Tarımda kalkınma planlarının, teşvik programlarının Ankara’dan değil, yerelde oluşturulması gerektiğini bildiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Alaattin Yüksel: “AKP iktidarının 16 yıl boyunca görev alan bütün bakanları tarımsal üretimi artıracak uygulamaları doğru planlayamadı. Her gelen bakan bir öncekinin projelerini çöpe attı. Tarımı, hayvancılığı teşvik etmek amacıyla yaptıkları uygulamalar ithalata dayalı olduğu için kaynak israfından başka bir şeye yaramadı” dedi.

‘İZMİR’LE DALGA GEÇİYORLAR’

Kırsal kalkınma ve tarımsal desteklemede İzmir Modelini geliştiren bir şehre tarımsal ithalatı patlatan hükümetin ekonomi bakanını belediye başkanı olarak aday göstermenin İzmir’le dalga geçmek olduğunu söyleyen Alaattin Yüksel, “Biz yerli üretimi destekliyoruz. Bunlar yabancı üretimi destekliyor. Türkiye’nin önünde tarımsal üretimini ülke genelinden 2,5 kat fazla artırmış bir uygulama var. Gelin kardeşim bunu bir inceleyin, getirin müdürlerinizi, il tarım yöneticilerinizi incelesinler. İzmir Büyükşehir Belediyesi “İzmir Modeli”nin Türkiye’ye yayılmasından sadece sevinç duyar” dedi.

‘KOOPERATİFLERİ ÇEŞİTLENDİRMEMİZ GEREK’

Tarım kooperatiflerinin çoğalması ve çeşitlendirilerek Avrupa seviyesine çıkarılması gerektiğine de değinen Alaattin Yüksel açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Hollanda’da kooperatifleşme oranı yüzde 83, İtalya’da yüzde 55, Fransa’da yüzde 50 iken bizim ülkemizde yüzde 13… İzmir’de kooperatifleşme oranı yüzde 35, Türkiye ortalamasının neredeyse 3 katı… İspanya’da zeytinyağının yüzde 80’i kooperatifler tarafından üretiliyor. İtalya’da parmesan peynirleri de kooperatiflerce üretiliyor. Bizim yapacağımız da sürekli olarak kooperatifleri desteklemek ve başta pazarlama faaliyetleri olmak üzere birbirleri ile dayanışmalarını sağlayacak üst yapıları oluşturmak.”

İzmir’in en büyük hedeflerinden birinin turizm olduğuna vurgu yapan Alaattin Yüksel, kooperatifleşmenin turizm alanında da gelişebileceğini söyledi. “Küçük turizm işletmelerinin kuracağı kooperatifler aracılığı ile hem konaklama fiyat dengesi sağlanabilir, hem de tanıtım atakları yapılabilir. Yarımada’nın otantik yapısını koruyacak olan küçük oteller zinciri ile turizm çeşitlemesini yakalayabilir gastronomi turizmi, kültür turizmi, spor turizmi ile İzmir’in ekonomisine değerli katkılar yapabiliriz” şeklinde konuştu.

Editör: Haber Merkezi