CENGİZ ALDEMİR/ ANKARA- Ülke gündeminin birinci başlığı haline gelen 128 milyar dolar konusunda İz Gazete'ye konuşan CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, AKP yönetiminin 128 milyar dolarla ilgili açıklamalarının, paranın çarçur edildiğinin bir teyidi, itirafı anlamına geldiğini söyledi.

İKTİDAR SUÇLULUK TELAŞI İÇİNDE

128 milyar dolar nerede pankartlarının indiren iktidarın telaş içine girdiğine dikkat çeken Böke, “Halkın olan rezervler nerede sorusundan neden telaş duyuyor? Eğer ortada bir suç bir kamu zararı yaratılmamışsa telaşlanılmaz yanıt verilir. Bunlar bir suçluluk telaşına işaret ediyor. Bu rezevler ülkenin bir ekonomi sigortasıdır. Kara gün akçesidir. Şu anda Merkez Bankasında eksi 49 milyar 300 milyon düzeyinde rezervimiz” dedi.

128 MİLYAR 2021 BÜTÇESİNE DENK

Çarçur edilen 128 milyar doların 2021 yılı bütçesine denk gelen bir miktar olduğunu belirten Böke,” Bugün 128 milyar doları yerine koymaya kalksak ne olur? Bu Merkez Bankası’nın inanılmaz bir döviz talebi yapması anlamına gelir. Dövize bu derece yüklü bir talep olduğunda fiyatı artar. Halen 8-10’lar civarında kur düzeyi bu sefer bu rakamları da aşan rakamlara ulaşır. Türkiye’de ne üretiyorsak ithal girdiyle üretiyoruz. Döviz kuru arttığı zaman, bütün üreticilerin ve sanayicilerin üretim maliyetleri, faiz oranları artar ve ağır bir enflasyonla karşı karşıya geliriz. Vatandaş açısından da derin bir gelir kaybı ve yoksullaşma anlamına gelir.

177 MİLYAR LİRAYA VARAN KAMU ZARARI VAR

İktidarın 177 milyar lira kamu zararına neden olduğu için 128 milyar doların kime, ne için ve ne kadardan satıldığı gibi soruları yanıtlamaktan kaçındığını belirten Böke, “Diyelim ki 6,80’den satsınlar. Bugün 8,10’dan geri alınacak olsa, her bir dolar rezerv için 1 lira 30 kuruş fazladan para ödememiz gerekiyor. 128 milyar dolarda bu rakam 170 milyar lirayı aşıyor. Koşullar aynı kalsa dahi 177 milyar liraya varan bir kamu zararı var” değerlendirmesinde bulundu.

DIŞ POLİTİKA AL-VER İLİŞKİSİ ÜZERİNE KURULU

Türk dış siyasetinin al-ver ilişkisi anlayışına dayanan, rasyonellikten uzak, stratejiden çok anlık kazançlar üzerine kurulu olduğunu, değer bütünlüğü çerçevesinde Avrupa’nın da bazı konularda tartışmaya açık tutum ve davranışlarının müzakere edilmesi gerektiğini söyleyen Böke, “Bu al-ver ilişkisi içerisinde en temel hak olan yaşam hakkı için mücadele ediyor olan mülteciler sorunu pazarlık konusuna dönüşebiliyor. Oysa evrensel değerler bütünü içerisinde tarif ettiğimiz özgürlük, insan hakları, demokrasi çerçevesi içerisinde kabul edilemeyecek bir şey. Veya Gümrük Birliği gibi ekonomik projesi olması gereken bir oluşumun, siyasi bir müzakere aracına dönüştüğü zaman esas amacından sapmaya başlıyor. Al-ver ilişkisi yerine değerler üzerine kurulu, çok taraflı düzeni büyüten bir dayanışma siyasetini geleceğe taşımak solun iddiasıdır ve bunu savunmak lazım” ifadelerini kullandı.

HALK CESARETİNİ BÜYÜTMELİ

CHP’nin ekonomi, esnaf, Balkan, doğa hakları gibi masalar oluşturarak saha çalışmaları sürdürdüğünü anımsatan Böke, sorunları ve çözümü halkla birlikte oluşturdukları halkçı bir siyaset geliştirdiklerini söyledi. CHP’nin üzerine düşeni yapacağını ifade eden Böke, halkın omuz omuza vererek cesaretlerini büyütmeleri sonucunda, ülkede yeni bir değişimin yaşayacağını da sözlerine ekledi.

Editör: Haber Merkezi