DUYGU KAYA / TUGAY CAN / İZ GAZETE - 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimler için gerçekleşen geri sayımda günler sayılır hale geldi. Tüm Türkiye’de de olduğu gibi İzmir’de de yerel seçim hareketliliği devam ediyor.
İzmir Kültürpark Platformu ve Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP)’nda rant için çevrenin talan edilmesine karşı mücadelede ön saflarda yer alan Cengiz Kaygısız, 31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlerde Bornova Belediye Meclis üyeliğine bağımsız olarak adaylığını koydu.
‘ATANMIŞLARIN DEĞİL, SEÇİLMİŞLERİN MECLİSTE YER ALMASI GEREKİR’
Meclis üye adaylığı hakkında önemli açıklamalarda bulunan Kaygısız, rantçı belediyeciliğe karşı halkçı belediyeciliği öne çıkarmak için meclis üyesi adayı olduğunu söyledi. Kaygısız, kriz ortamı içerisinde birçok tepeden inme aday bulunduğunu, ancak işçilerin, emekçilerin sesinin olmadığı ya da bunların görüşlerinin dikkate alınmadığını belirtti. Kaygısız, “Biz atanmışların değil seçilmişlerin mecliste yer almasını- özellikle Bornova Belediye meclisinde yer alması gerektiğinden bahsettik.” diye konuştu.
Bornova’da kadın sığınma evinin az olduğuna vurgu yapan Kaygısız, kadınların sokağa çıkmasının gerekliliğine dikkat çekti. Bornova’nın 450 bin nüfuslu bir yer olduğuna vurgu yapan Kaygısız, Bornova’da büyük üniversitelerin bulunduğunu kaydetti. Kaygısız, “Gerçekten de ekonomik durumu yetersiz durumda olan öğrenciler için belediye tarafından burs sağlanması için çaba göstereceğim.” dedi. Bornova’nın büyüyen sorunlara sahip olduğuna işaret eden Kaygısız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bornova’nın kişiliğini bozan, havasını, çevresini bozan çimento fabrikalarının Bornova içinde kaldığının ve bunların Bornova’nın dışında doğru taşınması gerektiğini söylüyoruz. Bu hava kirliliğini önlemek için gerekli önlemlerin alınması için çaba sarf edeceğim. Örneğin, filtrelerin takılması gerekliliğine vurgu yapıyoruz.”dedi.
Bornova’da belediye eliyle gerçekleştirilecek uygulamaların yoksul ve işçiye dönük olmasının gerekliğine vurgu yapan Kaygısız, çözüm önerileri hakkında da, “Belediye tarafından en ucuz maliyetle halka ulaştırılmasına, özelleştirme uygulamalarına son verilmesi gerektiğini savunan bir anlayışta olduğumuzu belirttik.” şeklinde konuştu.
Bornova’da kentsel dönüşüm adı altında çok ciddi çarpık kentleşme yapılaşma göründüğünü ve bunun özellikle Bornova’nın yeşil alanını bitiren, yağmalattıran ve rant elde ettiren bir anlayışa dönüşmesine karşı duracaklarını söyledi. Kaygısız, "Bornova’da kadın sığınma evinin az olduğunu dile getiren, hatta bir tane olduğundan ve bunun fazla olması, kadınların ev içi yaşamadan çıkmasını sağlayacak mesela mahallerde kreşlerin açılması, yaşlı bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması ve oyun evlerinin açılmasına yönelik sesimizin olabileceğini belirttik. Kreşlerin ücretsiz olması, tüm masraflarının belediye tarafından karşılanması özellikle belirtmek istiyoruz." dedi.
‘HER MAHALLEYE BİR KÜTÜPHANE...’
Bornova’nın bir üniversite şehri olduğunun altına çizen Kaygısız, “Üniversite öğrencilerinin yoğun yaşadığı yerlere özellikle ulaşım, barınma, öğrenci evlerinin fazlalaştırılması ve bunlara kaliteli ve uygun hizmet götürülmesi, ücretsiz olarak kütüphanelerin açılması ve her mahalleye bir kütüphane açılması gerektiğini savunduk. Öğrencilerin ekonomik durumu olmayan, yoksul, işçi emekçi çocuklarına belediye tarafından ücretsiz bursların sağlanması ve onların beslenme, ulaşım giyim gibi ihtiyaçlarının hiçbir karşılık beklenmeden karşılanmasına yönelik çalışmalar gerçekleştireceğiz.” ifadelerini kullandı.
‘YEŞİLİN YOK EDİLMESİNİ GÖRÜYOR VE ÜZÜLÜYORUZ’
Gençlerin sesi olacaklarını aktaran Kaygısız, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bornova’nın spor, kültürel, sanatsal alanlarının çoğaltılması gerektiğini belirttik. Bunun dışında bilim merkezleri, kültür merkezlerin halkın yararlanabileceği merkezlerin çoğaltılması, ortak kullanım alanlarının çoğaltılması gerektiğinin altını çizdik. Her mahallede bir parkın olması, yeşil alanın olması ve özellikle sokak hayvanlarının korunması ve kollanmasına yönelik girişimlerimizin olacak.”
Çevre hareketinde bulunan biri olarak Bornova’da ekolojik yaşam için mücadele edeceğine vurgu yapan Kaygısız, “Bornova’nın çevresinin gittikçe çarpık yapılaşmaya harcandığının, her tarafa beton döküldüğünün, yeşilin yok edilmesini görüyor ve üzülüyoruz. Bunun mecliste sesi olmak için kendimizi duyurmak için vesile olarak görüyoruz.” dedi.
‘RANTÇI BELEDİYECİLİĞE KARŞI HALKÇI BELEDİYECİLİK...’
Anti demokratik siyasi partiler yasası maalesef işçinin emekçinin sesini yansıtan partilerin, sınıftan yana olan partilerin meclise girmesini engellediğine belirten Kaygısız, “İşçinin sesi olmak, halk meclisinin oluşması, kadın meclisinin oluşmasını savunacağımızı söyledik. Özellikle yine Mevlana, Doğanlar, Naldöken gibi hatta Atatürk gibi mahallelerde işçi aile ve çocuklarının sağlık taramalarının yapılması ve buralara daha öncelik verilmesi gerektiğini savunmak için girişimlerimiz olacak. Bunun dışında demokratik halkçı belediyecilik için uğraşacağız. Özellikle halkın sesinin mecliste çoğalması ve duyulması için çaba göstereceğiz. Genel olarak bunların mecliste sesi olmak duyurmak aracılığıyla uğraşacağız. Rantçı belediyeciliğine karşı halkı belediyeciliğini savunan bir anlayışa sahibiz.” ifadelerini kullandı.
‘GÖREVİ YAPAMIYORSUN DEDİKLERİ ANDA İSTİFA EDERİM’
Kaygısız sözlerini şöyle tamamladı:
“Bornova’da belediye meclisinde emekçilerin sesinin duyurulması için çaba göstereceğimi ilan ediyorum. Bunun için elimden gelen her türlü gayreti göstereceğime söz veriyorum. Eğer ben verdiğim sözleri yerine getiremezsem, işçinin emekçinin hakkını savunamazsam kesintisiz olarak hemen istifa edeceğimi ve halk meclislerinin beni geri çağırma hakkına riyat ederek ‘Görevi yapamıyorsun’ dediğinde istifa edeceğini belirttim.”
CENGİZ KAYGISIZ KİMDİR?
1966 Bilecik doğumlu ve iki çocuk babasıdır. Hacettepe Üniversitesi Sosyoloji bölümü mezun olup öğretmenlik yapmaktadır. İlk gençlik yıllarından bu yana gençlik ve emek mücadelesi içerisinde yer almıştır. Eğitim-Sen İnsan Hakları Derneği, Eğit-Der, Özel Öğretim Kurumları Çalışanları Derneği örgütlenme süreçlerinde görev almıştır. İzmir Kültürpark Platformu ve Ege Çevre ve Kültür Platformu’nda rant için çevrenin talan edilmesine karşı mücadelede ön saflarda yer almış yürütmelerinde görev almış ve devam etmektedir.
