Gizem TABAN/İZGAZETE- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir’de önemli bir zirveye imza attı. Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ve Genel Sekreter Selin Sayek Böke’nin katılım gösterdiği yerel yönetimler ve örgüt ilişkisinin masaya yatırılacağı arama çalıştayı Tarihi Havagazı Fabrikası’nda başladı. Programda İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmirli Parti Meclisi Üyeleri, İzmir Milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, il yöneticileri ve ilçe başkanları da katıldı. Çalıştayda tüm katılımcılar Meme Kanseri’nde farkındalık ayı sebebiyle pembe kurdela taktı. Çalıştayın basına açık kısmında Böke, Torun, Salıcı, Yücel ve Soyer önemli mesajlar verdi.

BU İKTİDAR BU KRİZİ ÇÖZEMEZ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun selamlarını getirdiğini söyleyerek konuşmasına başlayan Genel Sekreter Selin Sayek Böke, iktidara sert eleştirilerde bulundu. Ekonomik krizin derinleşmesine vurgu yapan Böke, “Türkiye’nin içinde bulunduğu ağır kriz koşullarını değiştirme iddiasının sahipleriyiz. Bunu yüzyıllık bir tarihle yapmış olan güçlü bir geçmişi güçlü bir geleceğe dönüştürmek iddiasını gerçekleştiriyor olan bir ailenin mensuplarıyız. Böylesi arama toplantıları Türkiye’de demokrasiyi yıkmış olan anlayışın karşısında birlikte düşünen fikir üreten demokrasiyi yaşatan bir anlayışla İzmir’den bir Türkiye öyküsü yazmanın buluşması diye düşünüyorum bugünü… Bugün ağır krizin en önemli boyutlarından biri ekonomide hissediliyor. 14 milyon insan işsiz, 83 milyon fakirleşiyoruz, herkes borçluluk sarmalı içerisinde… Türkiye’de herkes güncel duruma dair umutsuzluk içerisinde. Bu ağır krizi görmezden gelen iktidar bu hafta adına YEP dediği yeni ekonomi programı açıkladı. Türkiye’nin fakirleşme, borçluluk, istihdam sorununu görmezden gelen Türkiye’nin siyasi sorununun iktidarın ta kendisi olduğunu gerçeğini örtmenin algı çalışmasının ötesine geçmeyen bir programı bize sundu.  Türkiye’nin derdine çare olma iddiası olsaydı bundan önce açıklamış olduğu programlardan farklı bir şey seçerdi. Borçluluk deseniz Kobi 843 milyar liralık, vatandaş 804 milyar borçlu. YEP’e bakarsanız borçluluk sorunu yok. O zaman bize büyük bir görev düşüyor. Bu düzeni krizi çıkarmış olan anlayışı değiştirmemiz gerekiyor. Bu iktidar bu krizi çözemez. Çünkü krizi çıkaran onların kurduğu düzen. Toplumsal muhalefete baskıyla, ötekileştiren, hukuksuzluğa, rantçı, talancı, kamu zararı gözeten bir anlayışa Türkiye’nin sonunu getirmekte çok kararlı bir iktidar. Bu sorunları bu iktidar çözemez ama biz çözeriz. TBMM’de yeniden güçlendirilmiş parlamenter sistemi biz kuracağız. Güçlü sosyal devlet güçlü parlamenter sistemle umutsuzluğu bitiren bizler olacağız. Ortak aklı üreten ve Türkiye’nin yeni öyküsünü İzmir’in demokrasisiyle, hoşgörüsüyle, cumhuriyet değerleriyle bir Türkiye gerçeği yapmak yolunda bu toplantıda hepimizi verimli görüşmeler diliyorum” diye konuştu. 

“TÜM YETKİLERİ SARAYDA TOPLAYARAK SORUNLARI ÇÖZEMEZSİNİZ”
İktidarın yerel yönetimler yasa taslağını hazırlarken muhalefetin görüşünü almadığını belirten Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “ İkitidar ilçe belediyelerini kapatıp yetkileri büyükşehre vermeye çalışıyor. Yeni bir yasa tasarısı hazırlıyorlar. Yerel yönetimlerde yeni bir yasa tasarısı hazırlığı içerisindeler. Maalesef her konuda katkı sağlamak istediğimizi beyan etmemize rağmen bizden hiçbir görüş alınmıyor. Türkiye’de sadece AKP’li MHP’li belediyeler yok. Tekrar uyarmak istiyoruz vatandaşın sorununu çözecekseniz demokrasiyi içinize sindirmişseniz yerel yönetimler yasasını çıkarırken muhalefetin sesine kulak verin. Tüm yetkileri sarayda toplayarak sorunları çözemezsiniz. Muhalefet belediyelerinin üzerine vesayet koyarak sorunları çözemezsiniz. Bu ülkeyi birlikte ayrışmadan yönetmek istiyoruz ama bu tek adam yönetimi her alanda olduğu gibi senden, benden olmayan olarak ayrıştırıyor. 31 Mart’la birlikte Türkiye’de değişim başladı. Yerelden genele iktidara mutlaka ulaşacağımızın mesajını verdik. 31 Mart’la beraber nüfusun 50.8’ini, ekonominin yüzde 67’den fazlasını CHP’li belediyeler yönetiyor. Bu ülkeyi yönetebilecek irademiz çalışkanlığımız var. Bunu biraz daha organize yapmak, birlikte yapmak durumundayız. Belediyelerimize seçim öncesinde çok eleştiriler yapılmıştı ama onlar inanılmaz işleri başardı.  Her türlü baskıya rağmen olağanüstü işler yaptılar. Hele hele pandemi sürecinde devletin 5 maskeyi dağıtamadığı süreçte belediyelerimiz maskesinden dezenfektanına, gazetesinden ekmeğine kadar halkımıza ihtiyaçlarını ulaştırdı. Vatandaşımızın en dar gününde yanında oldu. Bazıları mega projeler açıkladı ama başkanlarımız vatandaşlarımızın en önemli ihtiyaçlarından başlayarak sorunlarını çözdüler. İnanıyorum ki bundan sonra da bu çalışmalarını arttırarak devam edecekler. İzmir’deki başarımızı Türkiye geneline de yayacağız. Ülkemizin hepimizin buna ihtiyacımız var. Her sabah yeni sorunlarla karşı karşıyayız. Artık ülkeyi yönetemiyorlar, sadece algıyı yönetiyorlar. Hepimize düşen görev güç birliği yapmak sen ben demeden ortak davaya destek vermek zorundayız” açıklamalarında bulundu.

“İl BAŞKANINDAN İLÇE BAŞKANINDAN BAKAN OLDUĞUNU GÖRECEKSİNİZ”
İkitidara sert eleştirilerde bulunan Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı örgüte de önemli mesajlar verdi. Salıcı şöyle konuştu: “AKP neyi kaybettiyse ve neyi kaybediyorsa onunla ilgili meclis çoğunluğu ya da başkanın kararname yetkisiyle oyun kurallarını değiştirme çabası içine giriyor. Sadece bunlar değil seçim yasasını değiştirmek için istiyorlar.  Bir iktidar yüzde 10 barajını kaldırmayacaksa, daha demokratik bir hale getirmeyecekse seçim sistemiyle ilgili bir değişiklik yapmak niye ister? Ne yaparlarsa yapsınlar AKP gidişini engelleyebilecek bir çabanın sonuç almayacağı çok aşikar. Millet iradesi diyorlardı. 31 Mart yerel seçimlerinden sonra millet iradesi dediklerini duydunuz mu? Aşevine yapılan bağışı bile engelleyecek seviyeye düştünüz. Yoksulluktan bahsederdi. Şimdi yoksulluktan bahsediyorlar mı? Biz bu çalıştayı niye yapıyoruz? 31 Mart seçimlerini kazandıktan sonra vatandaşımız şunu gördü; CHP geliyor! CHP geliyor da CHP’nin önümüzdeki süreci yürütecek kadroları var mı? Sahada bizlere soruyorlar. İlçe belediye başkanından büyükşehir belediye başkanı olur, çok da güzel olur. İstanbul’da, Adana’da İzmir’de belediye başkanımız ilçede aldıkları tecrübeyi büyükşehirlere yansıttılar. İlçe belediye başkanından büyükşehir belediye başkanı olur, il başkanından milletvekili olur. Yeni dönemde il başkanından ilçe başkanından bakan olduğunu da göreceksiniz. Bu kadroların CHP içinde olduğunu göreceksiniz.”

“TÜRKİYE’NİN ÇIKARLARI DOĞRU SÖYLEMEKTEN GEÇER”
Devlet kurumlarının yalan söyler bir hale geldiğini belirten CHP’li Salıcı, “Devletin kurumu yalan söyler mi? İşsizlik rakamı açıklıyorlar, vatandaş inanmıyor. Merkez bankası döviz rezervi açıklıyor, ekonomistler inanmıyor. En son Sağlık Bakan’ı itiraf etti vakalarla ilgili rakamlar da doğru değil. Biz söylüyorduk. Ama sayın bakan açıklıkla itiraf etti. Biz halkımızın sağlığıyla da ilgiliyiz ama Türkiye’nin çıkarlarıyla da ilgiliyiz diyor. Türkiye’nin çıkarları doğruları söylemekten geçer. Sağlık bakanı vaka sayısından haberdar değil, ekonomi bakanı dövizin nereye geldiğinden haberdar değil, milli eğitim bakanı uzaktan eğitime dahil olamayacak aile var, onlardan haberdar değil” ifadelerini kullandı.

“CHP VAR UMUT VAR”
İl Başkanı Yücel de şunları söyledi: “Başta Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere Parti Meclisimizle, MYK’mızla ve mecliste büyük mücadele veren Milletvekillerimiz ile birlikte, artık Türkiye’de gündem belirleyen, halkın umudunu canlandıran bir CHP var.Türkiye’de bugün çözüm üreten, halkı doğru bilgilendiren, halkı dinleyen ve anlayan bir CHP var. İşte bu anlayışın Türkiye’nin dört bir yanında halka ulaştırılması için önce il ve ilçe örgütlerimize ve tabi ki belediye başkanlarımıza ihtiyacımız var. Ben İzmir il başkanı olarak şunu gururla söylüyorum ki, tüm ilçe başkanlarım ve yönetimleri canla başla ve fedakarca çalışıyor. Örgütün bu fedakarlığı, bu çalışkanlığı olmasaydı bugün İzmir’de yakalanan başarının yaşanması mümkün olmazdı. Bugün aramızda bulunan belediye başkanlarımıza da ayrı bir parantez açmak isterim. Belediye başkanlarımızın gösterdiği başarılı performans, partimizin iktidar yürüyüşünün hızlanmasındaki en önemli sebeplerden birisidir. Halkla direk temas kuran, sorun çözen, halkta iktidarın yaratığı yalnızlık ve kimsesizlik psikolojisini yıkıp “CHP var Umut var” dedirten belediye başkanlarımız, zincirin en önemli halkalarından birisi.  Partimizin sosyal belediyecilik anlayışına uygun yapılan hizmetler bizleri gururlandırırken, örgütün saha çalışmalarında da elini güçlendirmektedir. Bugün elbette ki birbirimize yaptıklarımızı anlatmak için toplanmadık. Bugün yaptıklarımızdan daha fazlasını, daha iyisini nasıl yaparız? Mevcut koordinasyonumuzu nasıl daha işler ve etkili hale getirebiliriz? Nasıl daha fazla vatandaşımıza ulaşır ve onlara götürdüğümüz hizmetleri daha ne kadar çeşitlendirebiliriz? Gibi başlıklar altında bir arama çalıştayı gerçekleştireceğiz. Fikirlerimizi paylaşacak, geliştirecek, halkımıza ve partimize daha fazlasını vermek için yeni yollar arayacağız.  Örgütlenmemiş, uyum sağlamamış, tek vücut olmayı başaramamış tüm organizasyonlar ilk rüzgarda dağılmaya mahkumlardır. Her ne kadar 97 yıllık tarihimizde savaşlara, darbelere ve suikastlere rağmen dimdik ayakta kalmayı başarmış bir çınarın dalları olsakta, bu arayışlarla daha güçlü kökler salmaya, yeni filizlerle büyümeye devam edeceğiz. İşte bu nedenlerle Genel Merkezimizin öncülüğünde düzenlenen bu çalıştayı çok önemsiyor ve çıkacak fikirlerin çalışmalarımızda yeni bir yol açacağından şüphe duymuyorum. İzmir’den çıkacak her fikrin, Türkiye’yi yeniden adaletle, demokrasiyle ve ortak akılla yönetecek olan iktidarımıza büyük katkısı olacağına yürekten inanıyor ve çalıştayımızın hayırlı olmasını diliyorum.”

''İZMİR DEĞİŞİMİN LOKOMOTİFİ OLACAK''

Ülkenin ekonomik zorluklar içerisinde olduğunu, bunu da sahada yaptıkları çalışmalarda farkettiğini kaydeden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Gerçekten başından beri söylediğimiz İzmir değişimin lokomotif olacak iddiası bu toplantılarla başlıyor. İnanıyorum ki Türkiye’ye ilham verecek. Konda, yaptığı son anket çalışmasında nüfusun yüzde 82’sinin geçinmekte zorlandığı gösteriyor. 5 milyon hane ya elektrik ya da su faturasını ödeyemez halde. Büyük ekonomik sıkıntılar giderek yoğunlaşıyor. Bu değişim, insanların umutla mutlulukla buluşması aslında yerel yönetimlerde yaşatacağımız değişimle çok alakalı. Tüm Türkiye’yi değiştirmemiz mümkün. Buradaki arkadaşlarımıza çok iş düşüyor. Mutlaka vatandaşın günlük hayatta karşılaştığı ekonomik sorunlarının derdine destek olacak çalışmalar yapmalıyız. Belediye başkanlarımızla yoksul mahalleleri dolaşmaya başladık. Üzücü ve can yakıcı. Görüyoruz ki yüzler gülüyor ve bunları değiştirmenin başka bir Türkiye’ye kurulacağını düşünüyorum. Başka bir Türkiye mümkün” ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi