Cengiz Aldemir/ANKARA - HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, meclis de yaptığı basın toplantısında İzmir Çeşme’de başlatılması planlanan Çeşme Kültür Turizm ve Geliştirme Bölgesi Projesine kendisinin, çevre örgütleri ve TMMOB’un ciddi itirazları olduğunu söyledi.
El değmemiş alanların turizm adı altında sermayeye peşkeş çekildiğini ileri süren Ekolojist Çepni, Çeşme projesinin İstanbul Kanal projesinin İzmir versiyonu olduğunu vurguladı. 13 Eylül 2019 tarihinde cumhurbaşkanlığı kararıyla Çeşme ve Urla’da özel mülk parsellerinde acele kamulaştırma kararı ile Çeşme projesinin oluşma sürecini hatırlatan Çepni, 12- Şubat 2020 tarihinde yine Cumhurbaşkanlığının, “İzmir Çeşme Kültür ve Koruma ve Geliştirme Bölgesi” kararnamesi ile birlikte sürecin önünün açıldığını belirtti. TMMOB, İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, EGEÇEP ve 107 şahıs karara yönelik yürütmeyi durdurma ve iptal davası ile kamulaştırmanın durdurulduğuna dikkat çeken Çepni, mahkeme kararına rağmen projenin reklamının sürdüğünü ifade ederek, “Mahkeme kararı ne olursa olsun biz zaten bunu yapacağız.” Demeye getiriyor ve Bakanlık bunu temellendirirken de bölgede turizmin 12 aya çıkacağıyla ilgili bilgilendirme toplantıları yapıyor” dedi.
GİZLİ SAKLI PROJELER YÜRÜTÜLÜYOR
Bölgenin ağırlıklı olarak ormanlık olduğunu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Düzeni Planında 1.Derece sit alanı olarak belirlendiğine dikkat çeken Çepni, resmileşmemiş çok sayıda planlamanın olduğunu, bunun da gizli saklı, örtülü biçimde yürütüldüğünü öne sürerek,“ 20 adet golf sahası, nitelikli spor tesisleri, turnuvaların yapılmasına uygun merkez, termal merkez ve sağlık turizmine yönelik özelleştirilmiş tesisler, kongre fuar ve etkenlik merkezi, yat limanı, iç koyların dışında bireysel yat bağlama alanları, bilişim teknolojileri serbest bölgesi, motor sporları pisti gibi çok sayıda etkinlik planlanıyor” bilgisini paylaştı.
ANAYASA FAZLASIYLA ÇİĞNENİYOR
Yarımadayı yapılaşmaya açacak proje ile il büyüklüğünde yeni bir nüfus yoğunluğu oluşacağını söyleyen Çepni, projenin sit alanında olmasının Anayasaya aykırı olduğunu belirterek, “ Biz Anayasanın fazlasıyla çiğnendiğini bildiğimiz bu koşullarda…Anayasada yer alan hükme göre ormanlık alan olan hiç bir yerde yatırım ve geliştirme projesi yapılamaz. Yansa dahi, devletin yapması gereken şey buranın eski dokusuna kazandırmaktır” hatırlatmasında bulundu.
SU SORUNU ÇIKMAZA GİRER
Düzenlemenin yarattığı handikaplardan bir diğerinin bölgenin su açısından son derece sıkıntılı olduğunu, bölgenin su ihtiyacının Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı ile Ildır Kaynaklarından karşılandığını, bu barajların da projenin içerisinde olduğunu su problemini içinde çıkılmaz bir hale sokacağı uyarısında bulundu.
YIKIM PROJESİ
Böylesi bir projede TMMOB’un, ekoloji örgütlerinin görüşlerinin alınmadığı doğa talanına sebep olacak, su kaynaklarını tüketen ve zehirleyen, Anayasaya aykırı, bir yıkım projesi olduğunu söyleyen Çepni, projeye itirazlarını şöyle sürdürdü: “Çeşme Yarım Adası’nın neredeyse tamamını zenginlerin kullanımına açacak olan bu proje bir rant projesidir. Turizm deyince anladığımız şey doğal turizmdir. Türkiye’de paranın ve tüm varlıkların hortumlanmasından kaynaklı bir ekonomi krizi var. Yani bu varlıkların başta saray ve sarayın çevresindeki şirketlere hortumlanmasından, tüm doğal yer atı yer üstü varlıklarının sermayeye peşkeş çekilmesinden kanyaklıdır. Biz HDP olarak bu Çeşme Projesine karşı yerel mücadele dinamikleriyle birlikte mücadelemizi devam ettireceğiz. İktidara son çağrımız şudur; halkın yaşam alanlarından, bu ülkenin ormanlarından, sularından, elinizi çekin. Bu ülkenin neyi var neyi yoksa yabancı ve yerli şirketlere üç beş tane şirkete peşkeş çekmekten vazgeçin. Bu suçu işlemekten vazgeçin diyorum. “
