CENGİZ ALDEMİR/ ANKARA- İktidar 1 ekimde açılacak olan meclisin en tartışmalı konulardan olan kıdem tazminatı değişikliğini, “esnek çalışma modeli” şeklinde düzenleyerek getirmeye hazırlanıyor.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un “yeni sürüm istihdam paketi” olarak adlandırdığı paketin içerisinde yer alacak esnek çalışma modelleri ile işçinin kıdem tazminatını alabilmesi zora girecek. “Fesih kısıtı kalktığında örneğin kadınların bir bölümü yarı zamanlı çalışmak istiyor” diyen Selçuk, esnekleşme maddelerinin gençlerin istihdamı açısından da önemli olduğunu kaydetti. Bakan Selçuk’un daha fazla ayrıntı vermediği “kısmi zamanlı çalışma, yarı zamanlı çalışma, uzaktan çalışma” gibi esnek çalışma modelleri emekçilerin kıdem tazminatını almalarını zorlaştırıyor. Bu durumda işçi ile işveren arasında imzalanacak olan sözleşmenin “belirli süreli mi” yoksa “belirsiz süreli mi” olacağı çok önemli.

Konuyu İz Gazete'ye değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, “Cumhuriyetin kazanımlarını bir bir satıp ülkeyi bu hale getiren iktidar para bulamayınca bugün emekçinin birikimine gözünü dikmiştir” dedi.

YENİ BİR TUZAK

Saray rejiminin daha önce ertelenen “Yeni sürüm istihdam paketi” adı verilen düzenleme ile kıdem tazminatını doğrudan değiştirmek istediğini ancak tepkiler yüzünden getiremediğini hatırlatan Beko, bunun “esnek çalışma modelleri” adı altında getirilmesinin, çalışanlara kurulmuş yeni bir tuzak olduğu uyarısında bulundu.

Saray reijminin kıdem tazminatlarında yeni yeni oyunlar tuzaklar hazırladığını vurgulayan Eski DİSK Genel Başkanı Kani Beko, “AKP’nin milyonlarca yoksula cennet vadederek iktidara gelmiştir. İktidar olduktan sonra yaptıkları tek şey ülkemizi tamamen cehenneme çevirmek olmuştur. Yaptıkları şey işçiye cehennem azabında iş koşulları ve işverene cennet sunmaktır” sözleriyle tepki gösterdi.

'ŞARTA BAĞLANAN KIDEM DEĞİLDİR'

İşçi işveren ve kıdem tazminatı bağlantısının önemine dikkat çeken ve tazminatın işçinin iş güvencesi olduğunu hatırlatan Beko, iktidara ;“Kıdem tazminatı fona devredildiğinde, patron işçi çıkardığında toplu ödeme yapmak zorunda kalmayacak, böylece işten çıkarma kolaylaşacaktır. Kıdem tazminatı işçinin ücretinin bir parçasıdır ve 13. maaşıdır. Kıdem tazminatına el koymak işçinin ücretine el koymaktır. Kıdem tazminatı her işçinin kazanılmış hakkıdır. Hükümet ise taşeron işçiler ya da bundan sonra işe girecekler için getirilmek istenen, esnek çalışma modellerini önererek işçi sınıfını bölmeyi amaçlamaktadırlar. Kıdem tazminatı işten çıkarma durumunda ödenen bir tazminat olmalıdır. Ancak hükümet ve patronlar kıdem tazminatını işten çıkarma sonrası derhal ödenen bir tazminat olmaktan çıkarmak istemektedir. İşçi emekli olduğunda ya da 10 yıl sonra ev almak gibi bir şarta bağlanacak bir para kıdem tazminatı değildir” diye seslendi.

'KAYIŞLAR KOPAR'

İktidara çalışma barışının önündeki engelleri kaldırma çağrısında bulunan Beko, kıdem tazminatı ödemelerinin devletin denetiminde ve yaptırımında olmasını, taşeron çalıştırma, güvencesiz çalıştırma biçimleri, sendikal barajlar, örgütlenmenin ve grev hakkının önündeki tüm engellerin kaldırılması gerektiğini vurguladı. AKP iktidarının asıl amacının işçinin istenildiği zaman çalıştırılıp istenildiği zaman kapı önüne konulabilecek bir köleye dönüştürmek olduğunu belirten Beko, “CHP olarak işçi çocuklarının emanetini patronlara sermaye ettirmeyeceğiz. Daha ne kadar esnemelerini bekliyorsunuz? Hep söyledik tekrar ediyoruz. İşçi sınıfının esneyecek yeri kalmadı, zorlarsanız kayışlar kopar!”