Cengiz Aldemir/ANKARA - İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin (İSİG)’nin açıkladığı iş cinayetleri raporuna göre Ekim ayında en az 207 işçi hayatını kaybetti. 11 Mart’tan bu yana ise en az 325 işçinin pandemi nedeniyle hayatını kaybettiği bilgisi yer aldı.

10 AYDA BİN 734 İŞÇİ ÖLDÜ

Konuyu İz Gazete'ye değerlendiren eski DİSK Genel Başkanı ve CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, İş cinayetlerine, salgına, işsizliğe, açlığa ve güvencesiz çalışmaya karşı direniş ve dayanışmanın yaşatacağını vurguladı. AKP iktidarının 25 yaş altı ve 50 yaş üstü işçilerin belirli süreli iş sözleşmeleriyle geçici olarak uygulanmasına tepki gösteren Beko, 2020 yılının ilk 10 ayında bin 734 işçinin hayatını kaybettiğini, Ekim ayında ise en az 207 işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiğini, bunların sekizinin çocuk, 14’ünün kadın, 12’sinin göçmen ve 10’unun ise sendikalı olduğu bilgisini paylaştı.

İŞÇİLER KORONA VE ÇALIŞMA DEPREMİNDE ÖLÜYOR

AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana iş cinayetlerinde hayatını kaybeden emekçilerin sayısının 24 bini geçtiğini kaydeden Beko, “Avrupa Birliği verilerine göre Türkiye ölümle sonuçlanan kazalar bakımından Avrupa’da ilk sırada yer alıyor. Her yıl, evine ekmek götürebilmek için emek harcayan 2 bine yakın işçinin işyerinde hayatını kaybediyor olması, ülkemizdeki işyerlerinin güvensizliğinin ve bunu düzenleyen mevzuatın yetersizliğinin göstergesidir. İşçiler korona ve her gün çalışma yaşamı depreminde ölüyor” sözleriyle tepki gösterdi.

İŞÇİ TALEPLERİ

Kovid-19 sağlık emekçileri için meslek hastalığı, diğer işkollarında çalışan işçiler için ise iş kazası olarak tanımlanması gerektiğinin altını çizen Beko, “ İşyerlerinde başta üretim alanları olmak üzere ulaşım, beslenme, barınma gibi tüm alanlarda işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri alınmalıdır. Kronik hastalığı olan ve belli bir yaşın üzerindeki tüm işçiler (kamu-özel) bu süreçte idari-ücretli izne çıkarılmalıdır. İşten atmalar yasaklanmalı ve 1168 TL değil tam ücret ödenmelidir. Çalışma saatleri, ücretlerde kesintiye gitmeden azaltılmalıdır. İşçilere ücretsiz-yaygın testler yapılmalı, vakaların arttığı işyerlerinde üretime ara verilmelidir.

Evden çalışan işçilerin çalışma saatleri düzenlenmeli ve iş için yaptıkları harcamalar karşılanmalıdır” ifadelerini kullanarak işçi taleplerini dile getirdi.

İŞ KAZALARINDA UTANÇ VERİCİ DURUMDAYIZ

AKP iktidarında, işçi olmanın çok zor, göçmen işçi olmanın ise daha da zor olduğunu söyleyen Beko, iş cinayetleri sürekli gündeme getirilmesi gereken çok önemli bir konu olduğunu ve her gün onlarca iş kazası yüzünden işçilerin öldüğünü ve sakat kaldığını AKP’nin iktidara geldiği ilk yıllarda gündeme getirdiği Kamu Yönetimi Temel Kanunu’nun ve yarattığı iklimin, yaşanan süreçte iş cinayetleri ve ihmaller için bir kırılma noktası olduğunu hatırlatan Beko, “Bugün gelinen noktada artık devlette ve aynı şekilde özel sektörde liyakat sonlandırılmış; denetim sistemi işlemez hale getirilmiştir. Özellikle madenlerde taşeronluk, rodövans ve dayıbaşılık etkinleştirilmiştir. Bu durumun sonucu olarak da 22 bine yakın arkadaşımız iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiş, Türkiye iş cinayetlerinde bir utanç tablosuyla yüz yüze kalmış ve dünya üçüncüsü, Avrupa birincisi yapılmıştır” diye konuştu.

KAZALAR ÖNLENEBİLİR

Beko, iş kazalarını tetikleyen önemli faktörlerden sigortasız, sendikasız çalıştırmanın önlenmesi, kayıt dışı çalışmanın yasaklanması ve sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılmasıyla ölümlerin önüne geçilebileceğini sözlerine ekledi.

Editör: Haber Merkezi