TUGAY CAN / İZ GAZETE – Cumhuriyet Halk Partisi Güzelbahçe İlçe Örgütü’nde Kazım Çam’ın istifa etmesi sonrasında göreve gelen Çağlayan Bilgen gazetemize konuştu. 1983 yılında gazeteciliğe başlayan Bilgen, gece editörlüğünden Haber Müdürlüğü’ne kadar birçok görevi üstlendiği Milliyet Gazetesi’nden 2011 yılında Milliyet Gazetesi’nin el değiştirmesi sonucu ayrıldı. Milliyet Gazetesi’nden ayrılma gerekçesini ‘Haberlerin ticarileşmesi, her şeyin ucunda paranın olduğu bir habercilik anlayışına dönüşmesi’ olarak ifade eden Bilgen, 2011 yılından sonra Güzelbahçe Belediye’sinde danışmanlık görevine başladığını söyledi. Bilgen, 2017 Aralık ayında ise Kazım Çam’ın yönetimindeki Cumhuriyet Halk Partisi Güzelbahçe İlçe Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi.

‘POLİTİKACILIĞI DA GAZETECİLİĞİ DE HAKKIYLA YAPMAK LAZIM’

Politikaya uzak olmadığını altını çizen Bilgen, gazetecilik yıllarında pek çok siyasetçiyle içli dışlı olduğunu söyledi. Gazetecilik yıllarında siyasi partilerin il ve ilçe kongrelerini takip ettiğini belirten Bilgen, “Politika benim yabancı olduğum bir şey değil. Hangi partide kim ne yapıyor, kim ne kadar dürüst, kim ne kadar ikiyüzlü, bunların hepsini biliyorum. Politika muhabirliğinden gelen bir tecrübe bu. İzmir’de kırk tane politikacı varsa, kırkının da kim olduğunu az çok bilirim. Aynı şekilde İzmir’de kırk tane gazeteci varsa kırkının da ne olduğunu ne olmadığını bilirim. İzmir’de gerçek gazeteciler de var tetikçi gazeteciler de var. Bu işi hakkıyla yapmak lazım. Dolayısıyla politikayı da gazeteciliği de hakkıyla yapmak lazım. Bu yüzden önce dürüst, şeffaf olmak lazım.” diye konuştu.

‘DOMAİN ALAN GAZETECİYİM DİYOR’

Öğrencilik yıllarında Abdi İpekçi, Ertuğrul Özkök, Mahmut Tali Öngören gibi isimlerin dersine girdiğini söyleyen Bilgen, gazetecilikte Abdi İpekçi geleneğinden geldiğini vurguladı. Bilgen, "Günümüzde gazeteci olmak eskisi gibi zor değil. Bazıları öyle gazetecilik yapıyor ki; mesela adam müteahhit bir domain alıyor ve ben gazeteciyim diyor. Başkalarını tehdit etmeden, şantaj yapmadan, hakaret etmeden meslekleri icra etmek lazım. Ben bunu bilirim.” dedi.

Bilgen ayrıca, gazetecilik mesleğinden gelmenin, siyaseti bilmeme ve insanları tanımak açısından bir avantaj olduğunu vurguladı. Bilgen, “Meslektaşlarımız, gazeteci dostlarımız her zaman bizimle birlikte ve bizim ne olup olmadığımızı biliyor. Bir de gazetecilik öyle bir hal aldı ki, domain alan gazeteci olduğunu iddia ediyor. Bu yüzden, cemiyetin ve meslek kuruluşlarının bu işe bir çeki düzen vermesi lazım diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

‘ALTI TANE ADAY DOSYA ALMIŞ DURUMDA’

Yerel seçim çalışmalarının devam ettiğini söyleyen Bilgen, “Önümüzdeki süreç gerçekten zorlu bir süreç. İlk etapta adaylık süreci var. Belediye Başkan adayı ve Belediye Meclis üyeleri için adaylar belirlenecek. Şu an dosyalar alınıyor. Elliye yakın Meclis üyeliği için aday adayı var. Altı tane de Belediye Başkan adayı dosya almış durumda. Bunların içerisinde bir tanesi bizim adayımız olacak.” diye konuştu.

‘GENÇLERİMİZ VE KADINLARIMIZ KAPI KAPI GEZİYORLAR’

Ön seçim olmasının da mümkün olduğunu belirten Bilgen, “Ancak büyük bir ihtimalle aday merkez yoklaması ile belirlenecek.” dedi. Bilgen sözlerini şöyle sürdürdü;

“Biz yerel yönetimlere ilişkin çalışma konusunda oldukça deneyimliyiz. Altı tane seçimi geride bıraktım. Bu seçim sonucunda hangi haneden ne oy çıkacağını tahmin ediyoruz. Kadınlarımız ve gençlerimiz seçim sürecinde kapı kapı geziyorlar. Bu çalışma sonucunda alacağımız oyun ne olacağını tespit ediyoruz.”

2014 yerel seçimlerinde eski Belediye Başkanı’nın DSP’nin adayı olarak seçimlere girdiğini, dolayısıyla CHP’nin küskünlerinin, DSP’lilerin oyu ile birlikte yüzde 28 oy aldığını söyleyen Bilgen ayrıca, yapılan son referandumda yüzde 82 oy aldıklarını sözlerine ekledi.

‘BU SEÇİMDE TEK ADAM ÖZLEMİ İÇİNDE OLANLAR KAZANIRSA…’

Bilgen sözlerini şöyle tamamladı;

“2019 Mart’ında yapılacak olan yerel seçimler, Cumhuriyet’in kazanımlarının tamamen elden alınması, yok olması ya da yaşatılması üzerine bir seçim olacak. Bu seçimde eğer, tek adam yönetimi özlemi içerisinde olanlar başarılı olursa, Cumhuriyetçiler bir hayli zor dııruma düşecek. Bu nedenle Cumhuriyet Halk Partisi’nin büyük şehirlerin belediyelerini kazanması gerekir.”

Editör: Haber Merkezi