CENGİZ ALDEMİR/ ANKARA- Belediyelere sosyal yardım engelinin yanı sıra seçilmiş belediye başkanlarının meclis başkanı olmasını engelleyecek düzenlemeler ve belediyelere yatırım ödenekleri konularını İz gazeteye değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, “ İktidar ve ortağı tarafından yapılmak istenen bu düzenlemeler hayata geçerse dünya ülkeleri önünde demokrasi ve hukuk adına bir utanç tablosu sergilemiş olacaklardır. Bu kara leke onların karanlık tarihine yazılacaktır” dedi.

MAKAM VE İTİBAR KAYBETTİRİR

Ülkeyi yönetmekten aciz bir iktidarın CHP’li belediyeleri hedef aldığını vurgulayan Beko, AKP ve MHP gruplarının salgın ve deprem gibi olağanüstü dönemlerde sosyal yardımlarda ‘yurttaş beyanını yeterli gören CHP’li belediyelerin yardım çalışmalarını engellemelerine sert tepki gösterdi. İktidara seslenen Beko, “ Hiçbir zaman vatandaşa güvenmeyen AKP ve ortağı MHP onların yardım almaları konusunda da gerçek yüzlerini bir kez daha ortaya koymuştur. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun borçlanma yetkisine tepki gösteren ve reddeden AKP'li Tevfik Göksu, kendisinin belediye başkanı olduğu ilçesinde oy birliği ile 10 milyon liralık borçlanma yetkisi alabiliyor. Bu yapılanlar halkı cezalandırmadan başka bir şey değildir. Yapılan basit ve toplumu geren tehditlerle iktidar bu kez hem oy, hem itibar, hem de makam kaybedecektir” uyarısında bulundu.

SEÇMEN YIPRATMA

İktidarın Belediye başkanlarının belediye meclislerinde doğal başkan olmasının önüne geçecek sistem üzerinde çalışma yaptığına ilişkin haberleri, ‘AKP’nin 31 Mart hazımsızlığı’ olarak değerlendiren CHP’li Beko, “ Yeni tezgah şu! Başkanlık sistemi kurallarının yerel yönetimlerdeki uygulaması olarak nitelendirilme çabası. Kayyum, Vali ataması sonrası şimdi de muhalefet belediyelerine yeni bir engelleme çabasından başka bir şey değildir. Halk iradesinin bu değersizleştirilme çabaları artık bir seçmen yıpratma siyasetine dönmüştür. Halkın iradesine ve egemenliğine gölge düşürmek isteyenlere Halkımız en güzel cevabı, sandıkları patlatarak vermiştir. Bu seçim sonuçlarının önemli siyasal sonuçları olması kaçınılmazdır. Hakça bölüşüm, hukukun üstünlüğü, özgürlükçü anayasa ve parlamenter sisteme dönüş yeni siyasal gündemin öncelikli maddeleridir. Örgütümüzle, milletvekillerimizle, belediye başkanlarımızla, Genel Genel merkezimizle aylarca süren bir çalışmayı geride bıraktık. Çok çalıştık ama hiç yorulmadık. Yeni bir Türkiye’nin kapısındayız. Bu kapıyı açıp, güzel günlere giden yolda yürümek için dünden daha umutlu, dünden daha hazır ve dünden daha istekliyiz” mesajını verdi.

31 MART LİMONU

CHP’li belediyelerin salgın sürecinde yardımlar nedeniyle kaynak bulamayışı konusuna da değinen Beko, ödeneklerin Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nın bütçesine" belediyelere yardım ödeneği" olarak konulmasının, seçmene şantaj çabasından başka bir şey olmadığını vurgulayan Beko, "Bu bize oy vermezsen hizmet alamazsın demektir. AKP bu girişimle ayrıca belediyeleri siyasi kurumlar haline getirmeye çalışmaktadır. Oysa belediyeler doğrudan hizmet kurumlarıdır. Rahmetli Özal bunlardan daha açık sözlüydü. Seçime girerken açık açık bizden olmayan belediye başkanın elini kolunu bağlayacağım diyordu. Ne oldu sonuçta? Seçen AKP’yi 31 martta limon gibi sıkmıştı….olası bir erken seçimde iktidarı ve ortağını limon gibi sıkmaya hazırlanıyor. Halk o zaman da şantaja boyun eğmedi, şimdi de eğmeyecek.”

Editör: Haber Merkezi