Cengiz Aldemir/ANKARA - İşsizlik Fonunun nisan sonu itibariyle 133,22 milyar TL olan varlığının, 9 Eylül itibariyle 108,89 milyar TL’ye düştüğünü belirten Beko, pandemi sürecinde işten atılmaların devam ettiğini ve korona salgınında ölenlerin yüzde 60-70’inin de fabrika ve diğer işçilerin olduğuna dikkat çekerek, “Bir taraftan işveren işçinin birikimini eritirken, diğer taraftan korona işçileri eritiyor” dedi.
İz gazeteye konuşan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, son birkaç yıldır işsizlik fonundan işverenlere yapılan teşvik ve destek ödemeleri nedeniyle bu erimenin daha da hızlanacağı uyarısında bulundu.
Saray yönetiminin işverene yapılan ödemeleri bütçeden yapılıyor gibi gösterme çabası içinde olduğunu ileri süren Beko, bu birikimin kötü günler için kullanılacak emekçinin kaynaklarından birisi olduğunu hatırlattı. Ağustos ayı işsizlik sigorta fonu verilerini paylaşan Beko, fon giderlerinin gelirlere göre 1.7 kat daha fazla olduğunu belirterek erimenin rakamsal boyutuna dikkat çekti.
İŞSİZLİK FONU ERİYOR
2019 sonunda 131.5 milyar TL tutarında menkul kıymet ve nakit bulunan İşsizlik Sigortası Fonu’nda biriken tutarın, sekiz ayda 20 milyar TL’ye yakın azalarak 112 milyar 39 milyon TL olduğunu kaydeden Beko, fonun gelir gider dengesinin de 2020 yılında bozulmaya devam ettiğini vurguladı. Beko, 2018’de 34.6 milyar TL gelire karşılık 23.7 milyar TL gider, 2019’da ise 40.3 milyar TL gelire karşı fonun 36.4 milyar gideri olduğunu kaydetti. Saray yönetiminin işçi ve emekçiye düşmanlık, zengine ve sermayeye ayrıcalık getirme fırsatını kaçırmadığını belirten Beko, yasa yapım tekniğini hiçe sayan uygulamaların, Türk tipi başkanlığın gündelik uygulamasına dönüştüğünü söyledi.
İSTİHDAM YOK
AKP’nin kötü ekonomi politikaları yüzünden istihdamın da gerilediğine dikkat çeken CHP’li Beko, 2018 yılında 28 milyon 738 bin olan toplam istihdam sayısının, haziran 2020 verilerine göre 2.2 milyon kişi azalarak 26 milyon 531 bin kişiye gerilediğini belirtti. Fonun işsize değil kamu bankalarına ve yandaş şirketlere ucuz sermaye kaynağı olarak sunulduğunu vurgulayan Beko, “İşverenlere bunca teşvik ve desteğe rağmen istihdam kaybı önlenemiyorsa Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Bakanlık ne işe yarıyor? diye sormak lazım” dedi.
YÜZDE 60-70’İ FABRİKA ÇALIŞANI
Ankara Tabip Odası tarafından teyit edilen ve 16 Eylül itibarıyla, poliklinikler ve filyasyon ekiplerinden alınan bilgilere dikkat çeken Beko, korona pozitif tanısı konmuş hastaların yüzde 60-70’inin fabrika ve işyerlerinde çalışanların olduğu bilgisini paylaştı. Bu dönemde çalışanların işten çıkartılmaya devam ettiğini, ücretsiz izin almaya zorlandıklarını söyleyen Beko, çalışanların kendi iradeleri dışındaki ücretsiz izin uygulamasının kabul edilemez olduğunu belirterek şöyle konuştu: “ Salgın döneminde bu tip uygulamalar geçersiz sayılmalıdır. Salgın nedeniyle zorunlu olarak verilen tüm izinler, yıllık ücretli idari izin olarak sayılmalıdır. Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz, bu yüzden de, olağanüstü önlemler alınmalıdır. Acilen işten çıkarmalar yasaklanmalıdır. İşten çıkarma yasağı toplumsal bir felaketi önlemenin ilk adımıdır. Bütün bunlara karşılık, halen inşaat işçileri, metal işçileri, birçok fabrikalar, tarım işçileri çalışmaya mecbur edilmekte ve maalesef bu, bir süre daha böyle sürecek gibi görünmektedir. Dolayısıyla bu koşullarda çalışmak zorunda bırakılan işyerlerinde, ilk olarak, yeni koronavirüs salgını dikkate alınarak risk değerlendirmesi ve acil durum planlarının güncellenmesi yapılmalıdır.”
