Cengiz Aldemir/ANKARA - Meclis'te konuşan HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, baro düzenlemesi konusunda iktidar bloğuna ders mahiyetinde, çok önemli katkılar yapıldığını ve bu düzenlemeyi getiren milletvekillerine, "Hata yapıyorsunuz." "Kandırılıyorsunuz." "Tez elden bu yoldan dönün." biçiminde de bağlanıyor. Oysa işin bir başka boyutu da bunun aslında bir yanılgı olmadığıdır. Bu bir hesap hatası değildir, bu yasa düpedüz bir tercihtir. Yani sarayın ihtiyacıdır, halkın ihtiyacı değil, doğrudan sarayın ihtiyacıdır” diye seslendi.
SARAY’IN FOTOĞRAFI
Baro düzenleme sürecinin yasama faaliyetleri ile değil polis zoruyla işlediğini belirten Çepni, baro başkanları ve avukatlara karşı polis şiddetini eleştirerek, “Şiddetle çıkarılmaya çalışılan, halk karşıtı bir yasayla karşı karşıyayız. Bu yasada 30 ile 4 bin 900 üyenin oyları eşitleniyor ve bu da şöyle temellendiriliyor, deniyor ki: "Türkiye Barolar Birliği avukatların birliği değil, baroların birliğidir." Şimdi, bu, gerçekten, aslında AKP saray zihniyetinin bir fotoğrafıdır” yorumunda bulundu.
SARAY ÖRGÜTSÜZ HALK İSTİYOR
Savunmanın örgütlü yapısını bozulmak istenmesinin nedenlerini sıralayan Çepni, şiddet gören kadınların, doğasına, deresine sahip çıkan köylünün, ulusal onurunu korumaya çalışan Kürt'ün, bir bütün olan halkların, ulusal inanç özgürlüğü mücadelesini sürdüren Alevilerin örgütsüz ve savunmasız bırakılması projesi olarak değerlendirdi.
Teklifin 4 bin 900 insanı aritmetik bir toplama dönüştüren, nesneleştiren bir yaklaşım olduğunu söyleyen Çepni, gerçeğin ise delegelerden oluşan kurumun bir temsiliyet ve sorumluluk olduğunu hatırlatarak, “Siz delegeleri eşitleme hakkına sahip olamazsınız. Bu bir eşitsizliktir, hem anayasal bir eşitsizliktir ama aynı zamanda da insanı nesneleştiren bir yaklaşımdır. Şimdi bu yasayla, gizli açık, apoletli apoletsiz, üniformalı üniformasız her tür yol ve biçimde örgütlenen saray tüm halkı örgütsüzleştirmeye çalışıyor. Dolayısıyla bu yasa sadece avukatlara dönük değil, o yüzden tüm topluma dönük açık bir saldırıdır” sözleriyle tepki gösterdi.
CEMAAT UYARISI
Barolar ve baro başkanlarının kendileri için değil, tüm ezilenler için direndiğini, bir demokrasi mücadelesi verdiklerini kaydeden Çepni, eleştirilerini şöyle sürdürdü: “ Aynı zamanda bize bir çağrı yapıyorlar: "Gelin hep birlikte birleşik bir demokrasi mücadelesini kuralım." demeye çalışıyorlar. Bu teklif rövanşist bir tekliftir, bu teklif, bu düzenleme çok kötü olan bir hukuk sisteminin iyileştirilmesi meselesi değildir. Tıpkı darbelerden beslenen, darbeleri fırsatçılığa çeviren saray fikriyatı gibi saray sistemi gibi. Aynı zamanda burada bir kötü gidişatı kendileri lehlerine, kendilerinin kullanışlı hâle getirilmesi meselesidir. Yani, biz, kötü olan bir sistemin çok daha kötü hâle getirilmesi düzenlemesiyle karşı karşıyayız. Bu, cemaatler koalisyonunun resmileştirmesi meselesidir” sözleriyle uyardı.
Adil yargılanma talepleri için ölüm orucuna yatan avukatlar Ebru Aytaç ve Ebru Timtik’i hatırlatan Çepni, ‘paralel teklif’ olarak isimlendirdiği düzenlemeye karşı toplumun bütün kesimlerine birlik çağrısında bulundu.
