İZ GAZETE - Geçtiğimiz ekim ayında Çağdaş Avukatlar Grubu’nun adayı olarak İzmir Barosu Başkanlığını kazanan Yücel, yönetim kurulundaki çalışma arkadaşlarıyla beraber verimli ve sağlıklı bir çalışmayla iki yıllık süreci değerlendireceklerini belirtti. 

İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, 33 baronun katılımıyla gerçekleşen  “Biz Olmadan Olmaz” başlıklı çalıştayı “Yargıtay’ın yapmış olduğu yargıda avukat olmayanların yer alabileceği açıklamasına karşı düzenledik. Bugün itibariyle Türkiye’de 140 bin avukattan, yargının dillere pelesenk olmuş bir sac ayağından söz ediyoruz. Fakat iş yargıya geldiğinde, yargının demokratikleştirilmesine üzerine söz söylenmeye geldiğinde avukatlar hep üvey evlat muamelesi görüyor. Çalışmaya katılan 33 baromuz ve kendi etkinlikleri sebebiyle katılamayıp daha sonrasında bizi desteklediğini söyleyen barolarımızla beraber 40’ın üzerinde baro katılımıyla bu çalışmayı yaptık. Yargıda şeffaflığı ve demokratikleşmeyi konuştuk ve çözüm yolları önermeye çalıştık. Bunları yakında Barolar Birliği ve bakanlıkla paylaşacağız. Umuyoruz ki bir sonuç alacağız. Çünkü susmak kabullenmektir.” diye vurguladı. 

'İZMİR İNSAN HAKLARININ BAŞKENTİ OLSUN'

Baro Başkanı Yücel, İnsan Hakları Haftası kapsamında 'İzmir İnsan Haklarının Başkenti Olsun' adıyla başlattıkları kampanyayı hak ihlallerinde mağdurun kimliğine bakmazsızın orada olacaklarını belirterek başlattıklarını açıkladı. Yücel, “Bu kentin barosu olarak bu kente bir borcumuz var. Bu nedenle de insan halkları mücadelesinin bir parçası olarak hak bilincinin geliştirilmesini önümüze en önemli alan olarak koyduk. Bu tek başına baroyla yapabileceğimiz bir iş değil. Belediyelerimizden, yakında aday olarak açıklanacaklardan da bir parti ayrımı gözetmeksizin bir niyet belgesi hazırlayıp İzmir Barosuna davet etmek istiyoruz. İnsan haklarının başkenti olabilmek için ihtiyaç duyduklarımızı kendilerine ileteceğiz.” açıklamalarını dile getirdi.
İz Web Tv canlı yayınında İzmir Barosunun bütün dezavantajlı grupların yanında olduğunu vurgulayan Yücel, kurulan LGBTİ Komisyonuna “Haklarının farkında olunması, birey olarak kabul edilmeleri, yönelimlerine saygı duyulması, bu nedenle ayrımcılığa tabi tutulmamalarını sağlamak bizim hedeflerimizden bir tanesi. Yok saymak mümkün değil. Siz gözünüzü kapatsanız da, kafanızı başka yere çevirseniz de bizimle birlikteler. Bu nedenle de LGBTİ Komisyonu var.” sözleriyle dikkat çekti.

'OHAL TÜM KURUM VE KURULUŞLARIYLA DEVAM EDİYOR'

Olağanüstü Hal kapsamında çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnameler ile birçok farklı meslek grubu çalışanın göz altına alındığını veya tutuklandığını dile getiren Özkan Yücel, OHAL’in bütün kurum ve kurallarıyla devam etmekte olduğunu vurguladı. Yücel, “Demokratik bir ülkede yaşadığımızı söylemek bugün itibariyle, bu koşullar altında mümkün değil. Mücadelemizin temel kaynağı da o zaten. Demokrasinin bütün kurum ve kurallarıyla işler kılınmasını amaçlayan bir baro var karşınızda.” dedi.

'BU ÜLKE PARADAN İBARET DEĞİL'

2014 yerel seçimlerinde seçim projesi olarak ortaya çıkan İzmir Körfez Projesinin konuşulduğu programda İzmir Barosu Başkanı Yücel, “Bu ülke paradan ibaret değil, bu ülkede para kaybetmemek adına doğayı tahrip emek bir gün başımıza bela olacak ve çocuklarımıza yaşanacak bir doğa bırakmayacağız. Bu yalnızca merkezi yönetimin değil yerel yönetimin de dikkat etmesi gereken bir husus. Benim bu kentte yaşayan bir insan olarak hem ilçe belediyemden hem büyükşehir belediyemden beklentim şu, bu kentle ilgili alacağın kararlarda meslek örgütlerinin görüşlerini al.” açıklanmalarında bulundu.
Yerel Gündem programında yerel seçim sürecini değerlendiren Baro Başkanı Yücel, “. İzmirli çok dikkatli karar vermek durumunda. Bizim çabalarımız da ondan kaynaklanıyor. İzmir Barosunda bir açıklama yaptık. Kentin siluetini bozacak, kente zarar verecek herhangi bir girişime biz taraftar değiliz. O yüzden kentliye büyük rol düşüyor diyorum.” diye konuştu.

Yerel seçim güvenliğine ilişkin İzmir Barosunun başlattığı “İzmir Barosu Sandıklara Sahip Çıkıyor” çalışmasını anlatan Yücel,  “Amacımız sandığa atılan oyların gerçek biçimiyle ifade edilmesi, görünür kılınması. Birçok seçimde oyların gerçek iradeyi yansıtıp yansıtmadığı konusunda soru işaretleri yaşanmıştı. İzmir’de atılan bütün oylar seçmenin iradesini yansıtacak şekilde İzmir Barosu koruması altında olsun, hak ihlaline izin vermeyelim diyoruz. En azından İzmir temiz kalsın.” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.

Editör: Haber Merkezi