“İSTANBUL’U ALAN TÜRKİYE’Yİ KAZANIR”
Gündemi sağlıklı bir şekilde değerlendirebilmek için 31 Mart yerel seçimleri gecesine geri dönüp tekrar bakılması gerektiğini belirten Arslan, “ O gece, İstanbul’daki ittifakımız ve partimiz Anadolu Ajansı’nın manipülasyonunu deşifre etti. Her zaman başarılı oldukları manipülasyonu bu sefer yapamadılar. Veri akışını kestiler ve ardından Cumhur İttifakı’nın adayına çıkıp 3.780 oyla seçimi kazandık dedirttiler. O gece kararlı bir şekilde Ekrem İmamoğlu’nun halkın iradesine sahip çıkmak anlayışıyla bu işin böyle olmadığı elimizdeki ıslak imzalı tutanaklarla sabit olunca Yüksek Seçim Kurulu, Ekrem İmamoğlu’nun önde olduğunu açıkladı. İstanbul’u alan Türkiye’yi kazanır ve siyaset yeniden şekillenir.” diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 31 Mart yerel seçimlerine tüm bileşenleri ile çok sıkı çalışarak hazırlandığını vurgulayan Arslan, herkesi seçim hukuku konusunda uzmanlaşmaya zorlayan bir süreç geçirdiğimizi belirterek sözlerini şu şekilde devam etti:
“O kadar çok karar okuduk ki artık nereden ne yaparlar, ne düşünürler tahmin edebiliyoruz. Çünkü biliyoruz ki karşımızdaki siyasi iktidar bu seçimleri hazmedemiyor. Mızıkçılık yapıyor ve seçimi iptal etmek istiyor. Onların yapmış oldukları bu olağanüstü başvurular, götürülen 3 bavul sözde evrak sonucunda nasıl bir karar çıktı? Sandık kurulu başkanlarının kamu görevlisi olmamasıyla ilgili bir karar çıktı.”
“YSK, HALKIN İRADESİNİ SAKATLAMIŞTIR”
Kartal’ın hile yapıldığı gerekçesiyle yalnızca İstanbul’u kapsayan seçim yenilenmesi kararına yönelik görüşlerini sorduğu Arslan, öncelikle YSK’nın almış olduğu kararın nasıl gerekçelendirildiğini görmek gerektiğinin altını çizdi. Arslan, “Ortada henüz bir karar yok. Önce YSK, neden iptal ettiğini bir açıklasın. Bu çok önemli. YSK, İstanbul’da oy kullanan 16 Milyon insanı 13.772 kişiden daha fazla usulsüz oy kullanıldığını birer birer izaha etmek zorundadır. İptal gerekçesi budur. Usulsüz 42.000 oyun nasıl usulsüz kullanıldığı tek tek açıklanmak zorundadır. Mantığa uygun bir iş değil bu. Aynı zarfın içinde 4 tane oy var. Aynı sandık kurulu var. Ama bu sandık kurulu sadece ve sadece Büyükşehir seçimlerinde hile yapıyor. Bu izaha edilemeyecek bir karar. YSK içinde seçimin tekrarı için oy kullanan 7 üye daha hiç konuşmadı bile…” ifadelerini kullandı.
“GEREKÇEYE KARAR ALINIR, KARARA GEREKÇE ÜRETİLMEZ”
Yapılan iptal kararının açıkça hukuksuz olduğunu dile getiren Arslan, kamu vicdanını yaralayan bu sonucun her kesimden kitlede vicdani rahatsızlığa neden olacağını vurguladı.
“Hukukun işlemesi gerekiyor. Karar alıp karara gerekçe uydurmaya çalışıyorlar. Gerekçeye karar alınır, karara gerekçe üretilmez. Bu hukuk devletinde yaşanmaması gereken bir hukuk skandalıdır. YSK, halkın iradesini sakatlamıştır.” İfadelerini kullanan Arslan, AKP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın seçim yenilenme kararı ardında yaptığı açıklamaları değerlendirerek “Binali Bey çıkmış, ‘çalınan oylarımız’ diyor. Hem İzmir Milletvekili hem Meclis Başkanlığı yaptı. Uzun yıllar bakanlık yaptı. Ben kendisini beğenirim de. ama hırsızlık tabirini kullanması, somut olmayan şeylerle insanları suçlaması anlaşılamaz. Hile yapma yeteneği ve yetkisi Türkiye Cumhuriyeti’nde herkes çok net bilir ki iktidar olanlarındır. Biz ne seçmen listelerini hazırlama yeteneğine sahibiz ne de sandık kurullarını oluşturma gücüne sahibiz… Cumhuriyet Halk Partisi ne yapabilir “ şeklinde tepki gösterdi.
“DEMOKRASİ NÖBETİ, HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ SAVUNMAK AÇISINDAN ÇOK DEĞERLİDİR”
İzmir Barosu’nun 6 Mayıs gününden beri baro önünde her akşam devam ettirdiği, ‘demokrasi nöbeti’ nin beşinci gününde Baro Başkanı Özkan Yücel’in ‘kendi oylarımızla seçtiklerimizi de aramızda görmek istiyoruz’ şeklindeki açıklaması hakkında konuşan Arslan, “ Çok doğru bir çağrı. Ben de bu akşam gideceğim. Demokrasimiz açısından çok değerli bir şey bu. Demokrasi nöbeti, hukukun üstünlüğünü savunmak açısından çok önemli ve değerlidir. Türkiye’nin birçok yerindeki barolardan da hem destek mesajları hem de çağrılar var. İstanbul’da tüm sandıklarda avukatları görevlendireceklerini söylüyorlar. Bu çaba çok değerli. ” diyerek sözlerini noktaladı.
