“CHP, 31 MART’TA YAKALADIĞI BAŞARI İLE İKTİDARA EN YAKIN PARTİDİR”

 31 Mart yerel seçim sonuçlarını Cumhuriyet Halk Partisi  (CHP) açısından değerlendiren Çam; “Cumhuriyet Halk Partisi 31 Mart’ta yakaladığı başarı ile iktidara en yakın partidir. Her ne kadar Cumhur İttifakı %51 oranında oy almış olsa bile sonuç itibariyla kazanılan bütün şehirlere baktığımızda CHP bütün şehirlerdeki seçmen ve oturan yoğunluğuna bakıldığında en büyük illeri kazanmıştır.” İfadelerini kullandı.

6 Mayıs sonrasında sosyal medyada oluşan tepkilerin, 23 Haziran seçimlerinin yüksek katılımla gerçekleşeceğinin habercisi olduğunu belirten Çam;  “İstanbul’da yaşanan son olaylar, seçimi kazanmış Ekrem İmamoğlu’nun YSK marifetiyle mazbatasının elinden alınması ve tekrar seçime gidecek oluşumuz nedeniyle vatandaşın hatta 31 Mart’ta sandığa gitmeyenlerin de 23 Haziran’da yapılacak olan seçimde sandığa koşarak gidecektir. Biz bunun yansımalarını sosyal medyada yaşananlardan takip ediyoruz ve hissediyoruz. 23 Haziran’da yapılacak olan seçime müthiş bir katılım olacak. Herkes tatillerini iptal etmeye başladı.  Ben yine yüksek bir katılım olacağını ve bu katılımın da Ekrem İmamoğlu’nun lehine olacağını düşünüyorum. Çünkü seçmen sayısı ne kadar çok artarsa İmamoğlu’nun şansı da o kadar artar.” diye konuştu.

“SEÇİMLERİ BOYKOT ETME LÜKSÜMÜZ YOK”

23 Haziran’da tekrarlanacak İstanbul seçimlerini boykot etme tartışmalarını değerlendiren Çam,  “Bizim içimizde de seçimi boykot edelim, katılmayalım diye konuşan çeşitli arkadaşlarımız olmuştur. Bu ifade özgürlüğüdür. Ama nihai olarak Ekrem İmamoğlu’nun da bizzat iştirak ettiği Parti Meclisi Toplantısı’nda seçimlere İmamoğlu ile beraber girme kararı aldık. Türkiye’nin geldiği bu noktada, seçimleri boykot etme lüksümüz yoktur. Bu resmen İstanbul’u AKP’ye teslim etmek demektir.“ şeklinde konuştu.

Erdoğan’ın ”seçimler yenilenirse kazanırız” ifadeleri kendisine sorulan  Çam, “Bazı arkadaşların taşıdığı kaygılar olabilir. Kimileri söylüyor; ‘AKP kaybedeceği bir seçimi yeniletmez’ diye.  Erdoğan’ın bu sözü kendi tabanına moral enjekte etmekten başka bir şey değil. 23 Haziran’da bunun öyle olmadığını o da görecek, Türkiye’de görecek. İstanbul’un bu konuda ne kararlı olduğunu hep birlikte göreceğiz.” dedi.

“TKP’NİN ALMIŞ OLDUĞU KARAR SON DERECE YERİNDE BİR KARARDIR”

Türkiye Kominist Partisi’nin (TKP) seçimlere katılmayacağını duyurmasının ardından 23 Haziran seçimlerinde partilerin katılım ve seçimden çekilme kararları üzerine konuşan Çam,“Saadet Partisi aday gösterip seçimlere katılacağını söyledi. Buna saygı duyulması gerekir. Aday çıkarmaları doğru bir iştir. Aday çıkarmadıkları takdirde almış oldukları 100.000 oyun ne kadarı bize gelirdi ne kadarı AKP’ye giderdi bu tartışmalı bir konu. Belki 31 Mart’ta daha da çok oy alacaklardır. Seçime katılmayacak olanların da bu konuda irade beyan etmeleri iyidir. Mesela TKP dedi ki; ‘Biz AKP’nin karşısındaki adaya oy vereceğiz’ . Bu çok takdire şayan bir davranıştır. Gerçekten ortada bir hukuksuzluk ve haksızlık var, anti-demokratik bir karar var. Bu karara karşı yekvücut olmamız gerekir. Bu noktada TKP’nin almış olduğu karar son derece yerinde bir karardır. Kendilerine müteşekkiriz. HDP seçmeni de önceden ne yaptıysa aynısı yapacağız dedi. 31 Mart’ta HDP seçmeninin önemli bir bölümü büyükşehirlerde bizim adaylarımıza oy verdi. Elbette vermeyenler de var.  23 Haziran’da yine HDP seçmeninin büyük bölümünün oylarının Ekrem İmamoğlu’na gideceğine inanıyorum. “ ifadelerini kullandı.

“YSK’NIN KARARI HUKUKİ DEĞİL SİYASİDİR”

YSK’nın İstanbul seçimlerinin yenilenmesi yönünde aldığı kararın siyasi olduğunun altını çizen Çam, “Ekrem İmamoğlu’ndan zorla belediye başkanlığını aldı. Bu siyasi bir karar, hukuki bir karar değil. YSK, bu oyuna alet edilmiştir. Dolayısıyla AKP’ye oy veren seçmende vicdani bir rahatsızlık var. Bu rahatsızlığı ya CHP’ye oy vererek giderecektir ya da Saadet Partisi’ne oy vererek AKP’nin kaybetmesi için bir başka yol izleyecektir.” diye konuştu.

“AKP’NİN İÇİNDEKİ ÇATLAK GİTGİDE BÜYÜYECEKTİR”

AKP’nin parti içinde bölünmeler ve cepheleşmeler içerisine girdiğini söyleyen Çam; “Şu kesin ki gemi resmen su almayan başladı. Şimdi geminin içinde bulunanlar yeni bir çıkış yolu aramak durumunda. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde AKP içinde sesini yükseltecek olanların sayısının çoğalacağını düşünüyorum. Ve bu işin böyle gitmeyeceğini net bir şekilde deklare edeceklerini  düşünüyorum. Bunların önemli bir bölümü de sandığa giderek AKP’ye oy vermeyerek yapacaklarını düşünüyorum. AKP’nin içerisinde bulunan bir çok insan da duydukları vicdani rahatsızlıktan dolayı sandığa gidip oyunu Ekrem İmamoğlu lehinde oy kullanarak gerçekleştirecektir. AKP’nin içindeki çatlak gitgide büyüyecektir.” ifadelerini kullandı.

“23 HAZİRAN, AKP İKTİDARININ MİADI OLACAKTIR”

AKP’nin tek adam rejimine dönüşen 17 yıllık iktidarının artık son bulması gerektiğini vurgulayan Çam sözlerini şu şekilde noktaladı :

“Ülke ekonomisinin yönetilemez hale geldiğini, Türkiye’nin iç ve dış borçlarının çok yükseldiğini, vatandaşlardaki memnuniyetsizliği her gün görüyoruz. Artık AKP’nin Türkiye’ye verebileceği hiçbir şey kalmadı. Bundan sonraki süreç terse bir iniştir. Çöküştür. Türkiye’nin bu siyasi iktidardan kurtulması gerekiyor. Bunun miadı da 23 Haziran olacaktır. 23 Haziran’da Türkiye’nin 17 yıllık AKP hükümetinden kurtulacağına inanıyorum. 23 Haziran AKP iktidarının miadı olacaktır.

Editör: Haber Merkezi