Cengiz Aldemir/ANKARA- HDP İzmir Milletvekili ve Çevre Komisyonu Üyesi Murat Çepni, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, fırıncı esnafının yaşadığı sorunları dile getirerek, "İçinde bulunduğumuz ekonomik kriz, zam, enflasyon, hayat pahalılığı ortamında belki de halkın yaşadığı sıkıntılarla en çok karşı karşıya kalan kesim fırıncılar. Fırıncıların içinde bulunduğu durum gerçekten içler acısı çünkü iki arada bir derede kalmış durumdalar. Bir taraftan, artan maliyetler dolayısıyla fiyatlara yansıyan zamlar ve bir taraftan da halkın genel olarak ekmek mücadelesi, şimdi somut olarak bir ekmek mücadelesine dönmüş durumda" dedi.

ÜRETİM DÜŞÜYOR, İTHALAT ARTIYOR

Ekonomik krizin nedeni olan AKP iktidarının bugüne kadar yürüttüğü ithalata dayalı, ranta ve talana dayalı beton ekonomisinin doğrudan sonuçları olduğunu ve bundan bağımsız tartışılamayacağını vurgulayan Çepni, "Sadece 2002'de 1,1 milyon ton buğday ithalatı yapılırken 2020'de 9,8 milyon tona çıkmıştır. Şimdi deniyor ya "İhracatçıyız." diye, AKP 2021 yılında da ithalata 2 milyon ton daha eklemiş. Şimdi, 1991 yılında Türkiye nüfusu 56 milyon, yıllık buğday üretimi 20,4 milyon ton iken; 2021'de nüfus 84 milyon, üretim ise 17,7 milyon tona düşmüş durumda. AKP dediğimizde bir demagoji siyasetiyle karşı karşıya kalıyoruz. Oysa, halkın ekmeğinin, çıplak ekmeğinin bile karşı karşıya kaldığı zulüm tam olarak bu" değerlendirmesinde bulundu.

HALKIN EKMEĞİ ELİNDEN ALINIYOR

50 kiloluk un çuvalının son iki haftada 200 TL'den 360 TL'ye çıktığını belirten HDP'li Çepni, İstanbul Fırıncılar Odası'nın yaptığı açıklamayı işaret ederek, "Genel olarak fırıncıların yaptığı açıklamalar var. Bu denklem içerisinde ekmeğin fiyatının neredeyse 5 TL olması gerekiyor ama 5 TL olması koşullarında da halkın gerçek anlamda ekmeğinin de elinden alınması söz konusu" ifadelerini kullandı.

İTHALATÇI AKP'DEN KURTULMAK LAZIM

İthalatçı olan AKP iktidarının, halkın olan her şeyi şirketlere peşkeş çektiği eleştirisinde bulunan Çepni, "Halkın olanları hortumlayan bu iktidardan, bu ithalatçı politikalardan kurtulmak lazım. Türkiye, Anadolu ve Mezopotamya coğrafyası tahıl ambarı bir coğrafyadır fakat bu coğrafyada en son kuraklıklarla birlikte de tahıl üretimi son derece düşmüş durumdadır. TÜİK'e göre bile 2020 yılında 20,5 milyon ton olan buğday üretimi 2021 yılında yüzde 14 azalarak 17,7 milyon tona düşmüş durumda" diye konuştu.

TARIM POLİTİKALARI YENİDEN DÜZENLENMELİ

Yapılması gerekenleri de sıralayan HDP'li Çepni şöyle konuştu:

Halkçı bir tarım politikasına ihtiyaç var. Tarım alanlarının halkın kullanımı noktasında, halkın ihtiyaçlarına bağlı olarak, üretime bağlı olarak kullanılması noktasında bir politikaya ihtiyaç var. Tarımda yabancı girdilerin engellenmesine ve yerli tohum başta olmak üzere, bunların geliştirilmesine ihtiyaç var. Örneğin, Konya Ovası'nda suya fazlasıyla ihtiyaç duyan ürünlerin kullanılması yerine daha farklı ürünlerin kullanımının devreye konulması lazım. Yani bir bütün olarak tarım politikasının ekolojik krize bağlı olarak da, küresel iklim krizine bağlı olarak da yeniden düzenlenmeye ihtiyacı vardır diyorum."

Editör: Haber Merkezi