İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB) haziran ayı üçüncü olağan meclisi İBB Başkan Vekili Mustafa Özuslu’nun yönetiminde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) gerçekleşti. Meclis’te belediyenin iştiraklerinden İZELMAN, İZBETON ve İZTARIM şirketlerinin bütçesinde sermaye artırımı yapılması oy çokluğu ile kabul edildi. Buna göre; İZELMAN’a 15 milyon, İZBETON’a 150 milyon, İZTARIM’a ise 100 milyon lira sermaye artırımı yapıldı.
Öte yandan sermaye artırımları, Meclis’te tartışmalara neden oldu. Konuyla ilgili söz alan AKP Grup Başkan Vekili Özgür Hızal, İZBETON’u yatırımlar üzerinden eleştirdi. “İZBETON, üç yıl öncesine kadar İzmir’in en değerli şirketlerinden biriydi" diyen Hızal, "Maalesef son üç yıldır İZBETON yönetim anlayışındaki aksaklıklardan ötürü kentte ciddi sorunların yaşanmasına sebebiyet veriyor. İzmir’de mevcut yollarla ilgili sorun var; hangi meclis üyesi buna itiraz edebilir?" dedi.
Hızal, "İZBETON asli görevlerini yerine getirmiyorken biz de iyi niyetli olup kentsel dönüşüm sorununu çözmek adına, Örnekköy’de kentsel dönüşüm yapması için yetki verdik. Tüm dünyada global sistemde yaşanan krizden maalesef ülkemiz de etkilendi. Hayat pahalılığıyla alakalı ben de vatandaşın yaşadığı sorunları görüyor ve bunun çözümü için çaba gösterdiğimizi söylüyorum. Ancak İZBETON para kazanacağı bir sistemi başkasına devrediyor. Binlerce konut yapılacak; kim yapacak onu, ben bilmiyorum, yetkiyi biz verdik ama hiçbirimiz bilmiyoruz. İZBETON neden bunu yapamıyor çünkü kasa tam takır. O yüzden dahiyane bir çözüm buldular kooperatif kurdular. İZBETON’un elinde iş var, yapamıyor, başka yere paslıyor" diye konuştu.
‘HALA ÇOK KIYMETLİ!’
Hızal’ın ardından söz alan CHP Grup Başkan Vekili Murat Aydın ise, İZBETON’un İzmir için hala çok önemli bir şirket olduğunu ifade ederek, “İBB yönetiminin ve CHP grubunun tarzında gerçekleri ve sorunları inkar etmek gibi bir anlayış yoktur. İBB’nin faaliyet raporuna ve stratejik beş yıllık planına bakarsanız bu şehirde ne kadar çok şeyin yapılması gerektiğini, hala ne kadar çok şeyin eksik olduğunu bizim söylediğimizi görürsünüz. Zaten o yüzden yönetimdeyiz. Yani bu şehir için daha iyi şeyler yapılması gerektiğine inandığımız için yönetimdeyiz. O yüzden İBB’nin kesin hesaplarında ve faaliyet raporlarında yüzde 35 ile yüzde 42 arasında yatırımların yapıldığını görürsünüz. Herhalde bu yatırımları şan olsun diye yapmıyoruz. İBB bu yatırımları başkasının parasıyla yapıp başkasına ödetecek bir anlayış içinde de değil. Kendisinin öz sermayesinden, bu halktan toplanan vergilerden aldığı parayla yapıyor. O yüzden de halkın kullanımına sunulmuş her bir hizmet için ödeme garantili işler de yapıyor. Aramızdaki farkı belirleyelim. O yüzden biz her zaman eksiği giderme çabasındayız” dedi.
"İZMİR HALKI YUTMAZ"
Hızal’ın çıkışlarına hükümetin ekonomi politikaları üzerinden yanıt veren Aydın, “İzmir halkı ve İBB, şirketlerin sermayesini yutan, ekonomiyi batırmış, Türk Lirası’nı ‘Daha ineceği yer yok’ denilen yerin de altına indirmiş ve bütün bunlara rağmen hala gerçeklikten kopmuş bir siyasal iktidarla muhatap . O yüzden de İBB’nin iştirakleri olan şirketler de bu ekonomiyi batırmış siyasi anlayış yüzünden yok olan, karadeliklerde yutulmuş, sermayesini toparlamaya çalışıyor. Bu, bütün şirketler için geçerli. Şirketlerin bilançolarındaki geçen yılki karşılıklarına bakın bir de bu yılkine bakın. Bu şirketler geçen yıl bütçe hazırlarken tahmin ettikleri Türk Lirası döviz kurlarının girdi maliyetlerine bakın. Sayın Hızal zaman zaman ‘Bahane belediyeciliği’ der; anladığım kadarıyla kendileri de ‘Bahane hükümetçiliği’ diye yeni model uydurdular. Çünkü görüyorum ki bu ekonomik krizle ilgili ne kötü gidiyorsa ‘Dünya böyle’ diyorlar. Oysa biz enflasyonda üçüncü sıradayız. İyi bir şey olduğunda ‘Hükümetimiz yaptı’ diyorlar. Bu, 10 aldığında kendi aldığını söyleyen ama üç aldığında da notun hocanın verdiğini söyleyen tembel öğrenci anlayışıdır. Bahane hükümetçiliğinden vazgeçin. Bu ülkenin şirketlerini, mal varlıklarını batırmış bir hükümetin yerel temsilcileri olarak biraz olsun dilinizi ısırarak konuşun. Bu ülkede her şey güllük gülistanlıkmış da şirketlerin sermayelerini yutan karadeliğin kim olduğunu görmüyormuş gibi davranmak bize yakışmaz. Bunu da İzmir halkı yutmaz” dedi.
'AKP HİZMET SİYASETİ DIŞINDA BİR ŞEY YAPMADI'
AKP Grup Sözcüsü Hakan Yıldız ise, “Her yıl bütçe konuşmalarında ekonomi ile ilgili yaptığınız bahanelere alıştık. İZBETON her yıl sermaye artıyor. Hadi bu sene artırdı, geçen sene niye yaptı? İnsanın karnesi işidir. AKP hizmet siyaseti dışında bir siyaset yapmamıştır. Maalesef, bizim muhalefetimizde de sizin muhalefet anlayışı yoktur. Hizmet muhalefeti vardır” diye konuştu.
'NEDEN SORGULUYORLAR ANLAMIYORUM'
AKP'li Yıldız’a yanıt veren CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç şöyle konuştu:
“Enflasyon bizi 20 yıl geri götürdü. Bu bir iş birliği değil, iş bilmezliktir. Önümüzdeki seçimlerde halk mutlaka tercihini ölçecektir. İZBETON, kooperatif kanunu dediğimiz bir yasal mevzuat var. Belediye kanunu ve Büyükşehir kanunları var. Biz oybirliği ile İZBETON’a yetki verdik. Kooperatif kanunun 9’unca maddesinde belediyeler ve kooperatifler ortaklaşabilir ve birlikte iş yapabilir. Bu kadar net hüküm varken, bunu neden sorguluyorlar anlamıyorum. Depremzedeler de bir kooperatif kurdular. Bunu İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden alınan güç, maneviyatla kurdular. Bu güçle de depremzedelerin sorunları çözülecek. Deprem sonrası hasarlı binaları hükümetin vatandaşlara bir kuruş harcanmadan konut edinilmesi gerekiyordu. Nerde deprem paraları? Rezerv alandaki konutlar da bitmedi” açıklamalarında bulundu.
