İZ GAZETE - İzmir’in 342 bin hektarlık tarım alanına sahip olduğunu belirten CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, tarım potansiyelini istenen seviyeye çıkaramayan İzmir’in tarım alanındaki sorunları ve beklentilerini paylaştı. Seralarda ve hayvan işletmelerinde kullanılan elektriğin, ticari işletmelerdeki gibi işlem gördüğünü ifade eden CHP’li Çelebi, bu yerlerin tarımsal işletme olarak alınmasının çiftçiler için önemine değindi. Çiftçilerin elektrik faturalarını 1 veya 2 kez ödeyemediği durumda, tarımsal aboneliklerinin iptal edilerek yeni ticari abone yapıldığını bunun da mağduriyete neden olduğunu söyledi. Konuyu meclis gündemine taşıyan Çelebi, yeni tarımsal abonelik için 20 yıl önceki tarımsal abone evrakları ve kuyu ruhsatları istenmesi ile değil, tarımsal aboneliklerde Ziraat Odası kaydı ve ÇKS ile yapılmasını önerdi.

Çiftçilerin sorunları ile ilgili meclis araştırması isteyen Çelebi, sorunları ve beklentileri şöyle sıraladı :

“Karkas et fiyatlarının girdilere göre düzenlemesi yapılmalıdır aksi halde kırmızı et üreticisi mağdur olacaktır. Et üreticisini korumak için açıktan destek verilmelidir.

-Zeytinyağındaki ani fiyat düşüşü engellenmeli, zeytinyağı taban fiyatı önceden açıklanmalıdır.

- Hayvan kesiminde veterinerler damızlık değerini yitirmiş dişi hayvanların onayını yapmakta tereddüt etmektedir, bu konuda tedbir alınmalıdır.

MAĞDURİYETLER GİDERİLSİN

- Hazineye ait tarımsal arazilerde ecrimisil ödeyerek pamuk, zeytin, yem bitkileri, dane mısır vb. ekim yaparak destekleme primlerinden faydalanamayan çiftçilerimizin mağduriyetlerinin giderilmesi gereklidir. Üreticilerimiz 1998 yılından beri destekleme almakta 2001 yılından beri Çiftçi kayıt Sistemine müracaat etmektedirler. Hazine arazisi kullanan çiftçilerimiz sisteme kayıt yaptıramamaktadırlar. Dolayısıyla giriş yapılmayınca da desteklemelerden faydalanamamaktadırlar. İzmir ilinde 21 ilçe ve köyleri hem hazine arazilerinin desteklemelerden yararlanamaması hem de hazine yeri kullanan üreticilerimizin ödemekte oldukları kira bedellerinin günün şartlarına göre yüksek tutulması nedeniyle kiraların düşürülmesi gerektiği konularında çözüm beklemektedir.

- 30 yaş altı genç çiftçilerin oda kayıtlarında SGK ya bildirim zorunluluğunun kaldırılması böylece genç çiftçilerin tarıma teşvik edilmesi sağlanmalıdır. Eşinin vefatından dolayı maaş alan kadın çiftçilerimizin oda kayıtlarından doğan zorunlu tarım bağkuru ödemesi ve bunun sonucunda eşinden aldığı maaşının kesilmesi kadın çiftçilerimizin mağduriyetine sebep olmaktadır, düzeltilmelidir.

- Tek yıllık ürün ekimlerinin Bakanlıkça planlanması, bölgesel ürün desenine göre planlı ekim yapılarak bölgesel teşviklerin yapılması önem arz etmektedir.

- Belediyelerin imara açtıkları tarım arazilerinde Ziraat odalarından görüş almaları önemlidir. İmara açılan bütün arazilerin odaların görüşü alınarak ve oda yöneticilerinin tarımsal konulardaki komisyonlarda yer alması sağlanarak yapılması sağlanmalıdır.

- Tarımsal ürün desteklemelerinin ekimler yapılmadan önce açıklanması sağlanmalıdır.

MAZOTUN YÜZDE 50’LİSİNİ DEVLET KARŞILASIN

- En önemli girdi maliyeti olan mazotun yüzde 50 sinin devlet tarafından karşılanması gereklidir.

- Kırsal kesimde yaşayan gençleri evlerini yani köyünü terk etmemesi için özel destekler yapılmalı, genç çiftçileri tarıma teşvik için arazi edindirme kredisi verilmelidir.

-Tarsim kapsamında düzenleme yaparak ürünlerin sigorta kapsamı süreleri uzatılmalıdır. Bölgemizde narenciye üreticilerinin 14 Aralıkta sigorta sürelerinin sona ermesi mağduriyet oluşturmaktadır. Narenciyede dolu ve don olayı o tarihe kadar neredeyse hiç yaşanmamaktadır. Bu sürenin 15 gün uzatılması ve eksperlerin raporlarını zararın altında göstermesi çiftçilerimizi mağdur etmektedir.

- Çiftçilerimizin arazi sulama artezyenlerine sayaç takılmasının kaldırılması ve sulamaya desteklerin arttırılması gereklidir.

ARAZİLER YABANCILARA SATILMASIN

-Tarım arazilerinin yabancılara satışı önlenmelidir.

-Plansız üretim arz fazlasına sebep olmakta pazarlamada sorunlar yaşanmaktadır.

- Çiftçi Kayıt Sistemine son müracaat tarihi 30 haziran yerine 31 aralık olmalıdır.

- Son 10 yılda elektrik kablosu ve trafo hırsızlığı artış göstermiştir. Özellikle tarımsal sulamada kullanılan elektrik hatları ile trafoların yağı (araçlarda kullanılmaktadır.) ve içindeki bakır levhalar çalınmaktadır. Bu hem ülke ekonomisine hem de tarımsal üretime darbe vurmaktadır. Hurdacılar ve kaçak yağcılar kontrol altına alınmalıdır.

Çelebi, İzmir ziraat odalarıyla koordineli çalıştıklarına da vurgu yaptı.

Editör: Haber Merkezi