağımızı bildiriyoruz. Bir duyarlılık oluşturmak zorundayız. Buna gücümüzün yeteceğini biliyoruz. Bu sadece sıradan bir ticari faaliyet değil, çevremizi ve sağlığımızı etkileyecek bir sorunla karşı karşıyayız” dedi.

YOL YAKINKEN DÖNÜN

“Bu sökümden elde edilecek gelir veya alınacak vergi, çevre ve insan sağlığından daha önemli olamaz” diyen CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, ek olarak şunları dile getirdi:

“Aliağa ilçesi; çevresi, denizi, doğası ve huzur içinde yaşayan insanlarla anılması gereken  bir ilçedir. Dünyanın zehir çöplüğü olarak kullanılan Hindistan bile bu geminin ikizini sökmeye yanaşmamıştır. İkiz geminin barındırdığı asbest miktarı ise 760 ton olarak kayıtlara geçmiştir. Brezilya’ya ait Asbest Yüklü Gemi NAe São Paulo’nun Aliağa’da sökülmesini halkımız istemiyor. Varsayalım ki Çevre Bakanı Sayın Murat Kurum’un söylediği gibi gemide 900 ton değil de 9 ton asbest olsun. Bu açıklama bile başlı başına sorunludur. Yani şunu diyorlar: ‘Bu gemi tonlarca zehir yüklü ama sizin dediğiniz kadar değil’ Sayın Bakan, Aliağa’ya tonlarca zehir yüklü bir geminin geleceğini ve bunu Türkiye dışında hiçbir ülkenin kabul etmediği gerçeğini itiraf ediyor. İnsanımızı cahil yerine koyan bu açıklamayı kabul etmiyoruz."

AKIL TUTULMASI

“AKP iktidarı döneminde tüm ilgili odaların, çevre örgütlerinin, muhalefet milletvekillerinin ve ilçe örgütümüzün bu konudaki uyarılarına ve çağrılarına kulak tıkanmıştır” diyen Yücel, “Zaten mevcut durum işçi sağlığı ve vatandaşlarımızın sağlığı açısından son derece zararlıdır. Asbest, akciğer zarlarında ölüme sebep verebilecek rahatsızlıklara ve akciğer yapısında doku tahribatına neden oluyor. Ayrıca akciğer kanseri, gırtlak kanseri ve sindirim sisteminde kanser oluşumuna neden oluyor. Tüm bunların üstüne şimdiye kadarki en büyük zehir yükünü barındıran bu geminin ilçeye getirilmek için diretilmesi; bilimle, doğayla ve insan sağlığıyla inatlaşarak bu işin iktidar tarafından ısrarla savunulması, ancak bir akıl tutulmasıyla açıklanabilir. Adeta zehir bombası halinde Aliağa’ya doğru gelen geminin yolculuğunu savunanlar, bir tek AKP iktidarı ve onun Çevre Bakanı Sayın Murat Kurum’dur. Üstelik bu gemiyle gelen tek tehlike Asbest değildir. Gemide asbestin dışında kansere yol açan, çevre ve insan sağlığına zararlı  bin 300 ton daha farklı kimyasal madde olduğu bilinmektedir. Sayın Çevre Bakanına ve AKP iktidarına buradan bir kez daha sesleniyoruz. İzmirlilerin sağlığını, nefesini ve doğasını önümüzdeki 50 yıl boyunca etkileyecek bu zehir ticaretinden yol yakınken dönün! Bu zehir Bombasını Aliağa ve İzmir’in ortasında patlatmayın” dedi. ifadelerini kullandı.

'BU DAVETE İCABET ETMEYECEK'

Deniz Yücel, “Bu ülke, Çernobil faciasından sonra Karadeniz’deki çayların radyasyondan etkilenmediğini göstermek için radyasyonlu çay içen bakanlar gördü. O felaket sonrası Türkiye’nin bazı bölgelerinde kanser vakalarında 3 kata kadar artışlar yaşanmıştı. Sayın Bakan da tarihte bu şekilde anılmak istiyorsa ve bu zehir dolu geminin zararsız olduğunu düşünüyorsa, kendisini gemi sökümü tamamlanıncaya kadar söküme yerinde eşlik etmeye çağırıyoruz.  Ancak biliyoruz ki, bu davete icabet etmeyecek. Çünkü kendisi de bu zehri solumak istemiyor” dedi.

'EĞER BİR TEHLİKE OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORSANIZ...'

Toplantıdan sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Yücel, kendisine yöneltilen "Asbestli gemiye karşısınız, elbette bu gemi gelmesin ancak gemiye karşı olup da şehrin merkezindeki Büyükşehir Belediye Binasını asbeste karşı önlem almadan yıkmak ne kadar doğru?" sorusuna şu şekilde cevap verdi: Bu binada asbest kullanıldığına dair bir bilgi ya da tespit yok. Eğer bir tehlike olduğunu düşünüyorsanız bu konuda önlem almaya hazırız. Öte yandan belediye binasının yıkım işlemi zorunlu bir ihtiyaçtır. Buradaki yıkımda asbestli gemi gibi keyfi bir durumdan veya ticari bir faaliyetten bahsedilemez” dedi.

Editör: Haber Merkezi