İZ GAZETE - Karşıyaka Belediye Başkan Aday Adayı Hakim Murat Aydın gazetemizi ziyaret etti. Sol değerlere sahip bir insan olduğunu söyleyen Aydın, yerel yönetimlerde adaletin, hukukun öneminin altını çizdi.
En temel değerler olarak kabul ettiği, sosyal demokrasi ve laik Cumhuriyetin yolunda yürüyeceğini söyleyen Murat Aydın yerel yönetimlerle ilgili düşüncelerini şu şekilde ifade etti; “Benim yol göstericilerim; sosyal demokrasi, sol değerler ve laik Cumhuriyetin kurucu değerleridir. Laik bilimsel eğitim, kadının toplumun her alanında var olup üretimde bulunması ve bilim süzgecinden geçen halkla birlikte hareket eden bir yönetim anlayışından yanayım. Halkı yanında taşıyan, halkla birlikte hareket eden, halkına dönüp danışan sonra karar oluşturan ve bu kararın arkasında durup bu kararı uygulayan bir yönetim…”
SOL DEĞERLER VURGUSU
Sol değerlere sık sık vurgu yapan Aydın, halkla iç içe yürütmeyi istediği yönetim anlayışında karar mekanizmasını sol değerlerle belirleyeceğini söyledi. “Yoksulu, kadını, genci, ağacı, yeşili önceleyen çevreye ve kente duyarlı, kentinde bugünün yaşayanların çıkarlarını değil, kentinin geleceğinin çıkarlarını düşünen bir belediye başkanı” ifadelerini kullanan Aydın, belediye başkanının her şeye karşı sorumluluğu olduğuna ve kente önder olması gerektiğine dikkat çekti.
Ümit Kartal’ın ‘Hukukçu olmanızın yerel yönetimlere etkisi ne olur’ sorusuna “Bence avantaj olacak. Çünkü Türkiye zaten 10 yıldır bir hukuk krizi yaşıyor. Yaşadığımız pek çok sorunun sebebi de bu hukuk krizinden dolayıdır. Hukuk alanında yeterli, donanımlı ve doğru tavırlar gösteremediğimiz için bu durumları yaşıyoruz. Belediye için de durumda böyle. Belediye’nin her gün yaptığı, her iş hukuka dairdir ve tercihlerinizi hukuk alanında yaparsınız. Bu sadece teknik hukuk bilgisi değil hukuk losyonundan hukukun adalet fikrinden bahsediyorum.” şeklinde cevap verdi.
Adil bir hukukçunun tüm kararlarında adaletin öne çıkacağını söyleyen Aydın, “Adil, dürüst ve hukuktan yana olmak tavrını çöp toplarken bile gösterir. En çok çöp nerde üretiliyorsa, çöp hangi mahallenin hayatını zehir ediyorsa çöp toplama aracı önce oraya gönderilir. Bu bir hukukçu tavrıdır, mühendis tavrı değildir. Mühendis fayda hesabı yapar hukukçu adalet. “ dedi.
"DOĞRU BİLDİĞİM ŞEYİ YAPARIM"
Kamuoyunun kendisini, Cumhurbaşkanına hakaret suçunu düzenleyen TCK'nın 299. maddesini, anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne taşıması ve HSYK'nın kararnamesiyle İzmir Karşıyaka 7. Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimiyken Trabzon Hakimliği'ne atanması ve atamayı ‘sürgün’ olarak değerlendirmesiyle ilgili görüşlerini de aldığımız Aydın açıklamasında şu ifadeleri kullandı; “Cumhurbaşkanına hakaret suçunun anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla Anaya Mahkemesine başvuru yargısal bir karardı. Hukukla ilgili bir konuydu. Ben Cumhurbaşkanına ya da başka bir kimseye hakaret edilmesini savunmuyorum. Sözler hakaret midir, siyasal tartışma mıdır konusu da kadim bir tartışmadı. Benim başvurum başbakana, milletvekiline, valiye hakaret edildiğinde ne oluyorsa Cumhurbaşkanına da o olsun, özel bir koruma olmasın diye yapılmış bir başvuruydu. Şimdi AKP Genel Başkanı’na hakaret etmek başka bir madde, CHP Genel Başkanı’na hakaret etmek başka bir madde. Ama ikisi de aynı statüdeler. Ben, parti lideri olarak ona hakaret ettim desem hukuk bunu ayırt edebilecek mi? Reddedemez, böyle bir hukuk yok. Doğru bildiğim şeyi yaparım, sonuçlarına da katlanırım. Ben her zaman hukuktan yana olmaya çalıştım.”
Yaşadığı dava sürecinde Karşıyakalıların kendisine büyük destek verdiğini söyleyen Aydın son olarak “ İnsanlar benim ne yapmak istediğimi gördü. Bu yüzden çok mutluyum. Karşıyakalılar bana sahip çıktı. Trabzon’da olduğum iki buçuk yılda, İzmir’den Karşıyaka’dan gelen herkes, tanımadığım insanlar bile bana uğradı. Bu benim için onur verici bir durumdur.” dedi.
