NİL KAHRAMANOĞLU/ İZ GAZETE- CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Taksim İstiklâl’deki terör saldırısından Erdoğan’ın 6’lı masaya yönelik sözlerine ve CHP’nin Doğu ve Güneydoğu’da çalışmalarına kadar birçok konuda açıklamalarda bulunan Bakan, AKP’nin iktidarda kalabilmek için her yolu deneyeceğini ama başarılı olamayacağını dile getirdi.
‘KİME YARADI?’
İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırının ardından çıkan tartışmalar hakkında konuşan CHP’li Bakan, “Patlamanın kimin işine yaradığı” sorusunun sorulması gerektiğinin altını çizdi. “Elimizde bir veri olmadan bu bombalamaları iktidarla ilişkilendirmek doğru olmaz” diyen Bakan şunları söyledi:
“Elimizdeki verilere göre değerlendirme yapmak zorundayız. Ama birtakım soruları sormak vatandaş olarak hakkımız. Şunu sormak lazım; Bu bombalama eylemi kime yaradı? Kimin faydasına? Bu, sonuca ulaşmak için önemli bir soru. Türkiye çok sayıda bu tip eylem yaşadı. Suriye bağlantılı birçok terör eylemi oldu. Kimisi IŞİD/DEAŞ kimisi PKK kaynaklı. Türkiye için sürekli terör üreten bir ortam var. İşte iktidar, bu Suriye politikasının sorumlusudur. Açık kapı politikasıyla dünyanın her yerinden cihatçıların buradan Suriye’ye gitmesi ve sonuçta Suriye’de oluşan savaş Türkiye’ye çok büyük bir sorun olarak döndü. Eskiden güneyimize Suriye devleti vardı. Şimdi ise İdlib’de HTŞ, eksi ismiyle El Nusra var. Onların Suriye ile arasında da Türk askerleri var. Örgütün bulunduğu yerde de Suudi Arabistan’ın Birleşik Arap Emirlikleri’nin de etkin olduğunu düşünmek gerekir çünkü karşı tarafta da Suriye’yi destekleyen İran, Rusya var. Kürtlerin kurduğu bölgede YPG’nin PYD’nin olduğu bölgede de ABD var. Yani siz güneyinizde tek bir devlet varken, onunla komşuluk ilişkileri ve ticaret yapabiliyorken şu an emperyalist güçlerin at oynattığı bir kaos ortamı yarattınız. Türkiye hem orada şehit veriyor hem de Türkiye’ye gelen teröristlerin düzenlediği eylemlerde birçok vatandaşımız yaşamını yitirdi. Türkiye’de 7 milyon düzensiz göçmen var. Bunların ideolojik altyapısını bilmiyoruz. Kim IŞİD’li kim PKK’lı? Mesela 10 yıldır Türkiye’de yaşayan ve koruma statüsü verilmiş birinin PKK’lı olduğu ortaya çıktı. Bu değerlendirilmesi gereken bir şey. Aynı zamanda Türkiye için bir güvenlik riski. Taksim’deki terör saldırısını bu yönüyle ele alıp değerlendirmek lazım. Burası sorun yaratmaya devam edecek. Bu iktidar hem ulusal güvenlik hem de iç güvenlik sorunudur.”
‘ÇATIRDAMA OLMAZ’
Erdoğan’ın 6’lı masaya yönelik söylemlerinin karşılık bulmayacağını dile getiren Bakan, geçtiğimiz günlerde İYİ Parti lideri Meral Akşener’e yaptığı ‘masayı terk et’ çağrısına yönelik de açıklamalarda bulundu. 6’lı masada herhangi bir çatırdama olmayacağının altını çizen Bakan, “Zaten Akşener de aynı gün yanıtını verdi. Cumhurbaşkanının bir çaresizlik içerisinde olduğunu görüyoruz. Bir taraftan daha önce kriminalize HDP ile görüşüyor, diğer taraftan İYİ Parti’ye çağrıda bulunuyor. Bu seçim kaybetme konusunda bir endişe içerisinde olduklarını, yeni bir oyun kurmaya çalıştıklarını gösteriyor. Ama fark edemedikleri şu; 6’lı masayı bir araya getiren şey sadece iktidarın motivasyonu değil. Bir araya getiren şey ortak değerler. Hukukun üstünlüğü, demokrasi, cumhuriyet ilke ve değerleridir. Bu değerler noktasında bir araya geldik. Bu değerleri anlamadan o masanın taktik hamlelerle çözülebileceğini düşünmek en iyi tabirle saflıktır. 6’lı masa çözülmez. İktidarda kalabilmek için her yolu deneyeceklerdir ama onlardan kopan seçmen geri dönmüyor. Kaybedenlerden olacaklar” diye konuştu.
‘ÇABA GÖSTERİYORUZ’
Türkiye’nin her bölgesine giderek yurttaşla temas kurmaya çalıştıklarını söyleyen Bakan, “İktidar olabilmek sadece bir kentte ya da bölgede çok yüksek oy alabilmekle mümkün değil. Türkiye’nin her yerinde yüksek oy alabiliyor olmanız lazım. Doğu-Güneydoğu’da da var olabiliyor olmanız gerekir. Bu dönemde Doğu ve Güneydoğu’daki oy oranlarımızda bir artış gözüküyor. Orta Anadolu’da da var olmanız lazım. Orada da zayıfız. Karadeniz’de de var olmanız lazım. Sadece kıyılara hapsolmuş bir Cumhuriyet Halk Partisi iktidar olamaz. Bu bakış açısıyla Doğu’ya, Orta Anadolu’ya ayrı bir çaba gösteriyoruz. Gitmediğiniz, çalışmadığınız yerde o seçmenin oyunu almanız mümkün değil. İnsanlarla o teması kurmanız lazım. Öte yandan kamuoyu araştırmalarında çıkan oydan daha yüksek oy alabileceğimizi düşünüyorum. Çünkü o anketlerin çoğu telefonla alınıyor. Özellikle muhalif olanlar düşüncelerini, gönüllerinden geçenleri net olarak dile getiremiyorlar” ifadelerini kullandı.
