Cengiz Aldemir/ANKARA- AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, kurdaki dalgalanmayı durdurmaya yönelik yeni ekonomik araçların devreye sokulacağını açıklaması, ekonomi uzmanları ve muhalefet tarafından ,"Erdoğan yine yanlış düğmeye bastı" sözleriyle eleştiriyor.

DEĞİŞEN BİR ŞEY OLMADI

Konuyla ilgili İz Gazete'ye konuşan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko,  Erdoğan'ın örtülü faiz artışının ve kur riskinin tüm yükünü hazinenin sırtına taşıyacağını vurgulayarak, "Hükümet, geçtiğimiz aylarda da artan gıda fiyatlarına karşı müdahalelerde bulunmuş, hatta Türkiye'deki en büyük zincir marketlere soruşturma açılmıştı. Ancak soruşturmalara rağmen değişen bir şey olmadı. Ayrıca gıda fiyatları, artık o günlerden daha yüksek seyrediyor" dedi.

FİYATLAR FREN YERİNE GAZA BASACAK

Son bir aydır kur rekorlarına ve buna bağlı zamlara kilitlenen vatandaşın, yeni ekonomik adımlar sonrası özellikle gıda alanında fiyatlarda indirim beklerken, sektör temsilcilerinin, fiyatların artmaya devam edeceği açıklamalarına dikkat çeken CHP'li Beko, "Doların 13 TL altına inmesi ‘Zamlar geri alınır mı' beklentisi yaratırken, gıda üreticileri ise maliyetlerin hâlâ 9 TL'lik dolar kuru seviyesinde olduğunu ve fiyatların fren yerine gaza basamaya devam edeceğini açıkladı. Son günlerde döviz düşse de çitfçinin maliyetlerinde herhangi bir düşüş yok. Tanıdığım, konuştuğum çiftçi yurttaşlar bana, “Gerek tohumda, gerek gübrede, gerek yemde, gerek mazotta herhangi bir indirim olmaması üretim maliyetlerini artırıyor. Nerede kaldı verilen sözler? Demek ki kendi yandaşları için doları düşürmüşler" diyor. Altyapıdan yoksun günü birlik ekonomi politikalarlarıyla bu sorun çözülmez. Gıda enflasyonu devam edecek. Dövizdeki düşüşün girdilere yansımaması raflardaki fiyatların artmasına neden oluyor. Mazotta, gübrede indirim olmadığı ortamda bunun tüketiciye yansıması kaçınılmaz" sözleriyle tepki gösterdi.

ÖRTÜLÜ KATMERLİ FAİZ YÜKSELTME OYUNU

Doların, euronun bir gün içinde 7-8 TL inip çıktığı bir ülkede kimsenin yatırım, üretim, istihdam, ihracat yapamayacağını vurgulayan CHP'li Beko, bu süreçten sonra mevduatlar gibi kredilerin de dolara endeksli olacağını, borçluların hem faiz hem kur farkını ödeyeceğini, bunun da örtülü ve katmerli bir faiz yükseltme oyunu olduğunu söyledi.

VATANDAŞ İNDİRİMİN OLMAYACAĞINI GÖRDÜ

Türk-İş'in Aralık ayı Açlık ve Yoksulluk Araştırması'nı paylaşan Beko, başkentte yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı bir önceki aya göre yüzde 25,75 ile rekor oranda arttığını, bunun gıda enflasyonunda yıllık oranının ise yüzde 54,96 olduğunu kaydetti. Süt, yoğurt, peynir grubunda; bütün markaların ürün çeşitlerinde yüksek oranda artış gerçekleştiğini vurgulayan Beko, "Sütte bir aylık artış yüzde 35,3 olarak hesaplandı. Bu ürün grubundan kaynaklanan fiyat artışlarının aile bütçesine getirdiği aylık ek yük ise 135 TL oldu. Hala benzine, mazota, doğalgaza indirim bekleyen vatandaş bu indirimlerin olmayacağını gördü" eleştirisinde bulundu.

ERDOĞAN'IN YENİ DEDİĞİ MODEL 1960'LARDA DENENDİ, TUTMADI

Erdoğan'ın açıkladığı yeni finansal modelin 1960'larda ve 70'lerde uygulandığını anımsatan CHP Beko, "Dövize Çevrilebilir Mevduat" şeklinde 1967 yılında hayata geçirilmesine rağmen kısa soluklu olduğu. Daha sonra Turgut Özal uyguladı pişman oldu. Buradan Erdoğan'a bunları animsatayım.Bilimsel, akılcı olmayan hiç bir ekonomi modeli tutmaz. Seninki hepten uçurum" sözleriyle uyardı.

SEÇİM ÖNCESİ SAHTE ZAFER

Yapılanın seçim öncesi partisinin tabanını konsolide etmek için Erdoğan’a sahte zafer yaratmak olduğunu ifade eden Beko, şöyle konuştu:

"Merkez Bankası’na arka kapıdan döviz sattırdılar. Hala Merkez Bankasının borç aldığı rezervleri satarak baskılamaya çalışıyorlar. Bu yolun sonunu halkın fakirliğe, açlığa mahkum etmektir. Bunu yapmaktan başka çareleri kalmadı. İktidardan gidince insanlara dudak uçuklatacak pis işlerinin ortaya çıkacağını biliyorlar. O yüzden her şeyi göze almışlar ama nafile. Geliyor gelmekte olan. Sandık bunlara güle güle diyecek, biz de gelin bakalım şu yaptıklarınızın bir hesabını verin diyeceğiz."

İMAMOĞLU'YLA GÜNDEM DEĞİŞTİRMEK İSTENİYOR

O yüzden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu'nu gündem değiştirmek için gündem konusu yapıyor. Yaptıkları hileli işlerin örtülmesi için üzerinin örtülmesini istiyorlar. Ne yapsalar nafile. Artık ok yaydan çıktı açlık ve yoksullukla mücadeleden bıkan halkımız AKP'yi sandığa çağırıyor. Bu süreci  geciktiren Erdoğan'ın oyları dolar gibi düşmeye devam edecek."

Editör: Haber Merkezi