İzmir'de, CHP Konak İlçe Başkanlığı'nın düzenlediği 'Suriye ve Irak'ta Gelinen Nokta; Türkiye ne yapmalı?' konulu panel, Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi'nde yapıldı. Moderatörlüğünü Muzaffer Ayhan Kara'nın yaptığı panele konuşmacı olarak CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray ve CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer katıldı.
Utku Çakırözer, Türkiye'nin son dönemde içinde bulunduğu zor durumun, on yıllardır takip edilen Atatürk'ün 'Yurtta sulh, cihanda sulh' sözlerine uygun geleneği olan, ulusal çıkarlar doğrultusundaki dış politikada, AKP döneminde sapılmasından kaynaklandığını söyledi. Utku Çakırözer, "Bu politikadan sapıldığı için başımıza büyük belalar açıldı. Bunun zararlarını hepimiz hissetmekteyiz" diye konuştu.
'DENGELERİ KENDİ LEHLERİNE ÇEVİREMEDİLER'
AKP hükümetine kadar komşunun içişlerine karışarak rejim değiştirmeyi daha önce hiç kimsenin denemediğini belirten Utku Çakırözer, Suriye'den önce bunun Irak'ta da denendiğini, başarılı olmadığını söyledi. Çakırözer, AKP hükümetinin Irak'ta Saddam sonrası belirsizlik sürecinde, ABD'nin de çekilmesinden sonra Bağdat'daki hükümette belirleyici olmak istediğini belirtti. O dönemin Irak hükümetiyle bu nedenle ilişkilerin çok bozulduğunu, Irak Başbakanı Caferi ile krizler yaşandığını dile getiren Çakırözer, "Ülkenin ulusal çıkarları, yönetimi belirleme çabasına heba oldu. Birçok Türk şerkitinin işleri sıkıntıya girdi. 'Bize yakın Sünni, bize yakın Şii' gibi ayrımlara girdiler. Çok müdahalede bulundular ama Irak'ta dengeleri kendi lehlerine çeviremediler" ifadesini kullandı.
Suriye'de ise batının telkini ve yönlendirmesiyle AKP hükümetince daha önce dost olarak görülen Esad rejiminin düşman ve en kötü lidere dönüştüğünü belirten Çakırözer, bu durumların dış politikada olabileceğini, ancak asıl meselenin AKP hükümetinin Esad hükümetinin gitmesi ve yerine Müslüman Kardeşler akımının, siyasi İslamcı akımın gelmesi için seferber olması olduğunu belirtti.
Çakırözer, Esad'dan kurtulmak, Ankara'da hükümete yakın bir siyasi İslamcı iktidarın gelmesi için çok hatalar yapıldığını belirtti. Batının elini çekmesinde sonra Türkiye'nin Suriye'deki radikal unsurlarla karşı karşıya kaldığını belirten Çakır, "Dünyadaki algı Türkiye'nin bunlara lojistik destek verdiği yönünde oldu. Bu nedenle Türkiye'den gelen herkese şüphe ile bakmaya başladılar" dedi. Son dönemde Suriye politikasında yine değişim işaretleri geldiğini belirten Çakırözer, yaşananlardan ders çıkarılmış olmasını ümit ettiğini söyledi. Çakırözer, "Türkiye'deki 3 milyonu aşkın Suriyelinin Türkiye'nin geleceğine nasıl etki edeceğini bilmiyoruz. Hükümet ve yerel imkanlardan Suriyeliler için aktarılan kaynak 25 milyar TL'ye ulaştı. Bunun ekonomik, siyasal, kültürül sonuçlarının ne olacağını bilmiyoruz" diye konuştu.
'ANKET ŞİRKETİ BİLE GÖNDERDİLER'
CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray ise geçmişte Türkiye'nin Orta Doğu ve İslam dünyasında başı sıkışan tüm devletlerin başı sıkıştığında akil devleti olduğunu, Irak-İran savaşında önemli rol oynadığını söyledi. Irak'ın bütünlüğünde Türkiye'nin hep hassas olduğuğnu, milli güvenliğini ilgilendirdiğini belirten Aytun Çıray, "Son dönemde ise Irak'ın içişlerine o kadar çok bulaştılar ki; seçimde tanıtım, anket şirketi bile gönderdiler. Hükümetin bir hatasının da sünni mezhepçi dış politika uygulamaya kalkması oldu. Daha önce seküler bir dış politikanın temsilcisiydik. Bu aynı zamanda bizi koruyan bir dış politikaydı" şeklinde konuştu.
