İZ GAZETE - 'Özgür Coşkun ile Politik'iz' programının konuğu Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi Ahmet Özken, soruları cevaplandırdı.
Özgür Coşkun, Türkiye'nin ihracat konusunda yeterli bir durumda olmadığını ifade ederek, "Çok zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Ekonomik olarak zorluklar çekiyoruz. 2019'da ülkede yüzde ikilik bir artış olmuş, kötü değil, en azından eksi değil. Ama yeterli mi, hayır değil. Diger ülkelere baktığımızda ihraacat süreçlerinde bizden daha ileri durumdalar. Tabii Avrupa ülkelerinin kişi başına düşen geliri bizden fazla, bu normal karşılanılabilir ama Uzak Doğu ülkelerine baktığımızda Türkiye'nin nüfusundan daha az nüfusa sahip ülkelerin bizden kat kat daha fazla ihraacat yaptıklarını görüyoruz. Güney Kore mesela, bizim dört katımızdan daha fazla ihraacat yapıyor. Oysaki 30 yıl önce Güney Kore bizim gerimizde olan bir ülkeydi. Bu örneklere baktığımızda bizim ihraacatımızın olması gerektiği yerde olmadığını, daha iyi şeyler yapmamız gerektiğini ortaya koyuyor" diye konuştu.
'ÜRETİCİYE DESTEK YETERLİ DEĞİL'
Firmaların ekonomik krizden etkilenerek zor duruma düşmesine yönelik konuşan Özken, "Ciddi anlamda bu memlekete fayda sağlamış sanayi firmalarının zor duruma düşmeleri hiç iç açıcı değil. Bu anlamda hükümet politikasının ve bankaların biraz daha firmalara destek olması gerekiyor. Enflasyon oranı yüzde 11 gibi açıklandı ama hepimiz bu ülkede yaşıyoruz. Yüzde 11 çarpı 4 bile diyebiliriz aslında. Asgari ücretliye yüzde 15 lik bir zam yapıldı, iyi gibi görünebilir ama Türk lirasının değeri gerçekten eridi. Eskiden pazara gittiğinizde elli liraya fileniz dolarken, şimdi yüz elli liraya sepetinizin yarısını bile dolduramazsınız. Dolayısıyla bizim hem üreticiye destek olup, iyi bir üretim planı yapmak, hem de tüketiciye sağlıklı ürünler sunmak gerekiyor. Bunlar kısmen yapılıyor ama yeterli değil" dedi.
Kemalpaşa Belediyesi'nin Belediyenin farklı bir partiden diğer bir partiye geçmesinde sıkıntılı bir süreç meydana gelebiliyor. Geçmiş dönemde borçlar biraz sıkıntıyla geldi. Her belediyenin borcu var, o borçların planlanmasını sağlamak gerek. Belediyede şu an çok iyi bir ekibimiz var. Hiçbir parti gözetmeksizin şu an belediyede çok iyi arkadaşlarımız var, her çalışan belediye başkanı. Zorlu süreci atlattıktan sonra yavaş yavaş güzel şeylere başlayacağız" dedi.
'BİZİM ÖNCELİĞİMİZ TARIM'
Kemalpaşa da siyaset yapmanın çok kolay olmadığı ama çok keyifli olduğunun altını çizen Özken, "Başkanımız eğitim kökenli olduğu, bir öğretmen olduğu için eğitime çok önem veriyor. Bir üniversiteyi kazandırmak istiyoruz Kemalpaşa'ya, üniversitenin bir bölümünü, fakültesini, ya da meslek yüksekokulunu. Niyetimiz Kemalpaşa'da kaydı değer bir üniversitenin, bölümlerin açılması. Biliyorsunuz, her beş gencimizden biri işsiz. Bizim önceliğimiz tarım. Kemalpaşa'ya öyle bir üniversite kazandırmalıyız ki hem üreticiyi kalkındırmalı, hem de dış dünyaya satıșımızı yapalım. Öyle bir bölüm olmalı ki hem laboratuvarımız da olmalı. Böylece meyvelerimizin, kirazımızın verimini arttırabiliriz" dedi.
'KEMALPAŞA'YA ÜNİVERSİTE MUTLAKA GELECEK'
Ahmet Özken, "Eğitime siyaset karıșmamalı.Eğitim siyaset üstü bir konu, aynı şekilde sağlık siyaset üstü bir konu. Biz kararlıyız. Kemalpaşa'ya üniversite mutlaka gelecek. İşsizlik en büyük sorunumuz. Bizde 3 bine yakın özgeçmișimiz var, biz belediye olarak 1000 kişiye istihdam sağladık ama yetmiyor" dedi.
'TOPRAKLARIMIZ ÖZGÜRLÜĞÜMÜZDÜR'
Ülkemizde toprakların çok bereketli olduğunu ama bunun değerlendirilmediğine dikkat çeken Özken, "Topraklarımız özgürlüğümüzdür. En büyük mottomuz budur. Var olma sebebimiz sahip olduğumuz topraklardır bence. Kıymetini bilmeliyiz. Dikey mimariye karşıyım. Yatay bir katlı, iki katlı evlerin olduğu, komșuluğun oldugu bir ülke olmalıyız. Çok bereketli topraklarımız var, değerlendiremiyoruz" dedi.
