Cengiz Aldemir/ANKARA- Mimarlar Odası, Atatürk Orman Çiftliği arazisine Saray yapılmasına ilişkin AİHM kararını duyurdu. AİHM’nin müzakere süreci öngördüğünü, müzakere sağlanmazsa iktidarın yargılanacağını aktardı.
Konuyla ilgili İz Gazete’ye konuşan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, muhalefet partileri ve Mimarlar Odası tarafından "kaçak saray" olarak da adlandırıldığını anımsatarak, "AİHM'in bu davayı kabul etmesi bile Cumhurbaşkanlığı Sarayının, kaçak Saray olduğunun bir işaretidir ve o yüzden davayı incelemeye değer görmüştür. O zaman böyle bir kaçak yapıya elektrik, su, doğalgaz vermek yasak değil mi? Normal bir binanın oturma raporu olmadan elektrik, su, doğalgaz verilmediğini göre verilen elektrik, su ve doğalgaz da kaçak durumundadır" dedi.
DANIŞTAY YAPIMINA DUR DEMİŞTİ
Atatürk Orman Çiftliği'nde 2014 yılında inşaatına başlanan ve o dönemki adının “Başbakanlık Hizmet Binası” olduğunu vurgulayan Beko, AOÇ yerleşkesinin, başta Mimarlar Odası Ankara Şubesi olmak üzere çeşitli meslek örgütleri tarafından yürütmenin durdurulması için davalar açıldığını söyledi. Beko, Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu'nun Başbakanlık hizmet binası için çıkarılan 1700 sayılı ilke kararını durdurduğunu anımsattı.
HUKUKU ÇİĞNEYEN ANAYASA MAHKEMESİ
Açılan davaların Anayasa Mahkemesi tarafında reddedilmesini, evrensel hukuk ilkelerini çiğnemek olarak değerlendiren CHP'li Beko, bu kararlarla kişilerin değil, cumhuriyetin özgürlükçü değerlerinin mağdur edildiğini, hukuk yollarının Türkiye sınırları içerisinde tıkanarak AİHM'e taşınmasının içler acısı ve çok üzücü olduğunu söyledi. CHP iktidarında hukuku yeniden inşa edileceğini, öncelikle Atatürk Orman Çiftliği'nde herkesin gözü önünde yapılan bu hukuksuzluğa son vereceklerini söyledi. Beko, kazanılan davaların ise ülke yöneticilerinin hukuksuzluğunu bir kez daha tescillediğini vurguladı.
ÜLKE SARAY’DAN DEĞİL KAÇAK GECEKONDUDAN YÖNETİLİYOR
Kaçak konumda olan ve doğal olarak ruhsatı bulunmayan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın elektrik, doğalgaz abonesi olamayacağını ileri süren Beko, "Burası Saray değil olsa olsa kaçak gecekondu olur. Bakın 2014 yılında burası için AKP iktidarı bir kılıf uyduruldu. AKP bunu her zaman yapıyor ve 'Kaçak Saray' tartışmasını aşmak için Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu'nun ‘Millî park dâhilinde ve tarihî sit alanları üzerinde kamu hizmet binası yapılabilir' denilmesine karşı itirazların yükselmesi üzerine bu kararını ‘Resmi hizmet binası' diye değiştiriyor. Her şeyleri yalan, talan, rant üzerine kurulmuş AKP iktidarı ülkeyi saraydan değil hukuk tanımayan kaçak bir gecekondudan yönetiyor. Her şeyleri kaçak üzerine inşa edilmiş" sözleriyle tepki gösterdi.
SARAY İÇİN DE DAVA AÇILABİLİR
Halka 'tasarruf' çağrısı yapan Saray'ın aylık elektrik harcamasının milyonlarca lirayı bulduğuna dikkat çeken Beko, yapılan hukuksuzlukların hesabının sorulacağını belirterek, "Enerjiye yapılan yüksek zamların ardından maaşı faturaları ödemeye bile yetmeyen yurttaşlara “tasarruf” çağrısı yapan Saray'ın günlük elektrik harcaması bile binlerce işsize iş alanı sağlayabilecek miktarda olduğuna dikkat çekmek istiyorum. Ayrıca kaçak elektrik kullananlar hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 163. Maddesi uyarınca “karşılıksız yararlanma” suçundan dava açılıyor. O zaman Cumhurbaşkanlığı Sarayı için de bu konuda dava açılabilir. Bu ülkede hukukun üstünlüğüne inanan bir cumhuriyet savcısı olsa, kurulu elektrik gücünün 10 bin kVA (Kilovolt amper), aylık elektrik tüketiminin 1 milyon 800 bin kilovat saat olduğu belirtilen kaçak yapı için cezai işlem başlatırdı. Hukuku tanımayan gecekondu yönetiminin elektrik faturası milyonları geçiyor. Kaçak Saray yönetimi, hukukun üstünlüğüne inanmış CHP iktidarında bunların bir bir hesabını vereceğini de unutmamalıdır." dedi.
